#2

16K 507 143
                                    

Ardından göz altıma aydınlatıcı, kirpik kıvırıcımı kullanarak ilk kirpiklerimi dönderdim sonrada rimeli sürdüm zaten uzun olan kirpiklerim dahada uzadı ,siyah ince kuyruklu aylaynırımı da sürdükten sonra yüzümü sabitlemek amaçlı pudra ardından şeftali renginde çok az allık ve hafif parlatıcı yeter. Saçlarımı doğal olmasına özen göstererek ilk dalgalı olsun diye hafif maşa yaptım ve dağınık bir topuz yaptım. Bence gayet iyi görünüyordum hem seksi hem güzel ben elime küçük çantamı alıp içine sigaramı evet sigaramı ben sigara içiyorum babam annemi döverken başlamıştım sigaraya neyse sonra Telefonumu koydum annemin sesiyle aşağı indim annem bana ıslık çaldı. Ve

-maşallah benim kızıma kimin kızı "dedi. Bende ona dönüp gülerek

-haşa! Sultanım siz dururken ne hadime "dedim . annemse bu sözüme gülüp.

-Sen olmasan napardim "dedi. O an ben asla aglamazdim kimsenin yanında sadece kendi basimayken ağlarım oda sesiz sedasız. Babam anneme bir keresinde tokat attığın da bağırıp Ağlıyordu annem Bense o gün yağmur yağıyor ve Şimşek çakıp gök ğürüldüyordu kulaklarımı tikayıp sesizce aglamıştım o günden beri gök gürültüsünden korkuyorum. Ben düşüncelere dalmışken annem

-hadi bebeğim gidelim "demesiyle kendime gelip. Evden arabaya doğru yürüdüm sonunda hem iş yemeği hem tanışma yemeği olan restorana gelmiştik. Ben arabadan indim annemde içeriye girdik ben telefonu elime alıp gayet umursamaz bir şekilde telefonumla ilgilenirken etrafa baktım be Bingöl! !
Herkez bana bakıyordu ben şaşırmış bir şekilde etrafa bakarken biri o kahverengi gözlerini gözlerime dikmiş. Bana bakıyordu öyle kalakaldım 'olamaz neden bukadar heycanlandım ben bukadar şimdi 'içimden bunları geçirirken hala bana bakıyordu gözlerimi çekme hissi duydum ve aynı umursamazlıkla telefonuma bakmaya devam ettim bu arada annem oturacagımız masaya gelmişti telefonuma dalan gözün birinin

-aaa! sen duru olmalısın ben murat Soykan "deyip elini uzamasıyla kafamı kaldırıp
-hı _aaa şey evet ben duru tanıştıgıma memun oldum bunu okadar umursamaz bir şekilde söylüyorum ki sözlerim de 'banane senden annemi uzersen öldün' manası vardı .Ardından Telefonumu kapatım murat beyin yanındaki çocuğu görmemiştim murat bey

-bu da benim oğlum rüzgâr Soykan" dedi .Çocuğun daha yüzüne bakmamıştım. Kafamı kaldırdım ve bingo! ! O çocuk daha yeni göz göze geldiğim çocuk şuan bir eli pantolonunun cebinde diğer elini bana uzatmis bir şekilde duruyordu bende elini sıkıp oldukça umursamaz ve buz dolabı gibi sesimle

-Duru memun oldum "dedim.

-rüzgar memun oldum "dedi onun sesi benim 2 katim kadar daha soğuktu ben masada oturmuş elerimi göğsümde bağlamış onlara bakıyordum sonra birden telefonuma gelen mesajla irkildim telefonu elime aldım. Ve

"Can dostum "
-knk baban yine biriyle görüntülenmiş. ".yazmıştı ve gönderdiği gazeteye girdim yine bir sürtükle yakalanmıştı buna alışıktım ama morelimi alt üst etti aklıma annem o adi adama .

-Salih bana saygı duymuyorsan duruya duy ve artık birileriyle yakalanmaktan bana ihanet etmekten vazgeç deyip bağıra bağıra ağlayıp odama koşup bana sarılması geldi aklıma gözüm isteksizce doldu ve birinin bana baktığını hissedip yanıma döndüğümde rüzgar bana çatık kaşlarıyla bakıyordu içimden 'bu üvey abi bozuntusu neden bana öyle bakıyordu şimdi 'diye geçirdim daha sonra ayağa kaldım tüm gözler bana döndü ben

-müsadenizle biraz terasa çıkıp hava almak istiyorum "dedim. Murat Bey

-tabi Durucugum sıkılmış olmalısın" dediğinde .zorda olsa yapmacık bir şekilde gülümseyip teşekkür ettim.

Dışarıya çıkıp kendimi terasa zor attım. Çantamdan sigaramı çıkarıp içmeye başladım bir yandan elime telefonu alıp Sude ' yi aradım ona.

-o adi adamla ilgili bir daha sakın bana bir şeyler gönderme yoksa öldün "dedim. Ve biri iki elinide terasın demirine koymuş beni seyrediyordu. Ona döndüğümde onun Rüzgar olduğunu gördüm telefonu kapatıp Rüzgara

-ne işin var burda "

-annen gönderdi sen masadan ağlamaklı çıkınca beni arkandan gönderdi ha! Seni uyarıyorum ben senin bakıcın değilim. Beni abin sanma sana sırf babam için katlanıyorum o kadar onun için kendini bir halt sanıp işime karışıp beni bakıcı olarak kullanma baştan uyarıyımda sonrasına karışmam. "Ben şok olmuş vaziyette Rüzgara bakarken o cümlesini bitirdi ben sigaramı bitirip yere attım ve

"1.beni senin naptıgın ilgilendirmez onun için kendi bir halt sanıp beni uyarmaya kalkma 2.ben de sana bayılıyorum sırf annem üzülmeyip mutlu olsun diye 3.asla ama asla bana efelenip havalanmaya kalkma " dedim. Tam arkamı döndüm gideceğim beni kolumdan tutup kendine çekti bir eli belimden bir kaşı kalkık bana

-vay üvey kardeşime bak sen atarlı çıktı Ama şunu bilki asla tipim değilsin onun için uzak dur benden hee yok durmam dersen bir otele gidip seni altıma alabilirim hemen "dedi.
İçimden 'ahhhhh! Tanrım bu çocuğun elinden çekeceğim var neyine güveniyor bu evet doğru çoğu kez magazin programlarında basıldı falan filan diyordu evet doğru ne yazık ki çocuk taş mübarek kaslı onu takım elbisenin içimden deki beyaz dar gömlekten anlaya biliyordum ama kendini ne zanediyor ben o her gün arı yatağa attığı kızlardan değilim. Onun kolarından kurtulup sert bir ifadeyle.

-bak sana son kez söylüyorum ben senin o her gece ayrı ayrı yatağa attığın kızlardan değilim ne senin hayatın beni ilgilendirir ne de benim hayatım seni zaten kısa bir süreliğine sizde kalıcam sonra kendi evimde yaşıycam aslında hiç kalmazdım da sırf annem çok ısrar ettiği için dedim ve terasdan çıktım o ki köpek ya kendini ne b** zanediyor g**'den çıkma cesaret, öz güven ahh!neyse annen seni böyle görmesin gül yüzüme yalandan da olsa bir gülümseme yerleştirip oturdum masaya ardından rüzgâr da geldi.

Mafya Üvey Abimle Zoraki Evlilik Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin