- Dostum bir şeyler içmelisin. Gece bu saate kadar ayakta kalma! Hem ne yapacaksın ki adamı sanane!
- Andy bana yardım etmek için mi yoksa laf yapmak için mi geldin ?
- Tamam sakin ol bakalım. Yani ne bileyim yakışıklısın, kaslısın, çekicisn ama hiç kız arkadaşın yok! Üstüne genç olmana rağmen işinde yoğunlaşıyorsun ve prim almak için geceyarısı nöbetlerine katılıyorsun. Bana söz ver! Bu işi senin için yapıcam ama sonra hemen benimle birlikte şehrin merkezindeki bara gideceğiz tamam mı ?
- Of lanet olsun, tamam adresi bul yeter.
Andy odadan koşarak çıktı. Kendisi de kız arkadaşının olmasını istiyordu ama yapamazdı, en azından şimdilik yapamazdı. İşine odaklanmalı ve alanında uzman bir gazeteci olmalıydı. Elini bardağa attı ve istemsizce çekti. Kahve tahmin ettiğinden daha fazla soğumuştu. Birden üşüdüğünü fark etti. "Soktuğumun bürosu, bu lanet yerde kimseyi önemsemiyorlar zaten" diye iç geçirdi. Saatine baktı, 01.15 geçiyordu ve Andy gideli 5 dakika olmamışken Andy büyük bir sevinçle içeri girdi ;
- Sana kolay demiştim.
- Harikasın Andy, ben adrese gidey...
- Hayır bu gece benimlesin. Kalk hadi üstünde iyi, hedef bar.
Sinirle ayağa kalktı Albert. İçinden "Fahişe, senin gibi pic menfaatçiler yüzünden dünya böyle" dedi. Ama sonradan fark etti. Onun bir suçu yoktu, sözü veren kendisiydi. Ceketini aldı ve taksiye bindiler. Etrafa bakmıyordu, sadece elindeki adrese odaklanmıştı. Ya bu adam çok zengindi ya da hükümetle arası iyiydi. Nedense ikinci seçenek ona daha cazip geliyordu. Andy'e baktı, küçük çocuk gibi seviniyordu. Ya kafa dağıtacak ya da fazla içip sızacaktı. "Serseri, keşke söz vermeseydim" dedi. Taksi sessizce ilerliyordu...
3. BÖLÜMÜN SONU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Morpheus#wattys2016
Science FictionDerlerki ademoğlu fani hayata gelmeden önce Tanrı tekmiş. Günler ayları, aylar seneyi, seneler asırları geçmiş ancak yaptıklarını kimse görmediği için Tanrı yeryüzünü yaratmış. Ancak o kadar çok kendini kaptırmışkı yaptığı yeryüzü kusursuz olması iç...
