Drunk memories • Yoonkook

stay, you stupid

Nasıl gittiği hakkında bir kaç kelime yazarsanız mutlu olurum tşk

••

"Hadi lanet olası hadi!"

Lavaboya doğru eğdiğim baygın bedenin ağzına parmağımı sokmuş kusturmaya çalışıyordum.

Ve işe bakın ki hiç bir halta yaramıyordu.

Yaklaşık beş dakikalık uğraşın sonunda lavabo virgüllünün artıklarıyla dolduğunda hızlı hareketlerle ellerimi yıkamış ve bilinçsiz bir biçimde sürekli ağlayıp öksüren bedeni kucağıma almıştım.

Kollarını hızla boynuma sarmış ve yüzünü göğsüme gömerek hıçkırmaya devam etmişti.

••

Evine vardığımda şifreyi bildiğim için bir kez daha şükretmiş ve kucağıma alışmış Yoongi'yi usulca yatağına bırakmıştım.

Bacaklarımın tutmayacağını anladığımda bilinçsiz olmasını fırsat bilerek yanına uzandım ve onu izlemeye başladım.

Dudakları burukça yukarı kıvrılıyor,

Elleri sürekli yaptığım dövmeye gidiyordu.

Bir kaç isim sayıklamış ve özür dilediğini fısıldamıştı.

Öylece ona bakıyordum ve boşa geçirdiğim zamanım anlam kazanıyor gibi oluyordu.

Evet, ondan nefret ediyordum.

Ve dediğim gibi,

Ben bir yalancıydım.

••

Güneş hala sönmemiş şehir ışıklarıyla sevişmeye başladığında gitmem gerektiğine karar vermiştim.

Uyuklayan griye son bir kez bakıp gülümsedim ve eğilip dudağının kenarına küçük bir öpücük kondurdum.

Masumdu.

Onun aksine.

Ve o kadar duygu doluydu ki,

Tüm uzuvlarım ürkütücü bir biçimde titremişti.

••

Ayaklarımı kapıya yönlendirip küçük adımlarla odadan çıkmaya yeltenmişken, kemikli parmakları bacağımı kavramış ve beni ani bir hareketle kendine çekmişti.

Tam kucağına düşmüşken, bilinçsiz birinin nasıl bu kadar güçlü olabildiğini merak etmekle meşguldüm.

Ben küçük çaplı krizime devam ederken o çoktan belimi sarmış ve yüzünü, sıyrılan tişörtümden çıkmak için isyan eden tenime sürtmeye başlamıştı bile.

"Kal."

"Seni ahmak."

••