<< 25 >>

1.4K 112 21
                                    

<< FLASHBACK >> 

"Ama sana gelme demiştim Baek. Şu an iyiyim, neden geliyorsun ki?"

"Olsun ya, merak ettim arkadaşımı."

"Eh, iyi. Geç otur, bu kadar yol gelmişsin."

Baekhyun zamanında yetişebilmesi için koşmuştu arada bir. Evi Yixing'in evine baya bir uzaktı. Patronu ona bir görev vermişti, bu görevi başarıyla yerine getirmeliydi. Yoksa olacaklarını biliyordu.

Yixing ile aynı anda kendini beyaz koltuğa attı. Cidden çok yorulmuştu. Sürekli terler akıtıyordu,hiç durmuyordu. Bu terlerin sebebi hem endişeden hem de yorulmadan kaynaklıydı. Endişeliydi çünkü bu işten sonra büyük ihtimalle araları çok pis bozulacaktı. Ama yapmak zorundaydı.

"İyi olduğundan eminsin,değil mi?"

"Evet. Neden sordun ki?"

"Hiç..."

Baekhyun derin bir iç çektikten telefonunu kot pantolonunun arka cebinden zorla çıkardı. Saate baktı.

'4'ü beş geçiyor...Başlasam iyi olur.'

Sıkıntılı sıkıntılı telefonunu tekrar arka cebine koydu.

'Özür dilerim Yixing.Ama yapmak zorundayım...'

<< FLASHBACK END >> -OLAYDAN TAM SEKİZ DAKİKA SONRASI- 

Suho merakına yenildi ve Yixing'e hiç haber vermeden direk kapıdan içeri girdi.

'Belki de uyuyordur.Ondan kapıyı kapatmayayım.' 

Salon olarak düşündüğü büyük ferah yere adımını atmaya başladı.

Belki de hayatının en büyük hatasını yapmıştı...

"Yixing?"

İçeri girdiğinde Yixing'in üstünde bir çocuk vardı. Bu çocuk kim bilmiyordu Suho, Yixing hiç bahsetmemişti. Yixing bu çocukla deliler gibi öpüşüyordu. Eli çocuğun belindeydi.Belini okşayıp duruyordu. Üstelik ikisi de yarı çıplaktı,üstlerinde tişörtleri yoktu.Tişörtleri yere fırlatmışlardı.

Yixing aniden kapının önünden gelen ses ile döndü.

"Suho?"

Suho ise şoktaydı.

Baekhyun ise üzgün.

Suho o şokla soğuk gözyaşlarının yanağından kayıp gitmesine izin verdi. Bir şey demeden ışık hızında evden ayrıldı.

Çok büyük hayal kırıklığına uğramıştı. Onu hâlâ seven adam, bunu mu yapıyordu? Tamam, ona karşı büyük bir kızgınlığı olabilirdi. Ama kim bilir Suho ile yakınken bile neler yapıyordu...

Baekhyun yavaşça Yixing'in üstünden kalktı ve yerdeki tişörtünü aldı. Tişörtü üstüne geçirmeden ona sorusunu yöneltti,sanki hiç bilmiyormuş gibi.

"Kimdi o?"

Yixing sıkıntı ile uzandığı yerden kalktı. Tanrı'm,ne yapmıştı o öyle? Kalbi hâlâ o adam için hıphızlı çarpıyorken, bunu yapması tam bir delilikti.

Baekhyun'a cevabını vermeden onu kovmaya çalıştı.

"Git Baekhyun."

Baekhyun bu sefer üstelemedi,Yixing zaten şu an hala şoktaydı.

"Peki..."

Tişörtünü nihayet üstüne geçirdi ve normal adımlarla kapıya doğru ilerledi.

'Başarılı.' 

Derin bir iç çekme ile kapıyı kapatarak kapıdan dışarı çıktı.

'Tekrardan özür dilerim...' 

******************************

Ekşınlıydı bence vöv.

Daha fazla yazmak istedim ama sonraki bölüme bırakayım dedim.

Çünkü I am bitch yazar ehuehuehuehu.

Sövüşlerinizi arkamda bırakarak gidiyorum byü.



-Hala dünkü momentın etkisinde olan yazar.

oh, no! · layho textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin