2.bölüm

335 19 3
                                    

      Arkadaşlar oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyoruz!

*****

Oda yeterince aydınlık olmadığından sadece onun siluetini görebiliyordum.

Buraya geldiğimde odanın köşesinde gördüğüm siyah deri  koltuğa oturmuş parmaklarıyla bir cismi döndürüyordu ama bunu yaparken beni izlediğini hissedebiliyordum.

Odada nefes alışverişlerimiz haricinde sessizlik hakimdi.

Sanki tek hareketim ölümümü getirecekmiş gibi hiç kıpırdamadan oturup onu seyrederken neden beni bulduğunduğunda uyandırmayıp, uyanmamı beklediğini düşünüyordum.

Sanırım ilerde tehlike beni bekliyordu .Burdan çıkmalıydım.Hemde hemen.

Yataktan fırladım ve kapıya doğru koştum.Kapı kolunu birkaç kez zorlamama rağmen açılmıyordu.Kapıyı kilitlemişti.

Kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim.

Ona  baktığımda hala orada oturuyor ve elindeki şeyi döndürmeye devam ediyordu.

En sonunda bunu yapmayı kesti ve ayağa kalkıp bana doğru yürümeye başladı.Siluetinden onun uzun boylu olduğu anlaşılıyordu .

Attığı her adımda kalbim  ritmini arttırıyor, nefes almakta güçlük çekiyordum.

Kendimi korumalıydım.Bir şeyler bulmalıydım ama bana yakın olan tek şey parfüm şişeleriydi ya da ben öyle zannediyordum.Eğer bana bir şey yaparsa bu şeyleri ona fırlatarak belki onu etkisiz hale getirebilirdim ama fazla umudum yoktu.

Biraz önümde durup elektrik düğmesine bastı.

Artık her yeri görebiliyordum, onu görebiliyordum.

Tanrım karşımda gerçekten  çok yakışıklı birisi duruyordu.Gece mavisi gözleri beni büyülemişti.

                                          *****

Karşımda durmuş beni seyrediyor ve gözlerini kısmış bir şeyler düşünüyordu.

İkimizde sessizce birbirimize bakıyorduk.Sonunda sessizliği bozan o oldu:

"Bu kadar güzel bir kızın böyle işlere burnunu sokması ne tuhaf"dedi yüzünde acı bir ifadeyle. Ne dediğini anlamamıştım.

Çok korkuyordum.Hiçbir şey söyleyemiyordum.Adeta dilim tutulmuştu.

"Neden başkasına hizmet etmek yerine kendi hayatını yaşamıyorsun?" ses tonunu yükseltmişti.Neden bu kadar öfkelenmişti?   Ayrıca ben kime hizmet ediyordum ki?  Söylediği hiçbir şeyi anlamamıştım.

"Hiçbir şey anlamıyorum" Sonunda bir şeyler söyleyebilmiştim.

Cebinden kan lekeleri olan  o mektubu çıkarttı ve tek kaşını kaldırdı.Şimdi anlamıştım.Mektubu benim odasına koyduğumu zannediyordu.

"Hayır,  onu ben  koymadım" sesim çok titrek çıkmıştı.

Kaşlarını çatıp ve bir süre düşündükten sonra:

"Kimsin sen?"dedi.Artık ciddileşmişti.

"Ben ımmm..."

Aslında burayı merak ediyordum ve kapıyı açık bulunca girmek istedim mi diyecektim ? Tabiki hayır.Bir şeyler bulmam gerekiyordu.Benden makul bir cevap bekliyordu.Yalan söyleyecektim.

"Evet, seni bekliyorum..."

"Burda yaşayan kişinin yaşlı olduğunu düşünüyordum ve"

Etrafına baktı ve sözümü kesip:

"Yaşlı birisi ha? " dedi.Artık ciddi ifadesinin yerini  gülümseme almıştı.Gülümsemesi başımı dördürmüştü.Kendimi toparladım ve tekrar kaldığım yerden devam ettim:

"Evet.Kapı açıktı ve başına bir şey gelip gelmediğini kontrol etmek istedim.Daha sonra odana geldiğimde aniden sen geldin.Beni polise şikayet edersin diye saklandım çünkü annem başkasının evine girdiğimi öğrenirse beni öldürürdü.

Eeeee her şeyi anlattığıma göre artık  evime gidebilir miyim?"

Bir süre sessizce düşündü ve:

"Sen evime izinsiz girdiysen şimdi de ben ne zaman istersem o zaman çıkabilirsin" dedi  elindeki anahtarı bana doğru sallayarak.

"Nasıl yani?"ses tonumu yükseltmiştim.

Omuz silkti ve arkasını dönüp tekrardan o koltuğa doğru yürümeye başladı.

Artık planımı uygulamanın zamanı gelmişti. Hemen o parfüm şişelerini alarak ona fırlatmaya başladım.

Afallamıştı.

"Lanet olsun, ne yapmaya çalışıyorsun sen!!!"

.......

Dördüncü atışımda hedefi tutturmuştum.

Tam isabet!

Kafasına gelmiş ve acı içinde yere yığılmıştı fakat bu onu bayıltmamıştı.

Hızla elindeki anahtarı aldım ve kapıya doğru koştum.Kapıyı birçok kez kitlediği için açmakta biraz zorluk yaşamıştın.

Hemen merdivenlere doğru koştum.Merdivenleri hızla iniyordum.

Aniden onun ayak seslerini duydum.Sesin geldiği yöne doğru baktığımda işte ordaydı.Bana doğru geliyordu.

Sonunda özgürlüğün kapısını ulaşmıştım fakat hala kurtulmuş değildim.Bunun için apartmanda birisinin olması için dua ediyordum.Eğer birisi olursa bana dokunamazdı.

Kapıyı açtığımda dualarım kabul olduğunu anladım.

Karşımda yaşlı bir teyze merdivenlerden aşağıya iniyordu.

Ona doğru koştum ve  yardıma ihtiyacının olup olmadığı sordum.Başıyla onayladı ve elindekilerini alıp taşımaya başladım.

Arkama baktığımda onu görebiliyordum.Kapının önünde dikilmiş tehditkar gözlerle bana bakıyordu.Bu bakışın ne söylediğini anlamıştım.

Gelecekte başıma bela olacak kişiye bir kez daha baktım ve zafer gülümsemesiyle  merdivenleri inmeye devam ettim...

GECE MAVİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin