Selamun aleykum arkadaşlar
İnşAllah beğenirsiniz.
Eve geldiğimde ilk işim kendimi yatağa atmak olmuştu.çocuklarla uğraşmaktan bir hayli yorulmuştum anlaşılan.sonuçta her zaman yaptığım bir şey değildi.ayak bileklerimi kovalarken düşünmeye başlamıştım.
Bugünkü mert kalkanın yaptıkları oldukça garipti.benim yanıma bile yaklaşmak istemeyen mert benimle aynı odada saatlerce durmuştu.benimle konuşmuştu.tam konuşmada denemezdi daha çok azarlama gibiydi ama neyse.sanırım alışabilirdim.yada takmayabilirdim.
Birde çocuklarla eğlenmişti.ilk başlarda saçma sapan kesin sesinizi demesine rağmen sonradan onlarla oyun oynamıştı ve bu beni nedense çok mutlu etmişti.en önemlisi ve beni en çok mutlu edense benim neden kapandığımı araştırıyor olmasıydı. anladığım kadarıyla her ne kadar Mert ruhsuzun teki olsa da dine karşı bir ilgisi vardı.yada Korayında dediğine göre Merti ben değiştiriyordum.ona yardım etmem gerekiyordu.acaba bu şekilde mi yardım etmem gerekiyordu?
Dinini bilmesi için,kötü şeylerden uzaklaşması için mi yardım etmem gerekiyordu?bu neden daha önce düşünememiśtim ki?bir insana müslümanlığı öğretmek kötülük yapmasından alıkoymaktan başka nasıl yardım edebilirdim?sonuçta bende aciz bir kuldum...
*********
Dış kapıda Keremle birlikte Zeynebin hazırlanıp,gelmesini bekliyorduk.ama bir türlü hanımefendi hazırlanamamıştı.hep böyle insanları bekletirdi zaten.açıkçası yavaş hazırlandığını sanmıyordum bilerek yaptığını düşünüyordum.hatta bir keresinde merak edip,zeynebe sormuştum neden bu kadar yavaş hazırlanıyorsun diye.oda benim teorimi doğrulayarak,yavaş hazırlanmadığını sadece en son hazırlanmanın havalı olduğunu söylemişti.tabikide bunları söyledikten sonra kafasına bir tane indirmeyi ihmal etmemiştim o zaman.hayır yani sona kalmanın nesi havalıydı bence utanmalıydı ama neyse...
Kerem saatine bakarak ofladığında Zeynebin bu sefer bekletmeyi fazla abarttığını anlamıştım.Zeynep Keremden üniversiteyi gezdirmesini istemişti.anladığım kadarıyla da Kerem mecburen kabul etmişti o yüzden bana gelip"bu çenesizle beni baş başa bırakma" demişti ve beni de gelmeme ikna etmişti.Kerem sürekli Zeynebin çenesinden yakınırdı.haklıydıda zaten arada ben bile bıkabiliyordum.
-sonunda gelebildiniz Zeynep hazretleri.
Keremin konuştuğu yere baktığımda zeynebin bize doğru geldiğini görmüştüm.
-ne var abi ya görende çok yavaş hazırlandım sanar.
Zeynebin dediğine karşılık göz devirmiştim.dalga mı geçiyordu yoksa ciddimiydi tam anlayamamıştım ama ciddiyse gerçekten bu havalı olma konusunda arkadaşımın psikolojik sorunları vardı.
-zeynep beklemekten nefret ettiğimi biliyorsun o yüzden bir daha senle bir yere gidersek parantez içerisinde 'gitmeye hiç niyetim yok'beklemek istemiyorum.
Derken dışarıya çıkmıştı.Kerem çıktıktan sonrada ikimiz birlikte kıkırdamıştık.ah!Zeynep sen hiç büyümeyeceksin.
-nasıl yanlız bıraktım biraz sizi konuştunuz mu hiç?
Zeynebin sorusuyla iç çekerek başımı iki yana sallamıştım.demek bu sefer havalı olmak için değil bizi konuşturtmak için geç gelmişti.bu kızın bir çok şeyden psikolojik tedavi görmesi gerekiyordu anlaşılan.
-hayır konuşmadık.bir dakika ya sen neden beni günaha itiyorsun Hayırsız arkadaş.
-ben sadece siz mutlu olun istiyorum ya...
![](https://img.wattpad.com/cover/53314246-288-k433051.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAŞAMAK İÇİN MAFYA
CasualeYa ölecekti, ya yaşayacaktı. Ya boşverecekti, ya yardım edecekti. Ya üzülecekti, ya sevinecekti. Ya sevecekti, ya sevilecekti. Monoton, sakin, sessiz bir hayatı vardı onun... Pek bir şeyi takmazdı hayatta... Ama hayatta olmayı seviyordu.... Çevresin...