3.Bölüm

29 2 0
                                    

Aradan kaç saat geçtiğini bilmeden öylece oturmuştu cam kenarında. Nereye gittiğini bilmeden aldığı kısa açıklama ile bedeni daha fazla bu olaylara dayanamamış ve güçsüz düşüp uyumuştu. Hem ruhu yorgundu hem de bedeni. Geldiğinden beri odadan hiç çıkmamış İçinde bulunduğu durumu idrak etme cabasindaydi beyni. Burada bulunma sebebini bile doğru düzgün dinlememisken sadece geride bıraktıklarını düşünmüştü. Melek Annesini, Gece'yi, çocukları... Hepsinin hali nasıldı acaba şimdi? Diye düşünmüştü. Yaşıyorlarmıyd? Yoksa... Diğer ihtimalin düşüncesi bile buğday benizli bedenin ürpermesine neden olmusdu.

Hayır! Onlara bir şey olmamıştır. Onlar iyilerdir.

Adını bile bilmediği bir adam yüzünden bir maceraya atılmıştı. Yıllardır insanlar tarafından söylenen söylentinin gerçek olduğunu canlı bir şekilde görmüştü artık. Başka gezegenlerde de hayat vardı ve o oraya gidiyordu.

Peki ya neden?

Göz kapakları yavaş yavaş açılırken başında hissettiği ağrı ile acıyla inledi. Elini sağ kulağının kıkırdak bölümüne götürüp tuttu. İşte orası tüm ağrıyı yayiyordu.

Bir süre sonra uykusu açılıp bulunduğu ortama baktıktan sonra her şey tekrar yerli yerine oturmuştu. Az önce yaşanılanların bir rüya olmasını diledi. Fakat daha sonra aklına gelen şey ile kafasını alayla olumsuz anlamda salladı.

Zaten gördüğü rüyalar çıkmıyor muydu? Ve o olanları daha önce görmemiş miydi?

Ona neden böyle şeyler oluyordu? Kimdi ki o? Nereye gidiyorlar di?

Bunlar ve kafasında binlercesini barındırdığı soruların cevabını alması gerekiyordu artık. Oturduğu yerden hemen doğruldu. Bulunduğu odadan çıktıktan sonra önünde balonu andıran bir yol gördü. Üç dört adımlık mesafe vardı ileriye doğru. Gerisi boydan boya yolla kaplıydı. Önündeki adımlar biter bitmez gri renkli trabzanlarla tutunma yerleri vardı.

Birkaç adım atıp trabzanlara tutundu. Daha sonra ise aşağı baktı. Hemen asagida bir masa vardı. O da gri renkliydi. Etrafında da 4 tane sandalye. Yine aynı renkteydi. Birkaç adım ötesi ise boşluktu. Duvarlarda bir şeyler vardı ama ne olduğunu göremiyordu. Birkaç bilgisayar gördü daha sonra. Ne ile ilgili olduğunu düşünmeye başladı.

"Uyanmışsın! "

Duyduğu ses ile az ileriye baktı. Esmer bir çocuk gri masanın yanındaki kapıdan ona bakarak asagidaki odaya giriyordu. Yüzündeki gülümseme ile bilgisayar masalarından birine geçip birkaç şey yaptı. "Aşağı inmeye düşünüyor musun güzellik? "

Aynı yüzü tekrar görünce bu adamı daha önce gördüğü fikri geldi aklına. Ama nerde?

"Merdivenler az ileride bak"

Hala bir cevap vermediğini fark ederken dediğini dinleyip merdivenlere yöneldi. Basamakları temkinli adımlarla inerken karşısındaki adamı da inceliyordu.

Tabi ya! Bu o gece barda gördüğü diğer adamdı.

"Düşündüğümüzden daha fazla uyudun. Bu da seninle ilgili yapmamız gereken birkaç testi erteledi. Sen uyurken kulağından ve ensenden örnekler aldık. Bunlar biraz baş ağrısı yapabilir ama elbet geçecek korkma. Baş dönmesi ya da mide bulantısı falan var mı? Kaç saattir bir şey yemiyorsun. Yemen için sana bir şeyler hazırlatayım en iyisi. Özel olarak yemek istediğin bir şey var mı? Sandwich, tost, pizza-"

ÖZELLİK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin