Demir'in bu hareketi üzerine donup kaldım.Ne yapacağımı bilmiyodum.Demir'i birden kendimden itmeye çalıştım ama o kadar sıkı bi şekilde beni kendine bastırıyordu ki bi gıdım bile hareket ettiremedim.Yavaş yavaş göz yaşlarım benden bağımsız hareket etmeye başladı.Son kez Demir'i hızlı bir şekilde kendimden itip yüzüne sağlam bir tokat geçirdikten sonra arkama bile bakmadan ordan çıktım.
Klüp ten baya uzaklaştım karanlık bi sokağa girdim ama bunu pek de umursamadim çok fazla içtiğim için arada yer ayağımın altından kayiyo gibi hissediyordum.Koşmaktan nerdeyse ciğerlerim azimdan fırlayacak durumda.Canım yanıyordu, nefes alamıyordum.
Yaklaşık 15 20 dakika boyunca koştum niye böyle bi sokağa girdim bilmiyorum ama girdim işte.Hala agliyordum.
"NASIL YAAAA NASIL O BENİ ÖPER NASIL NASIL İLK ÖPÜCÜĞÜMÜ İSTEMEDİĞİM BİRİ ALIR YAAAAAAA"boş sokakta avazim çıktığı kadar bağırıyordum.Belkide kendimi sakinleştirme şeklim buydu ama bu konuda sakinlesecek bisey yok.
Yavaş yavaş gözlerim karariyodu aniden kendimi yerde bulmuştum. Uyaniktim ama gözlerimi açamıyor,ayağa kalkamiyodum.Bedenim beni taşımıyordu.Aniden yerle baglantimin kesildiğini hissettim ama gözlerimi acamiyordum.Bu koku sigara alkol karışımı bi kokuydu istemesemde kendimden geçtim.
*****************
Gözlerimi açtığımda kendi odamda değildim zorda olsa yataktan kalkıp nerde oldugumu anlamaya çalıştım.
Kapıya yaklaşıp içeriden ses gelip gelmedigine baktım ama ses gelmiyordu.
Açıkçası korkmuyo değilim kahretsin telefonumda yanimda değil bardan bi hışımla çıkınca herşeyi orda unuttum.Simdi öyküyle rüzgar beni cok merak etmişlerdir yaaa.Malmisin kızım suan nerde olduğunu bilmiyosun kendine uzulecegine onların seni merak etmesine mi uzuluyosun
Sus be iç ses surda üç buçuk atiyom zaten acaba camdan dışarı mı bagirsam.Neyse kendimi tehlikeye atmiyim kapıyı yavaşça açıp hol gibi bir yere çıktım.aşağı doğru inen bi merdiven vardı.Parmak uçlarında sessiz bi şekilde aşağı inmeye başladım.Aşağı indiğimde salona geldim.
Kanepe de yatan Demir'i görünce sok oldum.Sanki benim geldiğimi hissetmiş gibi gözlerini açtı.
"Şey mira be-ben çok özür"
"Sakın bana bi kelime daha etme"dedim onu tersleyerek.
Arkamı dönüp gideceğim sırada kolumdan tuttu.Ona donmedim çünkü beni tekrar opmesinden korkuyordum."Yüzüme bak lütfen"dedi sesindeki pişmanlık tonuyla
"Bak dün gece yaşadıklarımız hakkında bana tek kelime bile etme eve gitmek istiyorum"dedim ağlamaklı bi sesle
"Ben çok özür dilerim bak çok fazla icmistim kendimde değildim"dedi cevap bekleyerek.
"Konuşmak istemiyorum"diyip elimi hızlı bi şekilde çekip kapıyı vurup çıktım.
Arkamdan kapının açıldığını duydum.
"Eve bırakayım bari söz hiç bişey soylemicam"oldugum yerde kaldım aslında iyi olurdu çünkü yanimda hic para yoktu ve nerde olduğumu bilmiyordum.
Eve gidene kadar ikimizde hic bir kelime etmedik.Evin önüne gelip kapıyı sert bi şekilde vurup arabadan indim.Kapıya gelip zili çaldım.Açıldığı gibi öykü çığlık attı geldi diye.Gözlerinden belliydi azalmıştı boynuma sarılıp yine ağlamaya başladı.
"Ssssshhhhh sakin ol kuzum iyiyim ben yok bişey ağlama"dedim teselli etmeye çalışarak.
"Nerdesin kızım sen öldüm burda yaaa"dedi hala ağlayarak.
"Tamam yaaa yok biseyim gec içeri anlaticam"dedim biraz da olsun sakinlesmesini bekleyerek.
İçeri girdiğimizde rüzgar vardı sadece içeride.
"Nazife ablayla Miraç nerde?"diye sordum.
"Miracla çiftlik evine gitmisler hafta sonu orda kalacaklarmis"dedi rüzgar
"Anlat nerdeydin"dedi öykü az buçuk emir vererek.
"Ben sana bunu sonra anlatsam"dedim rüzgarı göstererek.
"Ne zamandan benden bişey sakliyorsun mira"dedi rüzgar alingan bi şekilde
"Saklamak değilde şey ya rüzgar belki bunu sana soylemesem daha iyi olucak çünkü bunu anlattiktan sonra elinden bi kaza çıkabilir"dedim endişeli bi sesle
"Noldu kızım biri biseymi yaptı yoksa"dedi rüzgar
"Tam öyle değil ama"dediğim gibi rüzgar sözümü kesti
"Anlat lan çabuk"dedi itiraf ediyim rüzgarın bu hali beni korkuttu
Olan biteni anlattıktan sonra rüzgar barut fıçısına döndü evin içinde dört dönüyordu.
"Ben biliyorum ona yapacağımı 31 yerinden bicaklayip gelinlik giydirip cop kovasina aticam yok yok bu olmaz en iyisi ben bunu elektrikli sandalyeye bağlıyım günde üç ogün yemek yerine elektrik vereyim."diyip dönüyordu evin içinde
"Dur bi oğlum yaaa sakin ol bu ne hal bi otur bi sakin sakin konuşalım seri katil gibi konuşmaya başladın"dedi öykü rüzgarın bu haline gülerek.
"Harbiden oğlum otur yaa tamam ilk öpücüğüm bu mala gitmiş olabilir ama görecek ben ona gostericem bunun hesabını"dedim intikam alıcı bakışımı atarak.
"Neyse hadi yatalim ben cok yorgunum"dedim."rüzgar sen Miraç'ın odasında yatabilirsin biz de benim odama gidelim"diye bi seçenek sundum.
"Tamam ben Miraç'ın odasında yatarım sizde dikkatli olun"dedi korumacı abi modunda.
"Hihi rüzgar odanın yoluna bubi tuzakları dosemisler biz geçince hepsi aktif hale gelecekmiş"dedim gülerek buna öykü de gulunce rüzgara söz şansı doğdu.
"Tamam yaa hadi gidin yatin"dedi rüzgar bizi başından savarak.
O kadar çok yoruldum ki şu atraksiyonlardan biran önce uyumak istiyorum.Odaya çıktığım gibi kendimi yatağıma attım.Kulakligimi takip kendimi uykuya bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK YAŞANTIM
Teen FictionMira Sular:17 yaşında lise 3 öğrencisi zengin ailesi trafik kazasında vefat etmiş kardeşiyle yaşıyor Miraç Sular:15 yaşında lise 1 öğrencisi mira'nın kardeşi Demir Korkmaz:18 yaşında lise 3 öğrencisi zengin tek çocuk annesi yok. Cüneyt Korkmaz:38 ya...