48. bölüm - köy

4.4K 263 12
                                    

Bölüm gecikmesi için çok çok özür dilerim. Bir çok işim vardı ve zaman yaratıp tamamlayamadım bölümü . Üzgünüm..

Zeynep

"şunuda kapatalım. Tamamsın bebeğim"

"anneee"

"efendim?"

"emre neede?"

"emre babanla birlikte. Giyinip yanlarına gideceğiz."

"maşuu"

"o da gelecek hadi" onun için hazırladığım çantayı - odadaki son çantayı- koluma alıp çıktık odadan. Keremler kapıda bekliyorlardı zaten bizi.

" emreee tucaak "

"gel küçük bey - yağızı kucağına aldı- ben çıkışları yapayım patron. Siz arabaya geçin"kerem başıyla onaylayınca gittiler.

Yaklaşıp kafamdan öptü.

"benim güzellerim nasıllarmış?"

"kötü!"

"neden? Bir sorun mu var? Ağrın mı başladı yine?"

"hayır. Sabahtan beri seni istiyoruz. Bizi odada bırakıp gittin!"

"haa bende bir şey oldu sandım güzelim"

"oldu işte. Bırakıp gittin bizi!"

"gel sevgilim gel" kollarını sırtıma dolayıp kendine çekti beni. Yumuşama.! Sabah sinirliydin!

"şimdi neden sarılıyorsun ki. Git sen emreye sarıl!"

"emre?"

"evet emre!"

"bebeğim karşı cinslerden kıskan beni de hemcinslerimden ne istiyorsun?"

"gülme kerem! Sen bizimsin. Bizden başka kimseyle vakit geçiremezsin. Anladın mı!"

"tamam karıcığım anladım ama işim vardı. Amaç emreyle vakit geçirmek değildi. Vakit geçirmek isteseydim onun yerine çok daha cazip teklifler vardı"

"cazip teklifler derken?! Ayrıca senin burada ne işin olabilir? Oteldeyiz!"

"telefondan bir iş"

"Bizim yanımızda konuşsaydın banane!"

"tamam bebeğim sakin. Hadi gidelim"

"başından mı savıyorsun sen beni?"

"güz"

"deme bana güzelim. Gidiyorum ben!" şuna bak ya. Pislik!

Kerem

Hatamı anlayamadan cezam kesildi.

Yaklaşık bir saattir yoldayız. Zeynep sinirli bakışları dışında hiç konuşmadı. Trip atıyor bana. Kollarını göğsünde birleştirmiş. Bakıp bakıp gülüyorum. Daha çok sinirleri bozuluyor.

Gece uçakla Trabzona geldik. Rizede havalimanı yokmuş. Emine Hanım dün evlerine geçti. Bizde bugün araba kiraladık, rizeye geçiyoruz. Emre evi bildiği için o önden gidiyor. Bir saatten fazladır yoldayız, az bir şey kalmıştır herhalde.

"kerem" elini avucuma alıp parmaklarına öpücük kondurdum

"sen bana trip atmıyormuydun?"

"sonra atacağım. Şimdi sormam gerekenler var" bu neşe nereden geliyor merak ediyorum. Endişelenmiyorum desem yalan olur. Annesini öğrendiğinden beri sanki daha neşeli.

Soruyorum anlatmıyor. Geçiştirip duruyor.

"sor bakalım"

"biz neden bu kadar adamla dolaşıyoruz? Her yerde yanımızdalar. Karanlık işlere karıştın da bana mı söylemiyorsun?"

- KADIN -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin