-5-

107 11 0
                                    

uyandığımda sabah olmuştu bile gözümü açtığımda karşı koltukta uyuya kalmış bir adet rüzgar gördüm bu çocuk uyurken bile nasıl bu kadar ciddi oluyor diye  düşünemeden kendimi alamadım yerimden yavaşça kalktım ve benim üstüme örtülmüş olan bataneyeyi rüzgarın üstüne örtüm çantamı alıp odadan çıktım ev çok güzeldi her tarafta rüzgarın kokusu vardı  bu düşünceler den  kendimi alıp hemen evden çıktım bilmediğim yollarda yürürken  tek düşündüğüm hayatın bu saat den sonra benden neler götürceydi yürüdüm bilmediğim yollarda hem yürüyor hem kendimi bir karanlıktan kurtarmaya çalışıyordum bir yer buldum  ve göz yaşlarımın akmasına izin verdim ......

düşünceler gitikçe bedenime ağır geliyordu kaç seneden sonra kaan benim karşıma neden çıkmıştı  her katil öldürdüğü insanın yaşayıp yaşamadığını merak eder derlerdi güler geçerdim şimdi inandım  kaan o gün beni öldürmüştü ve yaşadığıma inanamayıp tekrar öldürmeye gelmişti geç kalmıştı sevmeye özlemeye ama kaan gelmişti bu saat den sonra her şey zamana bağlıydı ya sevdiğim kelebekler bana güzel günler getirecek yada o sevdiğim kelebekler beni karanlığa sürükleycekti.

yaklaşık yarım saat sonra kendimi toplayıp boş bulduğum ilk taksiye atlayıp evin yolunu tutmuştum saate baktığımda  sabahın 7 si olduğunu gördüm dersim 9 da başlıyordu eve gidip hazırlanıp okula gidebilirdim bu düşüncelerle birlikte eve geldiğimi bile taksici amcanın hadi kızım geldik demesiyle anladım parasını verip taksiden indim ve sonunda evimdeydim kendime hemen bir kahve yapıp  oturmaya başladım kahvem bitiğinde vakit kaybetmeden okulun yolunu tutum  okulun içine girdiğimde herkes bana bakıyormuş gibi hissediyordum ama aldırmadan yanlarından geçip sınıfa girdim girer girmez kendimi berilin yanına atım bana şaşırmış gibi bakıyordu onun bir şey demesine fırsat vermeden ben konuştum

-    noldu beril

-   iyimisin kumsal ?

-  gayet iyiyim kötü olmam için neden mi var dedim ve sırıttım  (dediğime en çok kendim inanmak istiyordum )

- yok tabi sordum öylesine dedi gülümseyerek

 dostluk kavramını bana onlar öğreti gözlerinden okunuyordu ne kadar endişeli olduğu benim için ama konuyu yinede açmadı dersin başlamasına 20 dakika  vardı sıraya kafayı koyduğum anda biri beni dürtmeye başladı kafamı kaldırdığımda beril kumsal acıktım kalk seni yiyeceğim diye beni tehtit etmesine gülmeye  başladım ve yemek yemek için kantine geldik tam yemeklerimizi yerken karşıdan beni izleyen rüzgarla göz göze gelmiştik ilk defa yüzünde sert ifade yoktu sanki daha yumuşaktı bu düşüncelerden kurtulup berile döndüm yaklaşık 5 dakika sonra masaya birinin oturduğunu gördüm kafamı kaldırdığımda siyah gözlere takılı kaldım rüzgar demiştim sadece beril işim var diyerek bizi yalnız bıraktı bu konuşmayı şuan yapmanın ne kadar doğru olduğunu  düşünüyorum..........

KARANLIK KELEBEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin