-17X

5.4K 346 174
                                    

UYARI!: Cennete gitmenizi engelleyecek hususlar, amel defterinize yazılacak herhangi bir günah, müessesemize ait değildir. İyi okumalar dilerim.

Yüzünde oluşmasını beklediğim yaramaz gülümseme yoktu, gülümsemiyordu. Sadece bakıyordu ama o kadar güzel bakıyordu ki. 

Yavaş yavaş dokunuyordu bana, sanki yıllardır kollarında olduğum zamanın acısını çıkarmak ister gibi sert ve aynı zamanda şefkatini iliklerime kadar hissedecek kadar yumuşaktı. Sızlanıyordu, sanki ellerinden kayacakmışım gibi, dokunurken korku ile soluyordu. Burnunu hafifçe gezdirdiği boynuma verdiği derin nefesi gözlerimi huşu içinde kapatmaya neden oldu. Benim bedenim, onun elleri titriyordu. 

"C-chanyeol." Titrek sesim odada yankılanırken büyük elleri belimi kavradı, bacaklarımı yataktan sarkıtmamı sağladı, yatağın ucuna oturduğumu fark ettiğimde önümde diz çöktü. Şu an herhangi bir teklif alsam ne trajikomik olurdu değil mi?

Gözlerimle eşit hizaya gelen gözleri, yaramaz bir gülümseme taşımaya başlayan dudakları içimi titretti. Yutkunmamak için direndiğim sırada gerginliğim yüzüme yansımış olacak ki dudaklarından küçük bir kıkırdama kaçtı. Nefesimi tutmak dışında bir şey yapmadım. 

O benim tanıdığım, yorulduğum zaman başımı göğsüne yaslandığım, sert bir fırtına hissettiğimde sığındığım limanımdı. Peki ya şimdi içimde yaşadığım gerginlik neydi? Birlikte olmaktan değildi korkum, sanki bunun güzel olması için çabalamak istiyordum. Unutulmaz olsun istiyordum. Chanyeol'de kaybolmayı, beni kaybetmesini istiyordum. Mesela şu an ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Kendimi araba farı görmüş tavşan gibi hissediyorum.

Geceliğimin düğmelerime uzanan büyük ellerini izledim, her düğme çözüldüğü an göğsüm hızla inip kalkıyordu. Dudaklarında yerini koruyan gülümseme ile gömleği tamamen çıkardı. Ellerim tişörtünü kavradığı an ellerimin üzerini tuttup, beni durdurdu. Ha? Sırada ne var? Ellerimi kemerle mi bağlayacak? 

Yüzüne şaşkın bir halde baktığımda derin kıkırtısı kulaklarımı doldurdu. "Her şeyi bana bırak." Ciddi miydi? Pekala. Alt dudağımı içime çekerek onu onayladım.

Ayağa kalktı üzerindekini hızla bir kenara fırlattı. Gözlerimin parladığına ve ağzımdaki çoğalan su miktarının salya olduğuna eminim.

Yatağa benim yanıma çıktığında başlığa doğru ilerledik. Bana her yaklaştığında uzaklaşmam yüzündeki gülümsemeyi sadistçe bir boyuta taşıyordu. Derin bir nefesle ellerim onun pantolonuna ulaştı. Cidden yavaştı ve ben bunu en az onun kadar çok beklemiştim. Şaşkın bakışlarını umursamadan fermuarı indirdim ve düğmeleri gözlerinin içine bakarak yavaşça açtım.

"Baekhyun bana bır-" Transtan çıkmış gibi konuşmaya çalıştı. Bense üzerine yerleştim.

"Seni bekleyecek kadar sabredemem." Sesimin beklediğimden daha heyecan dolu çıkması ile kıkırdadı ve kalçalarından ayırmaya çalıştığım pantolonunu indirdi. Kendi eşofmanımı da çıkardığım da, beni yatağa tekrar yatırdı. Bu bir işaretti sanırım, altta olmaya meyilli bir pasiftim. 

Kalın dudakları ilk önce köprücük kemiğime sonra daha aşağılara kaydı. Nefesim göğsümde sıkıştı ve ben her zamanki gibi titredim.Ama karşımdaki her zamanki gibi beni öpen Chanyeol değildi. Sarhoş olduğu gece gibi de değildi. Bu daha çok kalbimi öğrendikten sonra beni delicesine utandırmaya ve sahiplenmeye çalışan Chanyeol'dü. Beni kendinin olarak kabullenmiş ve benimde bunu kabullenmem gerektiğini suratıma vuran Chanyeol.

Elimle kollarını okşarken öptüğü her noktadan sonra dili hafifçe dışarı çıkıp ıslaklığını bırakıyordu üzerimde, memnuniyet inlemeleri ile. Yıllardır istediği çikolatalı pastaya kavuşmuş gibiydi, dikkatli ve özenerek bırakıyordu izlerini.

Dazed BoiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin