Bir itirafmı?

5.2K 654 38
                                    

Sabah uyanmakta zorluk çekti genç bayan saatine baktığında fırladı yatağından geç kalmıştı hızlıca hazırlanırken bir yandan da dağılan eşyalarını düzenliyordu. Odası o halde asla çıkmazdı mutlaka düzenli olmalıydı. Her sabah olduğu gibi kahvaltısı hazırdı ama halasına kızgın olduğundan dolayı oturmadı masaya soğuk bir veda etti evden ayrıldı. Çağırdığı taksi gelmişti bugün Kadirin neden arayıp aramadığını düşündü yolda her sabah almaya gelirdi halbuki dün halasındanda kaşla göz arasında iznini bile almıştı. Şirkete gelir gelmez odasını kontrol etti henüz gelmemişti. Aradı telefonla merak etmişti gerçekten;

-Şirkette yoksun bir şeyin yok değimli?

-Sanada günaydın Duru, insan önce bir günaydın der değilmli?

-Tamam günaydın nerdesin?

-Çok mu merak ettin?

-Ya senin düşünende suç zaten tamam kapat banane neredeysen neredesin!

Ses tonu sertleşmişti kapatırken bir şeyler söylüyordu telefonda Kadir ama dinlemedi. Sonrada kendi kendine kızdı neden bu adamı arayıp sormuştu ilgisini yanlış anlayabilirdi. Zaten olanlar garip ilerliyordu kendine ani aldığı kararlardan kızmıştı. İşlerine konsantre olmaya çalıştı ama yazamıyordu o gün, gözü saatteydi çok merak etmişti Kadir'i seside iyi geliyordu aslında beklide sevgili yaptığını düşündü hayalinde bir anda kapıdan sevgilisi ile girdiğini... Kıskanmışmıydı yoksa duygularını kaptırmayamı başlıyordu. Cevabını tesellide beklide kaçışta buldu, yüreğindeki ona karşı olan şey sevgiydi sadece ona bu şehirde tek yoldaşlık eden ablasından sonraki tek arkadaşı. Duygularını dizginledikten sonra işine tekrar döndü. Öğlen olmuştu neredeyse kapıda sallanarak giren kişiyi görünce kafasını kaldırdı gelen asistandı;

-Duru Hanım toplantı odasında Kadir Bey sizi bekliyor. Hazırlanan sözleşme sizdeymiş onuda yanınıza almanızı istedi.

Ne garip davranışları vardı bu adamın şirket telefonundan arayıp gel diyeceğine ayağına adam yolluyordu sadece bunu söyletmek için. Toplantı odasına asistanı eşlik ederek beraber geldiler. Odada bütün şirket vardı adeta bir anda gözleri kalabalığa karıştı neden herkes toplanmıştı. Doğum günüde değildi, daha vardı. Kadir büyük oval masanın en başında oturuyordu, yanındaki boş sandalyeyi işaret etti Duru herkesin şaşkın bakışları ile yanına oturdu. Odada bazı kişiler ayakdaydı hatta her çalışan buradaydı. Kadir ciddi tavırlarıyla merak edilen gündeme açıklık getirdi.

-Evet arkadaşlar hepinizin merak ettiği gibi neden toplandığımızı açıklayım, hemen hepinizin başarısını ödüllendirdiğimi bildirmek istiyorum, performansınıza bağlı ekstra prim ödemeleriniz hesabınıza bugün yatacak ve ayrıca Nalan Hanım siz terfi aldığınız için geride kalan boş pozisyon itibari ile yerinize getirilecek bir adayı bu hafta yeni müdürünüz belirleyecek diye Duru'yu gösterdi. Benden sonraki en yetkili kişidir bundan sonra kendisi ve benim bütün haklarıma sahiptir. Akıllarda daha yeni gelen bir kızın nasıl bu kadar terfi aldığı şüphesi gözlerden okunuyordu. Fısıldaşmalar başlamıştı kendi aralarında personelin Kadir ayağa kalktı sertçe.

-Şimdi hepiniz kulaklarınız açın beni iyi dinleyin çünkü bu konuşmayı sadece bir kez yapacağım tekrarı olmayacağı gibi bahaneleri de geçersiz kabul ederim. Duru Hanım aramıza yeni katılmasına rağmen onunla kuramadığınız diyaloğa daha özen göstermenizi istiyorum sizin düşündüğünüz gibi aramızda hiçbir şey yok, bu aklınızdaki sorulara sanırım cevap vermiştir. Ve Kadir ile Duru ismini bir daha yan yana söylerken yanlış kelimeler sarf ederseniz konumunuz yada başarınız ne olursa olsun bu işinizin çıkışına sebep olur. Umarım anlaşılmıştır arkadaşlar hepinize iyi çalışmalar.

Konuşmasından yarattığı kaos ile odadan gitti. Bu konuşmayı neden yapmıştı hiçbir bilgisi yoktu konuşanları kendiside duymuştu ama söylemişti asla. Ortamdaki sessizlik ve kendisinden kaçırılan gözler bu toplantının aslında tam zamanı olduğunu belli ediyordu. Sevinmişti Duru aslında kendi çabası ile susturamazdı konuşanları. Bu derece sahip çıkması da ayrıca mutluluk kazanmasını sağlamıştı. Elinde evraklarıyla iş toplantısı yapacağını düşünen güzel bayan bu şiddetli konuşmanın esintisi ile yerinden kalkamamıştı. Çalışanlar bu sert uyarıdan sonra yeni terfisi için tebrik etmeye başladılar. Onun geldiği konumun gözünde bir değeri yoktu sadece başarısının mükafatlandırılması sevindirmişti yoksa herhangi bir personel olması onun egosunun hayatının önüne geçmesine izin vermezdi. Odadan kendisini zor attı Kadir'in yanına. Elinde hala evrağı tutuyordu sinirli değildi ama yinede konuşmasıdan bahsetseydi bu kadar afallayıp kalmazdı orada.

-Özür dilerim adına konuştum ama gerekliydi bu diye kaşlarını çatmıştı masasında oturuken

-Bir şeyler olmuş ve bana anlatmadın yine

-Üzülme diye... Bunların önemi yok artık bitti dedikodular, evrağı versene hemen yetiştirelim akşam olmadan. Hafta sonu için sunum hazırlayacağız daha işimiz çok

-Teşekkür ederim ama bu kadar kırmasaydın keşke onları

-Hala onları düşünüyorsun nasıl bir kalbin var senin böyle keşke senin gibi herkes hassas olsa

-Birde şu Ankara mevzusu var akşamki yaptıklarına hala sinirliyim

-Kızacak bir şey yok öncelikle ailenin onayını almam gerekiyordu ben doğru olanı yaptım

-Çok akıllıca bir plan ama ben gelmek istemiyorum diye tekrarladı istediğini. Kadir ayağa kalktı masanın başında dikilen kıza yanaştı aralarındaki mesafe daralmıştı gözlerini onun gözlerine kilitledi dokunmuyordu Duru'ya ama bunu yapmamak için zor engelliyordu kendisini.

-Yanımdan kimse alamaz seni korkma, biz oraya iş için gidiyoruz ne üvey ailenle nede eşinle karşılaşmayacaksın sana söz veriyorum. Duru gözlerindeki güveni hissedebiliyordu aslında bu adam onun için çok şey yapabilirdi ama o içindeki hissetiği şeyin asla çıkmasına izin vermemeliydi. Kadir'in aşkını fark ediyordu kaçışının tek sebebi buydu. Yine bu yakınlaşmaya izin vermedi odasına gitti cevap vermeden. Kadir eline kalemi aldı tekrar ve içinden gelenleri kağıda bir sırdaş gibi anlatmaya başladı;

'' Şimdi bu yanlızlığımda gelip nasılsın desen yine seni gördüğüm an iyiyim derim.
Ben iyi değilim aslında yokluğunda iyi olamıyorum
Yüzümdeki tebessüm acı direnişin sahte maskesiydi.
Kimsenin yokluğu değilde seninki kalbimi acıtıyor
Sebepsiz sessizliğimin sen olduğunu anlamasınlar diye dik durdum omuzlarımdaki ağrılarla.
Neydi bu ağrı omzumdaki yerin en derinine çekebilecek kadar güçlü direnmek için çabamın canımı acıtması.
Yanımda olmadığın zamanlarda başımı yere eğmeden önce hep göğe yükselttim
Sabaha bağlayan geceler şahidim sadece onlar biliyor sadece nasıl derbeder kaldığımı
Bu yüzden yalnız geceleride sevdim yokluğunda.
Hayallerin süsledi karanlığımı
Yalnız insanlar geceyi sever
Geceye dokunamayacağını bile bile hayal eder
Sevmek yanıltır ama o yanlışı anılarla sever...
Sırdaşım yastığım, üzerime örtülen ise gecenin karanlığıydı.''

Sil BaştanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin