GİTTİN Mİ BÜYÜK GİDECEKSİN !
AYRILIK BİLE GURUR DUYACAK SENİNLE.
CAN YÜCEL
HİÇBİR ŞEY OLMADAN ÇOOK ÖNCE
İkra zengin bir ailenin kızı ve bu konudan bahsetmekten ve övünmekten hoşlandığı pek söylenemez(tabii iş paraya gittiğinde ve nakit sıkıntısı olduğunda ballandıra ballandıra öne atar babasının parasını.). Pek umursamaz hayatı, hayatın kurallarını. Kendi oluşturduğu hayatında yaşamayı seven kalabalık arkadaş ortamında coşmayı, delirmeyi, delirtmeyi sever deli dolu bir insandır o. Kimseye benzemeye(annesine benzemek istemesi dışında çünkü annesi her zaman onun hassas noktasıdır) kimseyi de kendine benzetmeye çalışmaz ''Herkes olduğu gibi kalsın kardeşim !!''.Bu söz İkra' nın hayatında hiç unutmadığı ve kendisinin uydurduğu bir sözdür. Kısacası kendi hayatına önem veren eğlenmeyi eğlendirmeyi seven bir insan. Ama yeri geldiğinde önemli veya ciddi işleri abartmadan ve zamanında yapabilen biri. Tabii ki yaşı olgun ama kendisi bir çocuk. Unutmadan bir de psikopat halleri var abisinden geçmiştir muhtemelen. İki kardeşler ama İkra abisini işi dolayısıyla çok az görüyor hatta bu yaşına kadar sayılı kez görmüştür. Abisinin şuan nerede olduğu hakkında hiçbir fikri yok.
İKRA
-İkra hadi kalk kızım derse geç kalacaksın. Kalk hadi İkra hadi annecim lütfen bak üzüyorsun ama beni.
-Tamam anne 5 dakika daha uyuyayım söz kalkacağım sonra lütfen biraz daha uyuyayım.
Biz annemle sabah atışmamızı yaparken ikimizi de yerinden sıçratacak şekilde korkutan bir ses beni uyandırdı
-İKRA !!!! ÇABUK KALK VE ÜZERİNİ GİYİN VE HEMEN KAHVALTIYA GEL !!!
Babam öyle bir bağırdı ki sesi kısılır da iki gün konuşamaz sandım ve korkudan hemen kalktım ve hiç ses çıkarmadan duş almaya gittim. Annemde babamın bu bağırmasına anlam veremedi ama aşağıya indi. Bende sesiz sakin duşumu aldım ve ne giyeceğime karar verdim. Üzerime beyaz bir t-shirt, altıma mavi çiçekli eteğimi giydim, beyaz converse'lerimi de giydim ve kot ceketim, güneş gözlüğümü de alıp tam odadan çıkıyordum ki çanta almayı unuttuğumu fark edip dün taktığım çantayı ve telefonumu aldım zaten diğer gerekli şeyler çantada vardı. Saç ve makyajımı üstümü ayarladıktan sonra yapmıştım zaten. Tamamen hazır olduğuma karar vererek aşağı inip mutfağa gittim ve gördüğüm manzarayla dona kaldım...
Babam çok neşeliydi ve annemle gülerek sohbet ediyorlardı oysaki biraz önce avazı çıktığı kadar bağırmamış mıydı bu adam? Mutfağa geçtiğimde suratsız bir şekilde masaya oturdum. Babamla annem önce bana sonra birbirlerine bakıp bir kahkaha atılar. Ben ne olduğunu anlamadığım için ''Ne oluyor ya gülüp gülüp duruyorsunuz komik bir şey mi var ?'' dediğimde babam ''Üzgünüm tatlım sabah seni korkuttum biliyorum ama başka çare bırakmadın öyle bir uykun var ki bir türlü uyanmıyorsun. '' dedi. Sonra hep birlikte bir kahkaha attık. Aaa bu arada demeyi unuttum ben üniversite son sınıf öğrencisiyim. Ama bizim üniversitenin bir ayrıcalığından yararlanarak okulda ders işlemekten çok staj yapıyoruz tabi çoğu zaman benim sayemde eğleniyoruz. Her zaman sevdiğim bir meslek olan psikoloji bölümünü bitirmek üzereyim. Ben kahvaltımı bitirdiğim sıra babam bana döndü ve yanağımdan bir makas aldı ve bana:
- Bugün bir işin var mı küçük hanım ? diye sordu babam. Babamla birbirimize ''küçük hanım'' ''büyük adam'' olarak hitap ederiz.
- Hayır yok büyük adam sadece staja gideceğim. Neden yoksa bir planın mı var ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sıradan Aykırılar
Misterio / SuspensoAyrıntılar insanın kaderini değiştirir çünkü asıl konu Ayrıntıda GİZLİDİR... Aslında oyun yeni başlıyor...