S'İ. "4 "

9 5 0
                                    

Gece boyunca sustuk. İçtik. İçkilerimize acılarımız karışmıştı. İçtikçe yumrumuzda asılı kalıyordu acılarımız . Yutkunsakta geçmeyen , göz yaşlarımıza biriken acınası hayatımız...

11.07.2014 / zeren'e itafen

Hava yağmurluydu o gece. Kavgadan haberdarmış gibi yağıyordu . Balkonda oturmuş sigarasından son bir nefes çekti. Annesi ve babası kendi odalarına çekilmişti. O büyük kavganın ardından yerde kan gözlerde yaş vardı. Sigarsını kül tablasına bırakıp üstündeki yorganı kollarından sıyırdı . Ve balkonun köşesine fırlattı. Tekrar gelecekti buraya kanlar içinde kalan bedeniyle

Balkon kapasını açıp isteksizde olsa içeri girdi. Tam karşısındaydı o küçükken bile ona bi pamuk şekeri hor gören babası. Tam karşısındaydı ona bir tokayı tokada çeviren babası.
Ve biraz sonra belki de tekrar öldürecekti onu babası.

Gömleğinin Kollarını sıyırmış babası sinirden deliye dönmüş gözlerini bir kere bile canım kızım, zerenim demediği kızına dikti.

"Senin o fahişe annen varya o fahişe anen vermedi bana bi erkek oğlan " ve salladı kızının alışık olduğu tokadını. Genç kız aldığı darbeyle sendeledi.

"Sen de annen gibisin tam bi fahişe"

Bir kere bile çıkmamıştı babasının ağzından kızım deyişi. Hep fahişe derdi. Tekrar salladı tokadı kızının yüzüne. Ve tekrar paramparça oldu kız. Zaten ne zaman düzelmişti ki ?

Açık saçları göz yaşları yüzünden yüzüne yapışmıştı genç kızın . Babası bunu fark etmiş olmalı ki hızla kızın saçlarını tutup çekti. Genç kız dayanmaya çalışsada dudaklarının arasından kaçıverdi bir inleme.

"Senin o annen varya vere vere bi fahişe verdi kendi gibi . Şu saçlara bak. Benim oğlum sende kız olmayı hak etmiyorsun seni fahişe " sözcükler acımasızca kızın kulağını delip geçiyordu. Hızla çekti babası kızın saçlarını ve yerde sürükleyerek odadan çıkardı.

Genç kızın annesi pek umursamazdı bu durumu. Kızını suçlardı hep. Babasından son en ağır darbeyi annesinden yerdi hep. Hıçkırıklı geceleri vardı genç kızın oysaki masallı geçmesi gereken o geceler kanlı , gözyaşlı biterdi hep.

Saç diplerinin acısı göz yaşlarına karışıyordu genç kızın. Çaresizce yerde sürükleniyordu. Kelimeler boğazında düğüm oluyordu. Hep öyle olurdu tek kelime dahi ederse genç kız bilirdi babasınım ona ne yapacağını . Hiç tanımadığı birine verirdi onu oyunca niyetine. Sustu genç kız. Göz yaşları aktı o gece .

Sonunda bırakmıştı babası kızın saçlarını. Hızla çekmeceleri açıp kapatıyor birşey arıyor gibi görünüyordu. Aradığını bulduğu anda kızı hızla kendine çekip aynaya bakacak şekilde döndürdü. Yere bakan kıza bağırarak saçlarına asılıp hızla çekti.

"Aynaya bak seni sıçan" dediğini yapıp aynaya baktı kız. Şişmiş gözleri kızarmıştı. Göz altlarında mor halkar vardı. Dudağının kenarı yara olmuştu. Kendiliğinden değildi o yara bir gece daha açmıştı o yarayı babası. Ve kanayan burnu . Eliyle silmeye yeltendi . Ama sadece yeltendi. Elini kaldırıp silememişti. Babası derdi ki hep "açtığım yarayı veya akıttığım kanı ben varken silmeyeceksin. Çünkü yara olmayan oğlumun gücünü kansa oğlumun acımasızlığını simgeler"

Babası elindeki makası alıp kocaman bir tutam saç kesti. Babasının Elinde
kaldı o hergün uzatıp rapunzel olmak isteğen kızın saçları.

"Bu doğmayan oğlum içindi"

Tekrar kesti kocamin bir tutam.kızın göz yaşlarının ardından.

Siyah ' İzim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin