Çirkin kız

63 6 1
                                    


Derste bu sefer ellerimi birbirine kavuşturmuş dışarıyı seyrediyordum. Aslında olmak istediğim yere çok uzakta öylece bakıyordum.  Olmak istediğim yer: İtalya'ydı. Düşündüm de brn kendimi bildim bileli hep bir yurt dışı hayaliyle perçinlenmiştim.

Bugün bir metrodayım. Yaş otuz olmuş ve hala pasaportu dahi alamamışım. Etrafımda ki insanlar bana göre daha şanslı olduklarını biliyordum. Çünkü çoğu zaten olduğu yere zar zor gelmiş ve tek beklentileri şuan oldukları yerdi.  Sırf tipleri kötü, kimse zaten bakmaz diye kızlar, kendilerini beğenen ilk erkeğe ( genelde beyenmedikleri) neleri var neleri yoksa vermişlerdi. Çünkü hayat da tam olarak buydu. Mutlaka bir eşin olmalı...

Dayatılan bu değil miydi? Sevgilin yoksa, kusurlusun.
Evlenmemişssen, evde kalmışın. Vb vb. Bitmeyen bir kaos...
Ama içiniz rahat olsun. Bütün dünya da böyle.  Kilolu olmak kimsenin sizi sevmeyeceği anlamına getirmediler mi? Ya da  fakir bir ailedensen kendi çapında birini bulmaya zorlamadılar mı! Bizlerde onayladık. Evet! Bu kadarı benim için yeterli" dedik. 
Ben hiç bir zaman evlenmek, çocuk sahibi olmak yada bir iş yerinde kariyer planlamak gibi dertlere girmedim.  Çünkü çok gereksiz bir yıpranma gibi geldi. Kimseye beni yukarılara taşısın diye yalakalık yapamam veya hiç kimse beni sevsin diye yırtınanam. Belki de dersimi o yıllar da tam da 13 yaşında aldığım içindir. Hayatın size sunduğu bazı şeyler vardır. Bunlar size ders vermek içindir.  Mesela:
Bir arkadaşım vardı.  Çocuk Allah'dan ne dilediyse hemen gerçekten hemen olurdu. Şuan etrafımda duran metro da sıkışıp kaldığım bu insanlardan çok farklıydı. Fakirlikten çıktı ve ayağını bir adım öne attı. Sonunda zengin değildi ama her istediğini elde edebilecek varlığı vardı. Çoğunuz için bu zenginlik değil mi? Benim zenginlik kavramamım da farklı sanırım:) bir gün bu çocuk, koşRak bana geldi ve " Mehtap, rüyam da Peygamber efendimizi a.s gördüm "dedi.  "Yuh !" Dedim.

Sen erdin mi ne oldu? Oğlum bak arada benim için de bir şey dile lan! Bak açlıktan nefesim kokuyor.

O anda gülerken aradan yıllar geçti. Yaptığı iş battı, aldığı şeyleri saatı ve Umut bağladığı mali müşavirlik sınavını kazanamadı. Yok yok sınava hala giriyor.  Geçenlerde onunla sohbet ederken bana: " Mehtap, ben ataistim." Diye bir cüml kullandı.

Mehtap:
Allah verirken iyiydi de alırken mi sıkıntı oldu. " dedim ama ondan cevap yok. Yine bir gülümseme.  Benim onun isteklerine benzer bir isteğim düşünüyorum, yok olmadı. Ben gezmek hatta kaçmak istedim. Ama bir sikim uzağa gidemedim. Aynı 13 yaşında o dersden kaçamadığım gibi...

Yaş 13

( yetiştirebilirsem bugün yazacığım

PLATONİK AŞIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin