Kayan yıldıza tutunuyordu,
Zayıf elleriyle.
Geçmişin kapısına gidiyordu,
Tüm hadsizliğiyle.
Sonunda açıldığında kapı,
Unuttuğu, unutmaya çalıştığı,
Yakıp kül edemediği hatıralarıyla,
Karşısındaydı geçmiş.
Her an yenilense de,
Yaşlanıyordu.
Onun tüm hayatını taşıyordu;
Bağırarak ağladığı andan, küçük kızı,
Sessizce gözyaşı akıttığı andan, genç kadını.
Karşısında yara bere içinde,
Yıpranmış bir yaşamla karşı karşıyaydı, kız.
Dayanamadı, genişçe açıp kollarını
Hatıralarına sarıldı, yine ağladı.
Zaten geçmişin kaderi belliydi,
Önceden beyazlığı imrenilen sayfaları,
Unutulması istenecek yazılarla karalanıyordu..
Ve geçmiş, unutulmak istemiyordu.
Zamanın amacıydı, ruhları büyütmek,
Sonun başlangıca karıştığı bilinmeze akmak,
Hiç durmamak, duraksamamak,
Özgür olup, bizi kollarında savurmak.
Bir başınalığına düşkün zaman,
Günlere, yıllara hapsedildiğinde
Bize kızıyordu.
Taş bağlayıp denize atılan anılar,
Geçmişin yakasına yapışarak,
Sayfaları geri istiyordu.
Anılar kadar masum olduğunu sanıp,
Gözlerine suçluluk bulaşan insanlar,
Ölen mutluluklarının hesabını,
Ağaçlarını kestiği geçmişte arıyordu.
Bazılarıysa şimdi elzem rüyada olan,
Uyandığında geçmişi kabullenen kız gibi,
Geçmişine sarılıyordu,
Özürlerini sıralıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geceler'in Gizemi ( GDS )
Poetry☆ Gizem Diyarı'na ithafen.. Diyar'ın aydınlığında uyuyan ezgiler, karanlıkta dansa başladı. Fazla görünmez ve bir o kadar da parlak dansa.. ~Nereden geldikleri bilinmeyen ezgilere sahip Gizemli Geceler..~ ☆ İlk kitabı 'Uyanış' olan Gizem Diyarı Seri...