1.Bölüm

133 29 14
                                    

Elimi üzerimde ki kanlı gömleğe götürdüğüm de gözlerimden yaşlar boşalırcasına akmaya devam ediyordu.

Hava kararmış , mezarlık olabildiği en ıssız halini almıştı. Sessizdi , yarasaların sesleri duyulabilecek kadar sessizdi burası . Sadece benim sesim yankılanıyordu ağaçların arasında , gövdesi yosun tutmuş karıncaların sardığı ağaçlar bile yalnız değildi.

Peki ya ben ? Ben tektim . Annemin sesini duydum mezarlığın demir ama demir olmaktan çıkmış paslı kapısından gölgesi gözüküyordu."Gece , hadi kızım gidelim artık yine geleceğiz , baban yalnız kalmayacak ki." annemin solgun suratı ve şişmiş gözlerinden belliydi ağladığı , belki benden daha fazla , belki de daha az üzülmüştür,bilemem . Ama daha fazla üzüldüğü kesindi , üzerinde ki ince hırkası , ayağında ki çorap bile giyilmeden giyilmiş spor ayakkabıları dağılmış ve ıslanıp yıpranmış saçları son olarak elinde ki küçük çantasından belliydi ... Belliydi , babamın ölümünü aniden öğrenip kendini olur olmaz dışarı attığı kadının halinden belliydi .

"Baba..baba kalk!Çık oradan baba. Bak buradayım ben, seni bekliyorum,biliyorum duyuyosun beni..." çığlık çığlığa ağlayarak söylediğim sözler ile annem beni kolumdan tutup kaldırmaya çalışmıştı. Ona baktığım da gözleri çaresizlik doluydu . Ve biz onu bu kadar severken, bizi böyle bırakıp gitmemeliydi!

"Kalksana baba!Neden duymuyorsun beni?. Kalk!Kalk!Lütfen.. Lütfen baba . Rüya olsun anne bu , hadi uyandırın şimdi beni. Her sabah babamla odama girdiğiniz gibi girip gıdıklayarak uyandırın beni ."

Annem bu sözlerime daha fazla dayanamayıp yere çökmüştü.İkimizde ağladık sabaha kadar hiçbirşey yapmadan , sabahın ilk ışıkları vurdu yüzüme. Babamın mezarına baktım. Çıkmamıştı hala , çıkıp gelemiyordu yanımıza , ben buradayım hiçbiryere gitmedim!diyemiyordu!.

"Toprağımı atamıyorsun yoksa üzerinden zeytingözüm?Tabi ya toprağı atamıyorsun üzerinden . Ben atarım baba , bekle ." deyip ellerimle toprağı kazmaya başlayınca İrem ve Eren'in"Gece!Dur." dediklerini duydum . Kollarımı tutup bana sarıldılar , daha sonra bacaklarım kesildi olduğum yerden . Baktım , Eren'di bu . Beni kucağına almıştı . İrem de arkada annemin kolunun altına girmiş ona destek oluyordu.
"Bırak!" diye bağırdım . "Bırak Eren. Babamın yanına gideceğim . Yalnız kalmasın o ." dedim tekrar. "Şş , uyu güzelim." dedi . "Onu siz öldürdünüz!" dedim bu sefer . "Neden yaptınız ?."Sustu sadece. " Bırak . Dokunma bana.Sen katilsin!" dedim .

"Gece!İleri gidiyorsun." dedi haddini aşan bi tavırla. "İleri mi gidiyorum? İleri gidiyorum. Babanda ileri gitti Eren , niye durdurmadın?." Seni tanımıyorum. Ama baban gibi katilin tekisin sen . " dedim suratına tükürür gibi söylemiştim hepsini . Sadece sustu . Arabaya bindiğimizde bacağına kafamı yasladığım İrem'le bakıştık bir süre . Yol boyunca herkes suskundu . Annemin ağlayıp , burnunu çekmesi dahi yetiyordu Eren'e beslediğim nefretin büyümesine.

Eve geldiğimizde Eren kucağına alacakken "Bırak." dedim kısık ve sitem dolu bir sesle. "Kendim yürüyebilirim." Ben sarsak sarsak yürümeye çalışırken Eren arkamda yürüyordu . İrem yine annemin yürümesine yardım ediyordu. Eve geldiğimde çoğunlukla arka cebime attığım anahtarı çıkardım titreyen ellerimle , zar zor açtım kapıyı . İçeriye kendimi attığım da merdivenlerden çıkmaya başladım , arkamda Eren vardı yine . Bu çocuktan intikamımı alacağım baba. Söz kanın yerde kalmayacak.

Odamın kapısını açıp içeriye attım kendimi. Üzerimde kan lekesi olmasına rağmen yatağın üzerine bıraktım hırpalanmış bedenimi.

"Gece." dedi katilin oğlu. Nefes aldı ve devam etti.

"Ben . Özür dilerim. Ama ben böyle birşey yapmam Gece! Bunu yapan babamdı.Beni suçlayamazsın."

"Babasının oğlu derler. Sende öyle misin?."

"Emin ol o adama babam demeye utanıyorum.Bundan sonra onun yanındada kalmayacağım zaten."

Karanlığın İçinde Kaybolan AydınlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin