Genç biri içeri girip bir kutu bıraktı ve sadece
''Evden çıkmadan istediğiniz yere gidebilirsiniz'' dedi. Hangi katta ne olduğunu bilmediğimiz için bir kişi kutuyu aldı ve aşağı indik. Kutuyu daha kimse açmamıştı meraktan dayanamayıp kutuyu açmak için kalkarken idollerden biri de benimle kalkmıştı. Kutunun durduğu masanın önünde durduğumuzda kutunun bandını açıp içine baktı. İçinden daha küçük bir kutu ve birkaç kağıt çıkardı. Kağıtları bıraktığı yerden alıp okumaya başladım.
''küçük kutunun içinde üstünde adlarınızın yazdığı telefonlar var. O telefonlarla sadece birbirinizle iletişim kurabilirsiniz. Size verilecek küçük görevler telefonunuza mesaj olarak gönderilecektir. Telefon hafızasını istediğiniz şekilde kullanabilirsiniz.'' Ben notu okurken o da telefonları dağıtıyordu. Son olarak benimkini verdiğinde
''teşekkür ederim...'' adını bilmediğim için cümlem yarım kalmıştı
''yongguk'' dedi gülümseyerek.
Okuduğum kâğıdı masaya bırakıp diğerine geçtim.
''bu kâğıtta odalarla ilgili bir şey yazıyor'' bir kısmı beni dinliyordu ama bir kısmı arasında fısıldaşıyordu. Yongguk kâğıdı elimden alıp seslice okumaya başladı
''her grup için ayrı bir oda yoktur. İkinci katta her kapıda o odada kimlerin kalacağı yazıyor. Yarışmacılar üçüncü kattaki odalarında kalacaktır. İdollerin yarışmacıların odalarının olduğu kata çıkması yasaktır ve yarışmacılarında idollerin odalarına girmesi yasaktır.'' Dedi ve
''Herkes durdu mu?'' diye sordu, herkesten onay gelince ben diğer kağıdı incelemeye başladım. Hazır hepsi susmuşken vakit kaybetmeden okumaya başladım.
''alt katta bir müzik odası var ayrıca bahçede de spor yapabileceğimiz bir çalışma alanı var. Vay be burası o kadar büyük mü?'' son söylediğime ben dahil herkes gülmüştü. Son iki kağıt kalmıştı.
''bu haftalık yiyecek ihtiyacımızı karşılayacak kadar yiyecek ve içecek mutfakta varmış ama daha sonraki haftalar için yapılacak bazı yarışmaları kazanmamız gerekiyormuş ve kazanan kişilere göre bize para verilecekmiş. Bu yarışlar sadece yarışmacılar arasında geçerliymiş.'' Bizden çok fazla şey istemiyorlar mı?
Okumaktan yorulduğum içi ek bilgilerin olduğu kağıdı Yongguk'a verip okumasını istedim. Kağıda önce üstten bir göz attıktan sonra okumaya başladı.
''Yarışma süresince her sabah ilk kim kalkarsa evin geri kalanını istediği saatte istediği şekilde kaldırabilir.
Belli aralıklarla idollerin oylarıyla yarışmacılar arasından lider seçilecektir ve seçilen lider istediği kişiye istediği görevi verebilir.
Mesajla gönderilen görevi tamamlayamayanlar cezalandırılacaktır...'' gibi birkaç madde daha okuduktan sonra herkes odalarına dağıldı. Odamı bulduktan sonra önce eşyalarımı yerleştirdim ve nihayet şu üniformadan kurtulup yatağıma atladım.
Sabah uyandığımda telefonumdan saate baktım. Kampın alışkanlığı erken kalkmıştım. Üzerimi değiştirip aşağı indim. Aslında uyumayı çok seven biriyim ama yatakta uyumayı sevmiyorum. Koltuk kanepe falan onlarda uyumayı seviyorum yatak biraz tarzım değil gibi (kris geldi aklıma <3). Belki bir umut birileri benden önce kalkmıştır diye etrafa bakındım ama hiç kimse yoktu. Bir yanım 'bir gıcıklık yap hepsini uyandır' diyordu bir yanımda 'yazık lan şimdi ilk günden yapma sonra yaparsın bütün gıcıklığı' diyordu. Bütün gıcıklık planlarımı sonraya bırakıp aşağıya müzik odasına indim. Kağıtlarda küçük olduğu yazıyordu ama burada kemanından tut gitarına kadar bir sürü müzik aleti vardı. Tekrar yukarı çıkıp bahçeye çıktım. Belki biraz koşu fena olmazdı. Biraz esnedikten sonra evin çevresinde koşabileceğimi düşünüp giderek hızlanan bir tempoyla koşmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İDOL KAMPI
Fanfiction''İdol Kampına hoş geldiniz...'' ''bu kız burda ne ayak...'' ''sen şimdi asker misin...''