O güneşin bütün semti kaplayan gölgelerin bile sıcak olduğu gün Elena okulun pis koridorlarında topuklu ayakkabı sesleriyle, elinde kitapları ve günlüğü ile yürüyordu. Tam karşısında elinde son model iPhone 6S Plus'a bakarak instagramdaki kızların fotoğraflarını stalklayan Nathan geçiyordu,Nathan Instagram'a öyle dalmıştı ki Elena'nın dolabını açmak için yere bıraktığı kitapları ve günlüğünü görmeden yere kapaklandı.Herşey o pis koridorlara saçılmıştı
Nathan: Ah kahretsin, önüne baksana be!
Elena: Şey, ben özür dilerim.
Nathan: Özür dilemeyle geçmiyor! Telefonum kırıldı, garantiside bitmişti.
Nathan bir anda derin nefes alarak yukarı doğru kalktı,pencereden gelen güneşin yüzünü aydınlatmasıyla Elena'nın o güzel yüzüne baktı
Nathan: Şeyy, aslında telefonu boşver bir gün bir yerde buluşalım mı? McDonalds mesela?
Elena: Kusura bakma, Ben Burger King'ciyim. Yani olmaz hem çok işim var, sınavlar falan
Nathan: Hadi be kızım! Lütfen
Elena: Pekala, Bella karışırsa sendendir.
Elena kitaplarını toplayarak koridorda yürümeye devam etti.
Bella: Vay, vay vay.. Kimler varmış burada.
Elena: Yolumdan çekilirmisin?
Bella: O elindeki ne? Ah, günlükmüş.
Elena: Bırak günlüğümü!
Bella günlüğü bir hışımla almıştı , bir yandanda tırnaklarının yırttığı cilt'i, öyle bir yırtıyordu ki,Elena nın şaşkın bakışları ve sözleri onu durduramamıştı.
Elena'nın kolundan kanlar gelmeye başlıyordu.
Elena: Şu günlüğü ver yoksa-
Bella: Yoksa ne? Polis'e mi vereceksin.
Bella hemen günlüğü yanındaki kahpelere verip, onlara bütün okula yaymalarını istedi.
Elena: Ne yaptığını sanıyorsun!
Bella: Kes sesini kaltak, Nathan'a bir daha bulaşma.
Bella hemen saçlarını süzüp Elena'ya çarparak yanından ayrılırken ineğin dışkısı gibi kokan parfüm bütün okula yayılıyordu.
Elena, hemen koşarak bir bank'a oturdu,sakinleşmeye çalışıyordu nefesini kontrol etmesi lazımdı ve bir anda Jess geldi.
Jess: Hey, hey Elena ne oldu?
Elena: Şu Bella denilen ucube günlüğümü aldı.
Jess: Ah, kızım bu kötü bir şey işte. Hadi bırak bunları gel biraz çay içelim.
İkisi kantine doğru ilerlerken Elena'nın kendini tutamayıp ağlamasını bütün okul duyuyordu sanki, her şey onun üzerine doğru geliyordu, herkes onunla uğraşıydu. Onun o ıslak yanaklarına hiçkimse dayanamazdı.
Jess: Elena! artık yeter, bak sen ağladıkça bende üzülüyorum.
Elena: Tamam, sakinim..
Jess: Ee, neden ağladın baştan anlatırmısın?
Elena her şeyi teker teker anlatıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elena'nın Günlüğü (KİTAP OLDU)
Teen FictionElena okullar kapandıktan sonra ne yapacağını bilmiyordu. Nathan mı? Brandon mı? bu zor seçimde Elena'ya katılmayı unutmayın. ------------------------------------------------------------------------------------------------- 94 gündür Nathan...