-2

12 1 3
                                    

arkadaşlar,
öncelikle belirtmek istiyorum ki hep istedim yazmayı ama gelecek tepkilerden korktuğum için bir bölüm yazıp bıraktım yazmayı.
hatta o kadar unutmuşum ki aylar sonra aklıma geldi ve gördüğüm tek bir yorumla tekrardan cesaretlendim.
okunup okunmamak umrumda değil, sadece yazmak ve yazdıklarımla belki birazda size dokunmak istiyorum.
eğer okursanız; sevgiyle kalın ve var olun!
                                    •••

Sahneye çıktığımda Deniz'in beni izlememesi için gözlerimi yumdum ve dua ettim.Anlamsız bir şekilde heyecanlıydım ve cidden hata yapmaktaktan korkuyordum.Aslında müzikten hiç bir zaman korkmamıştım, aksine bir şeyden korktuğumda koşup ona sığınmıştım. Müzik benim için kollarına sığınmak istediğim fakat hiç tanımadığım babamdı, yağmurdan sonraki toprak kokusunu almak için çıktığın balkondaki hafif esintiden ürpermekti belkide. Fakat tamda şuanda çalmakta olduğum piyano benim için işkenceden farksızdı. Parçamı bitirince selamımı vermek üzere ayağa kalktım ve o anda arkadan alkışlayan Denizi gördüm. Hata yapmamıştım, Deniz beni alkışlıyordu. DENİZ BENİ ALKIŞLIYORDU!
Elim ayağıma dolanmış bir şekilde yarım yamalak gülümseyip sahneden indiğimde Simanın beni arka tarafta bekledini gördüm, Sima heyecanla beni alkışlarken ben
"Beni alkışladı, beni alkışladı!" diye tepiniyordum. Sima kollarımdan tutup "Kızım sakin ol delirdin mi?" dediğinde gülümseyip omuzlarımı silktim. Deniz koskoca 3 yıl sonunda beni fark etmişti, istersem deliriyim ama Deniz beni fark etmişti.

Program bitip sınıflara döndükten sonra 2 ders boyunca aralıksız uyudum. Bıraksalar çıkışa kadar uyurdum ama Simanın başımda "Lütfen uyan Remle, açlıktan bayılacağım, ah hayır Remle sensiz kantine gidemem"  demelerine daha fazla dayanamayıp gönülsüzce kantine gittim. Simanın tostunu bitirmesini beklerken uyuklamaya devam ediyordum. Sonunda Sima tostunu bitirdiğinde sınıfa doğru yürümeye başlamıştık. Tam kapıdan girerken duyduğum ses beni 10 saniyeliğine dünyadan soyutladı.
"Hey! Remle 1 dakika konuşabilir miyiz?'"
Arkamda duyduğum Denizin sesiyle hayat sanki durdu. Tüm kuşlar havada asılı kaldı, balıkların yüzgeçleri durdu, dünya dönmeyi bıraktı ve tüm insanlar yürümeyi unuturken Sima kolumu bırakıp yavaşça sınıfa doğru süzüldü.
Denize döndüm ve hiç bir şey diyemeden sadece yanına doğru yürüdüm. Yanına vardığımda, "Tabiki seni dinliyorum." dedim.
Deniz ise hiç lafı dolandırmadan acelesi varmışcasına "Ya ayak üstü konuşmak istemiyorum çünkü bu benim için önemli bi konu yarın okul çıkışı Limon kafede konuşsak olur mu?" diye sormuştu. Bir anda aklımdan türlü türlü senaryolar geçirip evlenme teklifine kadar düşündükten sonra "Tabiki." dedim ve gülümsedim.

eğer okuyan olursa lütfen oy verip yorum yapsın,cesaretlenmeye cidden çok fazla ihtiyacım var. olumlu-olumsuz her yorumunuza açığım.

Siyah Kadar MasumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin