Hayaletin Dilemması

Din ve Bilim

       " stres ve delilik ortadan kalktığında yerine koyabilecek bir şey yok hayatımda "
                                                                                                             Charles Bukowski
  
              Havva hanım ve Adem bey evlenmeden evvel yaptıkları buluşmalarda , ikisi de kitap okumayı çok sevdikleri ve farklı fikirlere açık oldukları için , muhabbetleri her zaman renkli , hararetli ve eğlenceli olurdu. Varoluş , yaratılış , evren , Tanrı , edebiyat , şiir ve filmler üzerine sohbet ederlerdi . Tabi ki evlilik ve çocuk sahibi olmak hayatı onlar için ziyadesiyle ciddileşirmişti , binaenaleyh evlilik öncesi dönemde hoş sohbetler ve tatlı münazaralar muvacehesinde kalan bu tür konuşmalar evlendikten sonra ise Havva hanımın Adem beyi ikna etme çabaları ile ciddileşmişti . Bu durum her iki tarafı da fazlasıyla yıpratarak devam ederken radikal ve doğru bir karar aldılar , artık yalnızca pazar akşamları Buğra Başak'ı anneannesine bırakıp , tıpkı üniversite günlerinde olduğu gibi dışarı da bir mekan da kahvelerini yudumlarken din üzerine tartışacaklardı , daha doğrusu Havva hanım Adem beyi Tanrı'nın varlığına ve İslam dininin hak olduğuna ikna etmeye çalışacaktı , zamanla buna haftalık ikna etme günü demeye başladılar...

Adem - ...Bu gazlar soğumayı sürdürdü ve işte bu sırada atomlar oluşmaya başladı , duman halinin bu anında toz ve gaz bulutlarının içinde ilk olarak helyum ve hidrojen bulunmaktaydı sonra çekim kuvvetinin etkisiyle belirli toplanımlar oluşmaya başlamıştı ki bunlar da galaksileri meydana getirecek gaz kütleleri idi. Bilim bunların hepsini yıllarca süren deney ve araştırmalar sonucu deliller ile ortaya koyuyor herşeyi maddeci bir üslup ile mantık çerçevesinde açıklıyor . sen ise kalkıp bana "kün fe yekün" dedi herşey oldu bitti diyorsun, hadi ama ! gerçekten buna inanıyor olamazsın .

Havva - ben evrenin ve dünyanın şekillenme , oluşum ve gelişim sürecinin senin tarif ettiğin şekilde olmadığını iddia etmiyorum ki , tabiki muhtelif aşamalardan geçerek bugün kü halini aldı lakin bunların hiçbirinin tesadüfen değil büyük bir yaratıcının eseri olduğunu söylüyorum , şu halde dünyanın neden var olduğunu ben açıklayabilirim ancak bilim sadece nasıl var olduğunu açıklayabiliyor, hala dünya neden var ? sorusuna verecek bir cevabı yok .

Adem - aslında benim bu soruya bireysel olarak bir cevabım var , kainat madde ve anti maddenin çarpışması neticesinde tesadüfen var oldu yani bilinçli olarak meydana gelmedi , ve şuurlu olarak yapılmayan bir şeyin sebebi olamaz dolayısıyla dünyanın neden var olduğu değil de , nasıl var olduğu sorusu üzerinde durmalıyız .

Havva - hmm yani sence bütün bu nizam ve intizam , güneş sistemi , yıldızlar , gezegenler ve kara delikler tamamen tesadüf eseri var öyle mi ?
Pekala sana bir soru sormak istiyorum ; bir kasabaya gittin ve kasabadaki evlerin bir çoğunun harabeye döndüğünü çatılarının uçtuğunu , camlarının kırıldığını ve duvarlarının çatladığını gördün diyelim , bunu bir deprem yada fırtına yaptı dersem ne düşünürsün ?

Adem - nereye bağlayacağını gerçekten merak ediyorum doğrusu ama evet bu mümkün olabilir .

Havva - peki ya bu kasabaya girdiğinde yalnızca patikanın solunda ki evlerin harabaye döndüğünü görsen ve sağdakilerin sapasağlam yerinde durduğunu , bunun bir fırtınanın yada depremin eseri olduğunu söylersem inanır mısın ?

Adem - " hayır bu kadar tesadüf olamaz ... Mutlaka bilinçli bir şekilde yapılmış olmalı , belki de kentsel dönüşüm projesine sadece patikanın sol tarafında ki evler katılmıştır " diyerek muzipçe gülümsedi , sonra bir anda Havva'nın ne demek istediğini anladı ve duraksadı , evet bu kadar nizami bir kainat , güneş sistemi , yıldızlar , gezegenler tüm bunlar rastgele meydana gelmiş olamaz demek istiyordu .

Havva - böylece tesadüfler üzerine kurduğun teorin çöpe gitmiş oluyor .

Adem - diyelim ki Tanrı var Havva ,  evet ve bu sistemi o yarattı herşey onun eseri diye kabul edelim , şayet Tanrı'nın yapabileceğinin en iyisi bu ise ben etkilenmedim ! Bak şu Ortadoğu'daki insanlara Filistin'e , Afganistan'a heryerde kan ve gözyaşı var , Afrika'ya bak insanlar açlıktan ölüyor , fazla uzağa gitme bizim ülkemizde daha bir hafta önce akşam tek başına minibüse binen 18 yaşında ki bir kıza minibüs şoförü ve oğlu tecavüz ettiler , bu zavallı kız dayanamadı böyle yaşayamayacağını söyledi ve intihar etti , benim bildiğim kadarıyla sırf intihar ettiği için senin dinine göre bu kız cehenneme gidecek hemde senin Tanrı'nın yarattığı , diğer orospu çocuklarının yaptığı hayvanlık yüzünden ve yine senin dinine göre bir genç kızın hayatının amına koyan bu herifler küçük bir tövbe ile affedilip cennete girebilirler çünkü o çok affedicidir değil mi ? peki dünyada bu kadar acı yaşanırken senin tanrın bulutların üstünde hurileri ile mojito mu içiyor yoksa ? Neden bu mazlumlara yardım etmiyor ? Bak ben denedim defalarca denedim, gerçekten gökyüzünde görünmez ve herşeye kadir bir yaratıcının olduğuna inanmayı denedim ama olmuyor inanamıyorum ve eğer o varsa bile dediğim gibi ben onun başarılı bir yaratıcı olduğunu ve gönderdiği dinlerin kusursuz olduğunu düşünmüyorum.
         Havva'nın sağ gözünden ilk damla yaş yanağına dahi değmeden yere düştü...