Anlaşılan bu Buğranın annesiy di. Ağzımı bayan açarak.
Ben " Buğra nın hiç bir suçu yok. Senin küçük çocuğun havuz diye tutturmuş. Buğra ders çalışıyordu ama " dedim ve sustum.
Kadın "Gidecek ti . Demek ki kardeşini sevmiyormuş " dedi. Bende artık bağırarak " Sende demek ki sevmiyordun küçük oğlunu . Buğra ders çalışıyordu. Annelik görevini tam bilseydin oğluna şöyle derdin oğlum abinin işi var gel ben senle ilgileyim yada sonra gir havuza derdin . Hesap sormayı biliyorsun şimde de sen hesap ver neden gitmedin oğlunla çok seviyorsun ya hani " dedim ve lafını sokmuştum.
Uzun süre bir şey diyemedi. Çünkü haklıydım.
Ve konuştu " Bide sen bilmişsin . Sen benim anneliyime söz edemessin " dedi.
Allahım zannetim ki güzel bir şey dicek. Hala kendini haklı görüyor.
Ben " O zamam laf ettirme . Düzgün anne ol. Söyle bana söyle neden sen gitmedin oğlunla " dedim.
Kadın " Aklıma gelmedi onunla gitmeyi . Buğra yı seviyordum ama Buğra her zaman uğursuzdu sıkıntılıydı ve bu durumların dan dolayı ondan uzaklaştım " dedi. Ve çok saçma bir şey söylemişti.
Ben " Çok saçmasın böyle bir şey olamaz . Annelik fedakârlık tır. Sen de o yok. Bakamıyorsan çocuklara doğurmicak tın " dedim. Ve yine ben " Sen labobaya ne döktün " dedim.
Kadın " Buğra ya yolladığım ilaçları. Çünkü Buğra nın nezaletten çıkmasını istemiyorum. " dedi vicdansız kadın.
Ben " Naptın naptın ? İlaçları döktün. Ya sen ne pisliksin . Oğlun ya oğlun sana naptı o. Eziyet mi etti sana ? Hayatını mı maf etti? Mutluluğunu mu bozdu ? " dedim.
Kadın " Evet benim çocuğumu öldürtdüğü için benim mutluluğumu aldı. " dedi.
Ben " O ister miydi böyle olmasını . Senin acı çekmeni , kardeşinin ölmesini . Hatta oda istermiydi şuan nezarete olmayı. Oda senin gibi acı çekiyor" dedim.
Kadın cebinden ilaç kutusu çıkartarak içti. Başına masaj yapıyordu. Kendi kendine söylenmeye başlamıştı " Anlamıyorum yüreyim acıyor , çaresizim. Ailem de ne mutluluk var nede sevgi , saygı. Offf kafayı yicem " dedi.
Ben " Biraz sakin kafayla düşün. Tamam beni öldürün zaten alıştım artık bu lafa ama Buğra yı nezaretten çıkarın . Lütfen yalvarırım " dedim.
Kadın " Çıkmayacak ordan . Çeksin cezasını " dedi. Vicdansız
Ben " Senden tiksiniyorum " dedim suratına bakarak dedim.
Kadın tokat atarak " Sende onun gibisin . Buğra seni kendine çekmiş " dedi.
Ben artık hiç bir şey diyemedim.
Aradan baya bi sesizlik oluşmuştu. Depo kapısından ses geliyordu ve kapıya vurmaya başladı. Kadın kapıyı açtı ve kimi göreyim Emir.
Nedense onu görünce sevinmiştim. Emri direk konuşarak " Açelya yı bu işe karıştırma. Senin derdin oğlunla . " dedi ve kollarımda ki , ayaklarımda ki ipleri çözüp bana " İyisin demi " dedi. Ben şaşırarak " İyim iyim de sen ne alaka burda "? Dedim.
Emir eliyle hadi işaretini yaparak dışarı çıktım ve kadına " Benim kardeşimden uzak dur. Evet ona ben zarar verdim ona canını acıttım ama sen dokunamassın " dedi.
Ben hala şaşkındım. Bir den aklıma babam geldi ben Emire " Babam ! " dedim. Emir " Rahat ol babam uyuyor gelirken baktım. " dedi.
Tam ben bir şey dicekken . Emir " Eve nasıl girdim dersen de kapıyı zorladım açtım işte " dedi. Ben " Nasıl anladın ?" Dedim. Emir " Kardeşimi azıcık tanıyorum" dedi ve azıcık yüzümü gülümsetti.
Dışarıday dık . Emir beni bi eve getirdi. Ben " Bura kimin evi " dedim. Emir " Arkadaşımın evi rahat ol " dedi.
Bende kafamda tamam işareti yaparak cevapladım.
Eve gelmiştik ama ev sahibi nerde dicekken Emire oğlan arkamızdan çıktı " Hoşgeldiniz . Kardeşin bu mu ? Dedi . Bu oğlan gözümü hiç tutmadı.
Emir " Evet bu . Bugün senin misafiriniz. " dedi.
Oğlan " Ne demek her zaman beklerim. Siz şimid yorgunsunuzdur sen burda yat Emir kardeşinde öbür odada yatsın " dedi.
Bu oğlan bi tuhaf.
Emir " Açelya nın öbür odalarda işi yok. Benim yanımda bu odada yatsın. Açelya bu yatakta yatar bende kanepe de yatarım " dedi.
Allah biliyor ki aklımdan Emir böyle bir şey dese diyordum çünkü oğlanı gözüm tutmadı.
Oğlan " Tamam dediniz olsun size iyi geceler " dedi ve gitti atarlı bir şekilde .
Emir " Kızma bana . Tek başına işin yok odalarda. " dedi . Ben " İyi yaptın da sana gecelik yok mu " dedim.
Emir " Var çantamda arkana dönde giyim " dedi.
Ve aklıma Buğra gelmişti. Buğra da bana öyle demişti üstüni giyebilmek için.
Ben " Hala giymedin mi " dedim. Emir " Şimdi giydim dön " dedi ve arkama döndüm.
Ben yatağa girdim ama Emrin böyle koltukta yatması sinirimi bozmuştu.
Ben " Sen şimdi burda mı yatacaksın " dedim. Emir " İstersen yanına gelebilirim" dedi gülerek.
Ben " Vazgeçtim kal orda " dedim.
Emir de ' Zaten öyle yapıcma hadi iyi geceler " dedi.
Bende " İyi geceler" diyerek dedim.
Hemen uykuya geçmiştim . Kabuslarımda başlamıştı.
Buğra yı rüyamda çok kötü görmüştüm . Uyandığım da terler içindeydim .
Bu eve gelirken manzara gören balkon vardı dikkatimi çekmişti hemen.
Oraya gitmek istiyordum.
Yataktan kalktım salona indim. Balkonu görmüştüm. Balkona girdiğimde o oğlan ordaydı.
Oğlan birden gözleri parladı. Oğlan " Yatmamışsın neden " dedi.
Ben içimden sanane diyerek kendimi avutuyorum.
Ben " Uyku tutmadı. Sorun olduysa gidebilirim " dedim .
Oğlan " Yok yok ne sorunu sohbet edebiliriz " dedi.
Buğra olsaydı burda bu oğlanı maf ederdi.
Ben " Adın ne ?" Dedim .
Oğlan " Melih " dedi.
Ben içimden Ersin mi isminden hayır yok bunun . Ben sadece " Hmm " diye bilmekte yetindim kendimi.
Yine ben " Ben gidiyim artık uykum geldi." Dedim. Ersin ise " Git bakalım " diyerek yani diğiş tarzıyla beni sinir etti.
Odaya kendimi hemen attım.
Emri gayet mışıl mışıl uyuyordu.
Tepinmekten battaniyeyi düşürmüş ve ben gidip üstünü örttüm.
Bende direk kendimi yatağa atıp uyudum.
" Kalk , kalk. Kızım uyansana valla su dökerim suratına" diyen birisi vardı başımda.
Gözlerimi yavaşca açıp kafayı yiyen Emir beni sesliyordu.
Ben " Sana da günaydın. Nevar böyle mi seslenir " dedim .
Emir " Ben bi yere gidicem geliyorum. Nereye dersen de babam beni çağırıyor. Neden diye sorma bana hadi uyumaya devam et " dedi ve gitti.
Ben uyuyamıyordum. Aşağa imdim Melih aşağıdaydı.
Ve direk " Sen kahvaltı yapacakmısın " dedi.
Ben Emir gelsin öyle yerim " dedim ve çocuk niye sinirli.
Telefonum çaldı numaray dı açtım . Konuşan Buğray dı. " Aşkım karakolda ki telefondan aradım. Güzelim beni hapishaneye götürüyorlar ve yarında savcılığa götürülücem.
Seni seviyorum " dedi.
Ben ağlamaya başladım. Melih " Noldu sevdiğini mi götürüyorlar." Dedi sevinircesine .
Salona indim .
Arkamdan yani belimden tutup beni çevirdi .
"Sen ne yapıyorsun be " dedim.
Melih eliyle ağzıma kapatıp duvara sıkıştırdı. İçimden bildiğim sureleri okuyordum.
Elleriyle vücuduma dokunmaya çalıştı.
" Buğra nın kurtulmasını istiyorsan bi geceliğine benim olabilirsin " dedi.
Ben onu iteleyerek kendimi dışarı atmak istedim beni geri çekti.
"Emir geliyor eğer bu olaydan ona bahserdersen Buğra yı öldürüm." Dedi.
Kapıyı açtı Melih . Emir geldi benim telaşlı olduğumu görünce direk Melihe " Ne lan bu kızın hali telaşlı . Bir şey mi yaptın" dedi. Üstüne giderek
Melih " Bana inanmıyorsan kardeşine sor bir şey yok " dedi .
Emir tam bana dönerek gözlerimin içine bakıyordu.
Melih ise arkasından silahı tutup Emire tuttu. Tabi bunları Emir görmüyordu.
Ben " Bir şey yok. Sadece beni Buğra aradı hapishaneye götürüyorlarmış ondan çok kötü oldum ." Dedim.
Melih de hemen silahı beline koyarak " Ya gördün mü bide kükrüyorsun " dedi.
Emir " Bilmem artık. Açelya hadi üstüne giy gidelim " dedi.
Bende odaya koşarak üstüme giydiğim hırkayı alıp geldim .
Emir kapı nın önündey di telefon da konuşuyordu.
Melih " Cevabını bekliyorum. Telefon numarımı Emri den alırsın " dedi.
Ve göz kırptı .
BEN NAPABİLİRDİM.
Keyfili okumalar ^^
