Bölüm 3

178 16 3
                                    

Ahmet; General Ali'nin odasına girdi. Oda gayet sade döşenmişti. İlk göze çarpan şey bir duvar halısıydı. Evet evet bildiğimiz ceylan desenli duvar halısı. Yerde büyük bir Hereke halısı, irili ufaklı birçok kilim vardı. Sergilenme maksadıyla cam bir kutunun içinde bir kağıt gözüne ilişti Ahmet'in. Dost yoğurt etiketiydi bu kağıt. Hem de tam yağlı! Yanındaki cam kutuda ise yarısı olmayan parça pinçik olmuş bir bim poşeti vardı. 

Ali oturmasını söyledi ve Ahmet küçükken çok sık gördüğü üzerine örtü diktirilmiş bir çekyat gördü. Ahmet oturdu. General Ali konuşmaya başladı:

- Nasıl, koleksiyonum hoşuna gitti mi?

-Çok(!) dünyayı kurtarma mesele-  "Anlatacağım" dedi General:

-Gelecekte olduğunu çoktan öğrendin. Dünyamız büyük bir tehditle karşı karşıya. Bunla başa çıkabilmek için senin yardımına ihtiyacımız var. Aslında özellikle senin değil, senin yaşadığın çağdan biri gerekiyordu bize.

Ahmet merakla sordu: "Nasıl yani?"

General yanıtladı:

-Anlatması biraz sürebilir. Dikkatlice dinle.

-Atalarımız bundan yıllar önce güneş haricindeki yıldızlara gidilecek teknolojiyi keşfettiler. İnsanoğlu galaksinin her köşesine yayıldı. İnsan yaşamına elverişli pek çok gezengen keşfettik. Bir süre sonra gezegenlerin iklimine müdahale edip yaşama elverişli hale getirmeyi öğrendik. 

-Hal böyle olunca insan nüfusu da oldukça arttı. Doğal olarak da galaksiyi yönetecek bir yönetim oluşturuldu. Bunun sonucunda her biri galaksinin belirli bölgelerinden sorumlu toplamda 12 yönetici ortaya çıktı. Hepsinin yetkisi birbirleriyle eşitti. Ancak hepsinden de üstün tek bir kişi vardı. Galaksi'nin imparatoru. İlk birkaç yüz yıl huzurluydu. İmparator ölünce yerine ailesinden herhangi biri geçiyordu. Buna ne deniyordu? Hah "saltanat". Her neyse.

Aradan çok uzun zaman geçti. Ayrıntılara fazla girip seni boğmayacağım. Tahmin edebileceğin gibi bu 12 yönetici veya imparator her zaman işini bilen yetenekli kişiler olmuyordu. Bazı bölgeler de yöneticilerini asil ailelerden gelen kişiler yapıyordu. Yeteneksiz yöneticilerle dolu bir kaç on yıl yüzünden binlerce yıllık imparatorluk yıkılma derecesine gelmişti. Her yerde kaos hakimdi. İşte o kaos günlerinde bölge 6 insanları bir plan yapmışlardı. Gezegen sistemlerini çok büyük bir titizlikle dış dünyalara kapamışlardı. Yalnızca kendi aralarında ticaret yapıyor, yakınlarına gelen her gemiye ateş açıyorlardı.

O günlerde bölge 6'ya gidip de bunu anlatacak kadar yaşayabilen insan sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Böylece bölge 6'yı önemsememeye başladık ve unuttuk. Nihayet kaos ortamı sona ermişti. Sistem restore edildi. İmparator ve diğer 11 yönetici galaksiye düzen getirdi. Bölge 6 gidip savaşmaya değmeyecek bir yerdi. Binlerce yıldır da hiç bir yeri işgale kalkışmamışlardı. Bu yüzden kendi hallerine bırakıldılar. Artık 6 sayısı bile insanlar arasında uğursuz olarak değerlendirilmeye başlamıştı. 

Ta ki 25 yıl önce bir bölge 6 temsilcisi, galaksi parlamentosuna gelip bir konuşma yapıncaya kadar. İşte o gün-

General Ali bunları anlatırken birden alarm sesleri duyulmaya başladı. Robotik bir ses "acil durum, kod 6" diyordu.

General Ali: "Lanet olsun bizi buldular. Gel çıkmalıyız." diyerek Ahmet'i kendine doğru çekti o anda kapı yüksek sesle patladı. Patlamanın etkisiyle duvardaki halıya uçan Ahmet can havliyle kapının ardında duranlara bir göz attı.

Harikalar diyarı senin neyine AhmetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin