@bik_kifili

192 31 26
                                    

Koray Abim conem,
En başta sana teşkürlerimi yolluyorum. Beni bu kadar güzel insanlarla (ve Rüveyda uzaylısıyla (: ) tanışmamı sağladığın için, kalbinin lacivertine inmemize izin verdiğin için, abimiz olduğun için, bizi yalnızlığımdan kurtardığın için ve daha miliyın sebepler için.Ben kendimi tanıtayım sana. 2 imzaya gelip 1.sinde sarılmayı ve fotoğraf çekilmeyi unutan, 2.sindede o zamanlar Sümüklü Koray'dın ve bu yüzden oturduğun sandalyeden kalkarsın diye sarılmayan kızım. Ama olsundu bana seni görmek yeter. Hem sen o kesip boyadığım gözlük resimlerinden birini panona astınya tamam öldüm ben dedim. Ama ölmedim sjsnksjsBiz her zaman senleyiz abim. Ne olursa olsun. Kalbinin Lacivert'i bize yeter abim.Bazen böyle ölsem nolurki diyorum ama seni panona geliyorum. O istek geçiyo gidiyo. Tabi uygulamadan çıkınxa geri yüzüme çarpıyo gerçekler ama olsundu. Ben en mutlu anlarımı senin sayende yaşadım Cry Bey.Kendine iyi bak.Kürdan Kral seni çok sefiyom.<üç

Bol kürdanlı bir şehir vardı. Lacistan ülkesinin Camkardeşler şehri. Kürdan Kral'ın şehri. Oradaki herkes birbiriyle kardeşti. Aralarında kopmayacak bir bağ vardı, Cambağı.Siyahistan şehrinde bir kız vardı. İsmi önemli olmayan. Her gece gözyaşlarıya tuzladığı bir yatağı vardı. Çok severdi o yatağı, çünku o yatak her şeyini biliyordu. Arkadaşlarına kendi kardeşinden çok değer verirdi her zaman. Her okul değiştirdiğinde de bıçaklanırdı o çok değerli(!) arkadaşları tarafından. O kadar çok yara almıştı ki aynı yerden, yara kapanmıyordu artık. Her geçen gün daha az kanasada acıtıyordu yara, çok acıtıyordu. Günün birinde tekrardan okul değiştirmesi gerektiğini öğrendi. O an duyduğu gibi çarşıya koştu. Her yere sordu 'Bıçak geçirmeyen yelek var mı?' diye. Akşama doğru aradığını bulmuş, yüzünde bir gülümseme eve dönüyordu. Mutluydu kız... Mutluydu çünkü artık yaralayamayacaklardı kendini. Öyle de oldu, yaralanmadı kiz, sadece ufak tefek baskılarına hissetti bıçakların ama önemli değildi daha öncekilerin yanında hiç kalırdı bu baskılar. Lacistan şehrine taşındılar. Kız ya eskisi gibi beni dışlarlarsa korkusuyla giydi bıçak geçirmeyen yeleği. Yanlarına gitti. Camkardeşlerin yanina... O an yeleğini boşuna giydiğini fark etti. Çok iyilerdi onlar, eskiler gibi umut katilleri değillerdi, asla da olmazlardı, hissediyordu kız. Hiç hissetmediği kadar mutlu hissediyordu kız. Kendisine değer verildiğini hissetmişti ilk defa. Çok güzel ve tuhaf bir histi bu, sevmişti bu hissi. Gitmesini hiç istemiyordu. Çok sevmişti o Camkardeşleri. Söz verdi kendine 'burdan asla gitmeyeceğim, onları sevmekten vazgeçmeyeceğim asla'. O gün yatağına gülümseyerek girmişti kız. Yatağı ona ne olduğunu sormadı, merak etmedi hiç. Çünkü biliyordu Camkardeşlerin namını...

Son Umut Verici ; Kürdan KralHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin