Neden mi? Nedeni yok. Ne saçmalıyordum sabah sabah. Çantamı alıp sırtama taktım bir yandan da saçımı örüyordum.
Annemlere bakmadan ilerledim. Çünkü basım dönük saçımla uğraşıyordum. "Offfff" diye yakındım bir saçı bile öremiyordum.
"Kim sıktı senin canını küçük cadı" konuşan kişiye saydırarak döndüm. "Ben lise 3 üm bana kü..." Lafım yarıda kalmıştı. Karşımdaki kişi gülümserken bende gülümsedim.
Sırtımdaki çantayı yere bırakıp karşımda duran abime sarılmdımm. Gözümden akan yaşı aldırmadan. Daha sıkı sarıldım.
"Demek gördü seni" annemin sesiyle ona baktım sarılmayı bırakıp. "Neden söylemediniz?" Dedim ağlamaklı olan sesimle.
"Bütün gece uyumıcaktın ve abini beklicektin sabahda abinle kalabilmek için uykusuzluğu bahane edicektin" annemin dediğiyle güldüm.
Annem ne kadar da iyi tanıyor beni böyle. Diye düşünürken iç sesimin konuşacağını anlayıp annemle cevap verdim.
"Evet tam da böyle yapacaktım anne ve bugün okula gitmiyorum bu kadar" diyop koltuğa oturdum abime baktığımda kahkaha atıyordu.
"Hadi hazal kalk bugün okuluna gidiyorsun ama yarın gitmesende olur." Dediğinde tam yes be diye sevinecekken zaten yarın cumartesiydi. Aklıma bu gelince. Abime somurttum.
"Tamam ya ben giderim okula zaten hazalı kimse özlemesin hazal kimki dı mi?" Diyip duygu sömürüsü yapmaya çalıştım ama duruma gore kimse yememişti.
"Siz de zaten hiç bir şeye kanıyormuş gibi yapmayın" dedim sitem dolu cümlelerimle. Bir kaç adım atmamla abim durdurdu.
"Bekle cadı ben seni bırakıcam" dediğinde içim de mutluluk fırtanasının kopmasına izin verdjm.
****
Abimin arabayı hızlı kullanması ile çok çabuk okula gelmiştik. Arabadan indim ve abimi bekledim. Etrafıma göz gezdirdiğimde bizim ve rüzgarların grup oturmuş sohbet ediyorlardı.
Baranın beni görmesiyle bir arabaya sonra da içinden çıkan abime baktı. Abimi görmesiyle yanımıza koşup gelmesi bir oldu.
"Abi hoşgeldin" diyip abime sıkıca sarıldı. Abimle baran arasında cok güçlü bir bağ var. Baranın abisinin ölmesiyle abimi, abisi olarak görmüştü ve abim bundan çok mutlu.
Abim belki de benden daha çok değer veriyordur barana. Zaten böyle olması gerekirdi çünkü baran sa benim abim gibiydi.
Barandan sonra diğer herkes geldi.
Abim herkesle selamlaşıp sarıldıktan Sonra. Rüzgârlarla tanıştı. İçimden o sırada keşke tanismasalardı diye geçirdim. Ama her şey için çok geçti."Cadı ben gidiyorum sizde dersinize girin" dediğinde rüzgârın o pis sırıtışına şahit olmuştum. Ahh abi rezil ettin beni.
Hiç bozuntuya vermeden. "Cadı kimki abi ya" dedim bir yandan da göz işaretleriyle rüzgarları gösteriyordum.
Abim anladı başını salladı. Ve sonra konuştu "senden baska abisinin cadısımı varmış" dediğinde o yerin dibine girip bir daha çıkmak istemedim.
Dalga konusu olmuştum su rüzgarlara. Ah be abi insan kardeşine bu insafsızlığı yapar mı? Nasıl abisin sen? Bizim grup biliyordu ama rüzgarlar bilmiyordu. Sorun tamda buydu.
"Hadi gitsene sen ya ne bekliyorsun sen burda" diyip abimi hafif ittim.
Abim gülerek arabaya binip el salladı ve gitti. Derin bir nefes aldım.Başımı döndürmemle cem,kerem,rüzgar kahkaha atmaya başladılar. Onlar guldukten sonra ecem haric hepsi sırıttı.
"Ayy su gülünce hayatıma son verme kararı aldım" ecemin dediğiyle kerem susarken herkes susmuştu bu sefer biz kahkaha atmaya başlamıştık.
Çok fazla geçmeden "ne oldu abisinin cadısı bakıyorum laf hoşuna gitti" rüzgârın konuşmasıyla gülmem durdu.
"Seninle hiç konuşup su güzel sesimi yormak istemiyorum" dedim. Başımı yukarıya kaldırıp içimden Allaha dua ettim. "Allah ım sen biliyosun durumu amin" diyip. Rüzgara baktim.
"Güzel ses mi dedin? Ben hava da karga göremiyorum" dediğinde hiç modelini bozmadım çünkü gerçekten sesimin güzel olduğunu bilmiyordu ama öğretebilirdim.
"Bak ruzgar gerçekten onun sesi..." Sinanın daha fazla konuşmasına izin vermeyerek ağzını kapattım. çünkü övülmeye ihtiyacım yoktu. Bunu kendim gösterecektim.
"Haklisin rüzgar sesim gerçekten de kotu" dediğimde bizim grup bana bakıyorlardı ne yapıyorum diye.
"Dimi sinan" dediğimde sinan başını salladı. Kimse konuşmadan yukarıya çıkmıştı ama sanki rüzgarın gözlerini üzerimde hissediyorum.
Sıcak basıyordu,her hareketini saćma buluyordum. Neydi beni böyle sıkıntıya sokan?
Aklıma gelen şeyle arkama aniden döndüm o sırada rüzgarla burun buruna geldik. Fazlamı yakındık.
Sıcak nefesi her yüzüme değdiğinde nefes almak zorlaşıyordu. Bir anda kendi mi geriye atıp nefes almakla rüzgar picimsi sırıtışı meydana geldi.
Ben ne diyicektim. Daha fazla durmadan hızlıca yukarıya çıkmaya başladım.
RÜZGARIN AĞZINDAN
Son derse gelmiştik hocanın sıkıcı anlatımıyla uykum gelmisti. Goz kapaklarım yavaş yavaş kapanırken bir anda hoparlör den ses duydum. Hoca dahi herkes sadece sese odaklanmıştı.
"Merhaba arkadaşlar ben Hazal Bektaş. Biliyorum dersler bazılarınız için sıkıcı geçiyor." Dedi ve derin bir nefes aldi. Nefes alış verişi hoparlör den duyuluyordu.
Fazla beklemeden konuşmaya devam etti. Neydi bu kızın amacı? "Ve ben okul müdürümüzün izniyle size şarkı söyleyeceğim" dedi ve saniyeler sonra gitar sesi duyuldu.
Demek kendisini rezil etmek istiyor. Kendisi bilir. Ama ben bu sesi dinlemeye mecbur degilim. "Hocam biz derse devam etsek" dediğim de herkes bana emin misin dercesine bakıyorlardı.
"Rüzgarcım emin misin?" Dediğinde guldum. Ve başımı salladım ve bir anda ses duyuldu işte o an dediğim her şeyi geri almak istedim.
Keremin bana gülerek bakmasını umursamayarak sesi odaklandım.
Kalbime işliyordu ses her kelimesi.Bakınca içim gittiğinden göremeyince özlediğimden
Her gün yolunu beklediğimden haberi yok, haberi yokO gözlerinin yeşilinden geçemiyorum sevgimden
Ölüyorum sensizlikten haberin yok, haberin yok
O gözlerinin yeşilinden geçemiyorum sevgimden
Ölüyorum sensizlikten haberin yok, haberin yokVazgeç gönül ağlasanda gözünün yaşını silen yok
bu yüreğin ortasında kanayan yarayı saran yok
Vazgeç gönül ağlasanda gözünün yaşını silen yok
bu yüreğin ortasında kanayan yarayı saran yokSevme gönül, kiymet bilen yok.
Son cümlesinden sonra canım acıdı. Nasıl vazgecilirdi. Kaç gündür hazalı düşünüyordum. Ona ihanet etmiştim.
Ondan sonra ilk defa bir kizi düşünmüştüm. Ve bu benim canımı sıkıyor hazala bu kadar iyi davranmamalıydım.
Çantamı alıp sınıftan çıktım.Arkadamdan hocanın bağışlarını yok sayarak. Okul kapasına geldiğimde karşıma hazal çıktı.
"Ne sesimi duyunca sendemi uçmaya karar verdin" dediğimde kolunu tutup sıktım. Gözlerini gözlerimlle kilitledi.
"Benden uzak dur" diyip. Sıktığım kolunu itip. Okuldan ciktim. Onun yanına gidiyordum sevdigimin. Herseymin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAK ETTİM
RandomPopüler,zeki,güzel bir kızın neden sevgilisi olmaz. Neden başkalarının ona gösterdiği aşkı o başkalarına göstermez. O kadar kişiyi reddettiğinde o yüzlerinde ki hüzünlü bakışlar onu hep zora sokuyordu. Reddedilmemiş birisi olarak onları anlamıyordu...