oh, no! · layho texting

<< 42 >> «M»

Alın size smut ;)

Yixing içeri gelen Suho'yu çok bekletmeden kaç aydır beklediği işi yapmak için yatağa atmıştı bile... Aceleci davranmak istemiyordu ama Suho karşısında iken böyle değildi işte. Yine de işi yavaştan alacak ve anın tadını çıkaracaktı.

Yatağa attığında direk üstüne geçti ve dudaklarını sömürmeye başladı. Bugün ki amaçlarından biri bu dudakları yeyip bitirmekti. Çok özlemişti onu. Dudakları başta olmak üzere her şeyini. Bu dudaklar sanki suymuş gibi içine çekiyor, neredeyse kana kana içiyor bile diyebilirdik. Suho Yixing'in böyle vahşi olacağına asla inanmazdı. Buradan da bir ders;her şeyi görünüş ile karar vermemeliyiz ya da yargılamamalıyız. Suho bugünden bu dersi çıkaracaktı.

Yixing dışarıdan görünüşü ile gayet saf, utangaç, sakin birine benziyordu. Ama Suho ile karşılaşınca...

Suho bu düşüncelerden sıyrılıp Yixing'in dudaklarının tadına doya doya bakmasına izin veriyordu. Bugün onun olacaktı nihayet. Ve bu yüzden çok mutlu ve heyecanlıydı. Ama bir yandan da korkuyordu çünkü Yixing şu an acımasızca davranıyordu. Neredeyse dudaklarını koparacaktı,acıtıyordu. Ama Suho bundan memnundu, o da onu çok özlemişti.

Dudak sömürmeyi çok zorda olsa bırakıp bir çırpı da çıkardı Suho'nun üstündeki tişörtü. Gördüğü manzara hiçte küçümsenmeyecek gibi değildi. Kasları... Yixing bir kez daha Suho gibi birini alacağına şükretmişti. O çok baştan çıkarıcıydı ve Yixing penisini durduramıyordu.

Suho kıkırdayarak onu üstüne çekti. Şu an durdukları mesafe nefeslerinin birbirlerinin yüzüne çarptığı mesafeydi. Çok yakınlardı ve Yixing kendini durduramıyordu artık.

"Böyle davranıp durma."

Yixing gayet sakin bir ses tonu ile çıkıştı Suho'ya. Suho kaşlarını kaldırdı "Ne demeye çalışıyorsun?" anlamında.

"Huh?"

"Yoksa bu gece canın gerçekten çok yanacak Suho."

Suho derin bir oh çekti. Yine aralarında bir şey oldu sanmıştı. Artık bu fobi hâline gelmişti ve Suho bunu sevmiyordu.

"Bugün bana istediğini yap bebeğim. Ben hazırım."

Suho seksi yüz ifadesini ortaya koydu ve kollarını Yixing'in boynuna narince sardı.

Dayanamıyordu...O artık dayanamıyordu...İstiyordu... -Sanki acıklı hikâye anlatıyorum hof duygulandım- 

"Bunu asla demeyecektin."

Yixing fısıltılı bir şekilde cümlesini söyledikten sonra dudaklarını yine sömürmeye başladı. Kopamıyordu o dudaklardan. Çok istiyordu...

'Artık harekete geçmeliyim.' düşüncesiyle bir kez daha ayrıldı dudaklardan. Çıplak kalan vücuduna öpücükler kondurmaya başladı. Küçük ve sulu öpücükler. Her bir noktasını sevgiyle öpüyor ve okşuyordu. Yukarı kayıp göğüs uçlarına ulaştı. Suho yutkundu ve gözlerini nedensizce kapattı. Dudaklarını hafiften yalayıp sağ göğüs ucunu emmeye başladı.

Suho göğüs ucunda hissettiği dolgun dudaklar ile daha sıkı kapattı gözlerini. Ah Tanrı'm, cidden bu kadar zevk verici olması gerekiyor muydu?

Hafif gelen zevkten bile kafasını geriye doğru attı ki bu daha hiçbir şeydi. Ve ve ve bu Suho'nun ilki olsaydı neyse diyecektik ama Kai... Kai ile yaparken Suho bir gram bile zevk almamıştı çünkü o zaman aklı Yixing'teydi. Hatta yaparken aklına o gelip sessizce ağlamıştı bile... Kai acıdan ağladığını düşünerek yavaşlamıştı. Öyle bir zevk almıştı ki (!) boşalmıştı (!) bile Suho.