Sabah telefonumun çalmasıyla uyandım.Esin aramıştı.Birlikte kahvaltı yapalım dedi.Bende kabul ettim.Üzerime Mavi bir bluz,altına da siyah bir pantolon giydim.Esin'in tarif ettiği yere gittim.Evi çok güzelmiş gerçekten.İçeride bluz giymemiş Mert'i görür görmez gözlerimi kapatıp,
"Mert!" diye bağırdım.
"Ahh!!!Özür dilerim Kıvılcım!" dedi ve odaya gitti giyinip,sofraya oturdu.Sofra güzeldi.Tam doyduğuma emin olup,doyduğumu söyledim.Herkes doyunca,orman yürüyüşüne çıktık.Ormana pek benzediği söylenemezdi geldiğimiz yerin.Issız ada gibi telefonda çekmiyordu.Önümüze tilkiler çıktı.Korkuyla Mert'in arkasına saklandık.Tilkiler gidince arkadan gelirler diye Mert'in arkasından çıkıp,yanına gittik.Uzun bir yolculuktan sonra AVM'de alışveriş yaptık.Gece olduğunda eve gittik.Eve gittiğimde Ateş'i eşyaları parçalarken gördüm.Sinirle
"Bunu bana nasıl yaparsın?"
"Neyi?"
"Nasıl aldatırsın?Hepsini anlat!"
"Ne ald..."dudaklarıyla beni susturdu.En hoşuma gitmeyen davranışıda bana yaptı gerizekalı!Güzel bir tokat attım ve
"Neyin aldatmasından bahsediyorsun!!!Arkadaşlarımla bir yere gittim ama senin yaptığın başkaydı.Şimdi kimin kimi aldattığını öğrendin mi?"
"Kıvılcım benimki Başk..." bir tokat daha yedi.Odama geçecekken beni kolumdan tutup,bağırmaya başladı.
"Bu eşyalar senin uğruna parçalandı!Biri seni üzerse,senin uğruna parçalarım onun kalbini!!Anladın mı?"
"Evet parçaladı!Peki sen onu parçala ya bilecek misin?"
"Kim seni üzdü?"
"Sen!!!" diye avazım çıktığı kadar bağırdım ve odama girip,sinirli halimle uyumaya çalıştım.Bu pisliği sevipte evlenmeyi kabul ettim ya!!Kendime o zamandan beri kızgınım.Gayet zengin bir hayat yaşıyorduk.Şirketi gitseydi de kabul etmeseydim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ateşin Kıvılcımı
Teen FictionSanırım dünyadaki en şanssız kızıyım.Tüm aksilikler benim başıma geliyor ama bunun sonu aşkla bitiyor...