ÇAKMAK-2

26 1 0
                                    

Hayatta iki şeyden nefret ederim birincisi bana ıspanak yedirmeye çalışan annem ikincisi bana ıspanak yedirmeye çalışan anneme yardımcı olan  babamdı  ve şuan tam olarak ikisinin ortasındaydım. Tabi birde bana sırıtarak bakan ablam vardı ona hareket çekme isteği beni öldürecekti.

Annem elindeki çatalı bana doğrultarak "bana bak küçük hanım zaten cezalısın beni daha fazla sinirlendirmek istemiyorsan o tabanındaki ıspanagı hemen bitir !"diye bir tehdit savurdu.
' bini bik kicik hinim zitin cizilisin bini dihi fizli sinirlindirmik istimiyirsin i tibigindiki ispinigi himin bitir' kolaysa sen bitir be! tabi bunları içimde söyledim. Beni duvara fırlatmasını istemiyorum. Kadın benim kaç katım yahu.

Kapı çaldığında çölde su görmüş bedevi gibi koşmaya başladım.

"Ben bakarım" diyerek mutfaktan çıktım.

"Kaç bakalım kaç" diye arkamdan seslenen annemi es geçtim. Koşuşumu yürüyüşe düşürdüm. Bu kadının bana her sinirlendiğinde ıspanak yemeği yapması ne kadar akla yatkın bir hareket.

Kapıyı açtığımda bana sırıtarak bakan bir adet Asya görünce "ben çıkıyorum"deyip cevap vermelerini beklemeden formantodan anahtarımı alıp hemen evden çıktım.

Aslında Asya'yı eve sokup annemin nasihatlerini dinletip ıspanagı ona yedirebilirdim ama tabi ben vefalı arkadaş olarak bunu asla yapmam sonra annem bana sarar falan. Hayır hayır çıkarcı falan değilim.

Yolda yürürken Asya bana birşeyler anlatıyordu fakat hiçbirine kulak asmamıştım. Benim aklım hala iki gün önceki olaylardaydı.

Okul'a hiç gitmemiştim ve nasıl gidiceğimi bilmiyordum. Gerçekten çok utanç vericiydi. Annem benim yerime Okul'a gidip Müdür'le konuşmuştu annemde olayları biliyordu ama sütyen kısmı hariç. Kim gazetede üçüncü sayfa haberi olmak isterdi ki ' ÇG'nin annesi Özge Giray olaylar karşısında dayanamayıp  kızını gelinlik giydirerek 37 yerinden bıçaklamış ve beşinci katta bulunan evlerinin balkonundan aşağı atmış!! ' falan kim ister yani.

O gün Müdür bizi odasına çekmişti o Okul'un bir devlet Okul'u olduğundan ancak orada para hüküm sürdüğünden bahsetmişti yani bize dava edebileceklerini hatta bizim Okul'dan atılmamız için ellerinden gelen herşeyi yapabileceklerinden bahsetmişti. Bizi Okul'dan atarlarsa dönem ortasında nasıl başka bir Okul buluruz merak konusu. Hayır yani niye hep zengin çocuklarının elinde herşey bir türlü anlamıyorum.

" Çağla iki saattir kime anlatıyorum" diye bana seslenen Asya'ya döndüm.
"hııı aynen aynen "diye onu başımdan savmaya çalıştım.

Parka gelmiş ve her zaman ki banka oturmuştuk Utku ve Yusuf'ta geleceklerdi.

"Ne yani saçlarımı yeşile boyatayım mı?!" diye bir soru yoneltiğinde dehşetle ona baktım. Saçlarını yeşile boyatmak ne ya böyle çatlaklar beni nerden buluyor yav.

Biraz bakıştık en sonunda dayanamayıp yüz ifademe kahkahalarla güldü sonra bende gülmeye başladım.

"bu kadar komik olan ne ?" diye bir soru yönelti yanımıza gelen Yusuf Asya'nın saçını bozup yanıma oturdu. Asya sinirlenip söylenmeye başlamıştı bile.
Benim saçımı bozmadı çünkü benim saçım zaten kuş yuvasına benziyordu daha ne kadar bozabilirdi.

"Evdekiler ne dedi Okul mevzusuna falan" diye saçma bir soru yonelti Yusuf kafasını kaşıyarak.

"annem ıspanak yemeği yaptı desem, babam şu kafasını ısırdıgım çocukla konuşmaktan yana" dediğim de ikiside onaylarcasına bana baktı.

Aslında bana da matıklım geliyordu ama dingil bana laf atmıştı sindiremiyordum.

"Adını bile bilmediğim çocuğu nerden bulup konuşacağım ki yüzünü bile hatırlamıyorum ama önce Sevilay'ı aradan çıkarmalıyım "deyip salıncaklara doğru ilerlemeye başladım.

ÇAKMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin