Son Bir Rica:Hatırlama

yaktım oğlum çıranı

Müdürün odasından hızla çıktım ve sınıfıma girdim. Başak, yanıma gelip

"Nerdesin kızım bir tenefüstür seni arıyorum!" dedi. Ona cevap olarak

"Ya salağın teki kopya vermedim diye kendi kopya kağıtlarını sırama atıp Tolga Hocaya kopya çekiyorum diye ispikledi. Hoca da beni babanın yanına gönderdi.  Var ya ben o Yusuf' u bir elime geçireyim-"
cümlemi tamamlayamadan lafa atladı Başak

"Yusuf mu ?Bu Yusuf nasıl biriydi?"dedi . Bende

"Salak, ayrıca aptal ,biraz da şapşal öyle biri" ben sözümü bitirir bitirmez

"Ya dış görünüşü nasıl ?" dedi ben ise "Kahverengi ,biraz uzun saçları ve kahverengi gözleri var ,ten rengi açık ,böyle anlatınca yakışıklı gibi geliyor kulağa ama değil" dedim o ise

"Ya o çocuk Yusuf ZAMANİ,
bizim bu Nehir 'in yavuklusu gibi bir şeyi ve çocuk okulun en yakışıklısı tamam mı?"dedi .

Ya bu Yusuf ZAMANİ' yi neden bu kadar önemsedi ? Önemli biri herhalde diye düşünmeye başladım .Ben bu düşüncelerle cebelleşirken yanımıza Ali yani Başak 'ın abisi geldi.

Ali, benimle aynı yaştaydı. Ben ve Ali, Başak' tan bir yaş büyüğüz ama üçümüz de 12.sınıfız.

Ali ,karakteri çok düzgün biri ama nedense 'bad boy'gibi takılıyor. İnanışına göre kızlar 'bad boy'lardan hoşlanıyormuş, saçmalık.

Ali' ye "Selam"dedim o da bana

"Selam minik kız. "dedi. Ya bu çocuk cidden psikolojik sorunlara sahipti , ondan 8 cm kısa olduğum için bana 'minik'diye hitap ediyordu . Cidden hayal dünyasında ne yaşıyor bilmiyordum ama bilmekte pek istemezdim.

Başak' a dönüp "Sana da selam marul"dedi . Size demiştim bu çocuk tam bir deli diye . Bir insanın sırf saçları kıvırcık diye ona 'marul' mu denir miydi? Denebilirdi. Bundan dolayı Ali'ye saygı duydum.

Başak ise hiç istifini bozmadan gelen geçeni izlemeye devam etti. Başak' ın aklına bir şey gelmiş olacak ki

"Bana bakın!" diye bağırdı,cidden Başak da pek normal bir insan değildi.

Ali ve ben başımızı kaldırıp ona baktık .Başak heyecanla

"Abi , Yusuf ZAMANİ senin sınıfında dimi?" diye sordu. Ali ise ikimize adeta 'siz ne ayaksınız' bakışı attı ve "Evet kankamdır kendisi,hayırdır ?" dedi hafif sert bir sesle . Hemen lafa atıldım

"Salak benden kopya istedi vermedim diye kopya kağıtlarını sırama atıp beni hocaya şikayet etti!" dedim. O ise sebebini anlayamadığım o kulağımda yankılanan kahkahayı patlattı. Sebebini sorar gibi mal mal ona baktım ve bana dönüp

"Kızım sen bilmiyor musun Yusuf un vakalarınıda ona kopya vermiyorsun? Kafayı yedin herhalde"dedi ve tekrar bir kahkaha patlattı.

Ben ise ona dönüp "Senin o Yusuf' a öyle bir vaka yaşatacağım ki bir yıl boyunca hastanede psikolojik tedavi gören bir vaka olarak dolaşıcak!" dedim.

O ise bana 'hadi lan ordan' mânâsı taşıyan bakışlar attı ve "Göster minikte görelim marifetini" dedi. Sesi o kadar alay dolu çıkmıştı ki ona kafa atmamak için kendimi zor tuttum .

"Görüşeceğim  o Yusuf 'la "deyip yanından ayrıldım.

Ders zilinin sesini duyan Başak da arkamdan "Melek, bekle"diye bağırıyordu. Beklemeden sınıfa geçtim .

Başak yanıma oturup "Ne yapmayı düşünüyorsun?" diye sordu . Ben ise yüzüme sinsi bir gülüş yerleştirip "Bilmiyorum ama yaptığım şeyden sonra o güzel yüzü yerinde olmayacak." dedim ve Başak durur mu ? yapıştırdı cevabı "Güzel yüzü derken?".

Al işte ne cevap vereceğim ben buna? En iyisi önüme dönüp hiç duymamış gibi yapmaktı ve öyle de yaptım önüme dönüp hiç takmadım.

Teneffüs zili çaldığında ayağa kalktım ve 12-B ye ilerledim. Bu sınıfta olduğunu öğrendiğim Yusuf 'u parçalamaya gidiyordum.

Kapının önünde durdum ve konuşmalarda adının Arda olduğunu öğrendiğim çocuk adeta anırarak gülüyordu. Arda Yusuf' a dönüp

"Ya oğlum Yusuf , hiç olmadı kıza bir gülümseseydin ,ne bileyim elini saçının arasından geçirip cool cool başkaydın, bu ne oğlum resmen kıza iftira atmışsın, belki bu sınavı geçtin ama o iftira yüzünden ahiret sınavını geçemeyeceksin." dedi ve tekrar o iğrenç, alay dolu kahkahayı patlattı .

Sanırım benden bahsediyorlardı. Bekledim ve Yusuf' un vereceği cevaba odaklandım. O ise

"Lan oğlum ben kıza yüz vermedim,yoksa o çoktan benim cazibeme kapılmıştı. Ben yüz vermeyince o da kopya vermedi olay bu"dedi. Arda ise

  " Evet abi evet  ,eminim öyledir" dedi ve tekrar  gülmeye devam etti.

Bir dakika bir dakika bu Yusuf benim ona yanaştığımı da o yüz vermeyince kopya vermediğimi mi söyledi? Ensemde başlayan ve tüm vücuduma yayılan sinir, resmen beyin fonksiyonlarımın iplerini ele geçirmişti. Ve ben Melek ÇAKIR ilk fiili kavgamı yapmak için sınıfa daldım. Yusuf a dönerek

"Yaktım oğlum çıranı!"diye bağırdım.

Çocuk neye uğradığını şaşırmış bir vaziyette bana baktı bense üzerine yürümeye başladım . Tam yanına ulaştım derken Arda' nın düşmem için önüme attığı ayağı yüzünden dengemi kaybedip Yusuf 'un üzerine düşmem bir oldu .

Ben ellerimi yere sabitlemiş onun üzerinde dururken o da Arda ya dönüp "Ben sana demedim mi cazibeme dayanamıyor diye, al işte"dedi ve ikisi de kahkahayı bastı.

Ben ise vücudumun kontrolünü kaybetmiş bir şekilde yüzüne ellerimle vurmaya başladım. Acı hissetmesi gerekirken çocuk hala gülüyordu ben ise hala üstünde ona vurmaya çalışıyordum. Baktım ki çocuğa işlemiyor 'bu kavgayı kız kavgasına çevirmek gerekiyor' düşüncesi ile bir elimi saçına dolaşıp diğer elimdeki tırnaklarımı adeta bir kedi kız edasıyla yüzüne geçirdim. Bu hareketimden sonra istediğim tepkiyi vermeye başladı ve

"Lan Arda yardım et ya, oğlum vicdansız mısın parçaladı bu kedi beni,alın lan üzerimden bunu!!!" diye bağırmaya başladı.

Ben yaptığım eyleme geri dönerek tırnaklarımı daha derine batırırken belimde hissettiğim bir çift el ile ayaklarım yerden kesildi ve Yusuf 'un üzerinden kalkışa geçtim. Beni kaldıran elin sahibine dönünce Ali olduğunu anladım tam 'azar time' zillerinin çalındığını düşünürken Ali, bu olaya tepki olarak bir kahkaha patlattı. Aslında normalde Ali' nin böyle bir durumda benim ağzıma bir tokat patlaması gerekti ama bu olay hoşuna gitmiş olacak ki gülüyordu. 

Ali bana dönerek "Minik cidden dediğini yaptın,aferin benim kızıma" 

Ben Ali'nin ellerinden kurtulup son kez Yusufa dönüp "Yakacağım çıranı demiştim."dedim.

Çocuk arkamdan bir eli yanağında diğer eli ise feci bir şekilde çektiğim saçlarındaydı. Zafer benimdi.
.....
Yusuf 'un ağzından

Ya normalde olsa daha beterini yapardım ama dua etsin kız diye düşünerek sınıfıma geçtim. Muhtemelen şu burslu kızın başı fena beladaydı. Eee ne de olsa kopya çekerken yakalanmıştı. Yaptığım haksızlık olabilir ama yapacak bir şey yoktu . Ödeşmiştik,o bana kopya vermemiş bende onu hocaya ispiyonlamıştım. 

Sırama otururken yanıma Arda geldi ,oturdu. Ne olduysa ondan sonra oldu. O kedi gelip yüzüme tırnaklarını geçirdi ama bu olay böyle bitmeyecekti . Kız olduğu için vurmadım ama kızlar içinde bir planım vardı  tabi. 

O sınıftan çıkarken arkasından "Kork benden kedi!"diye bağırmakla yetindim.  Yanımdaki Arda ve Ali hala gülüyorken kıza yapamadıklarımın hıncını  onlardan çıkardım .