Bölüm 2 * ATEŞ ESLEM ,ESLEM ATEŞ *

57 16 3
                                    

Ama her şey buraya kadar . Daha fazla annemin sevgisizliğine ilgisizliğine dayanamıyorum. Bu hapishaneden kurtulma vakti..

Ben yorganın altında ağlamaya devam ederken telefonumun melodisi kulaklarımı doldurdu. Yorganı kafamdan indirip telefonumun ekranına baktığımda Asya 'nın aradığını gördüm. Telefonu açıp kulağıma yaklaştırdım. Asya direk konuşmaya başladığında yüzümü istemsizce buruşturdum.

'Eslem sana ihtiyacım var bak hemen hayır deme. Önce bir dinle. Şimdi benim biriyle randevum var ama abim tek gitmeme izin vermiyor. Ama eğer yanımda sen de gelirsen kesin izin verir lütfen gel ya lütfen.'

Ve hayat Eslem ile dalga geçer.

' Annem izin vermez.'

' Sen ağlıyor musun ?'

'Hayır'

Ne kadar inkar etsem de Asya anlamıştı. Ve bir cesarete gelerek annemden izin almak için yanına indim. Annem her zamanki gibi kaşlarını çatmış ve 'hayır' demişti. Ama bende yaşıtlarım gibi eğlenmek istiyorum. Kendime verdiğim söz aklıma geldi. İlk defa annemi takmayarak kendim için ilk adımı atıp hazırlanmaya başladım. Siyah düz ,diz üstünde ve hafif bir sırt dekoltesi olan elbisemi bilekten bağlamalı ayakkabımla kombinledikten sonra Asya 'yı aradım beni alması için. 15 dakika sonra Asya gelmişti. Salonun buz kesmiş duvarlarıyla baş başa kalmış annemi hiç umursamayarak kapıdan çıkıp Asya 'nın yanına gittim. Arkamda onun sözünü dinlemediğim için sinir küpüne dönmüş bir anne bıraktığımın farkındaydım. Asya'nın şaşkınlığını göz ardı ederek taksiye bindim. Yol boyunca hiç konuşmamıştık Asya'nın seslenmesiyle geldiğimizi anladım.

' Geldik'

Taksiden usulca indim ve kapıyı kapattım. Asya yanıma geldi ve koluma girdi. İçimde tarif edemediğim bir duygu var. İlk önce pişmanlık diye düşünsem de Daha sonra pişmanlık yerini korkuya bıraktı. Barın kapısından kolayca geçerken Asya'nın buraya daha önce de geldiğini anladım. Dar koridordan ilerlerken ayakkabımın topuğunun beton zemine bıraktığı tok sesi dinlemeye başladım. Aklım yeni yeni başıma geliyordu. Büyük bir pişmanlık duyuyordum. Ben ne yapıyorum en son bu saatte ne zaman dışarı çıktığımı bile hatırlamıyordum. Büyük ihtimalle annem şuan çıldırmış ve ben eve dönünce nasıl bir ceza vereceğini düşünüyordur. Bunları sonra düşünmeye kanaat getirerek bara giriş yaptık. Asya kolumdan çıktı ve etrafa bakınmaya başladı. Sonra gözleri bir yerde takılı kaldı ve oraya ilerlemeye başladı. Bende adımlarımı ona uydurarak yürümeye başladım. Ama sonra genzime dolan o koku beni yürümekten men etti. Kokuyu içime hapsetmek istercesine derin bir nefes aldım.

ATEŞ'TEN

Bugünümü Masal'a ayırmıştım tamamen .akşam olunca eve gelip üzerimi değiştirdim. Yağızla takılacağımız için R8'min anahtarını alıp salona geçtim . Koltukta oturmuş televizyon izleyen Masal'ın yanağına öpücük kondurup evden dışarı çıktım.

Mekana adımımı atar atmaz burnumu o tanıdık sigara koku doldurdu. Yine aklıma o sahaftaki kızın kokusu geldi. Ve ciğerlerim o kokuyu tekrar tatmak için isyan bayrağını kaldırdı. Aklımdaki düşüncelerimi dağıtabilirmişim gibi kafamı iki yana salladım ve yağızı bir masada tek başına içerken gördüm. Yanına gittiğimde Yağız kafasını kadehten kaldırdı ve gözleri beni buldu. Yüzünde bir tebessüm peydah olurken kalktı ve bir elini bana uzattı.

Kısa bir selemlaşmanın ardından karşısındaki yerimi aldım. Banada bir içki söyleyerek söze başladı.

'iyi günündesin dostum birazdan kızlar gelecek '

Ona 'beni bulaştırma' temalı bakışımı atıp kafamı önümdeki içkiye çevirdim.

Barmenden içki istemek için kafamı kaldırdığımda Selim'i gördüm. Yerimden kalkarak Selim'in masasına doğru yürüdüm. Omzumda hafif bir sarsıntı ile burnuma o tanıdık koku gelmişti. O da neydi?

ATEŞ'İN KOKUSUTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang