Bowling

77 5 3
                                    

Multide Melis,Kübra ve Eylül'ün alışverişde giydiği kıyafetler var. Ve selena gomez-kill em with kindness var. İyi okumalarrr...
Melis'in ağzından
     Sabah okula gitmeden 2 saat önce kalktım. Kaltığımda ilk önce rutin şeyleri yaptım. Daha sonra kahvaltımıda bitirdikten sonra, hazırlanmaya başladım. Okul formamı giydikten sonra saçlarımı düzleştirdim. Ve dudaklarıma frambuazlı rujumu sürdüm.
     Aslında makyaj yapmayı çok fazla sevmezdim. Sadece gerekli zamanlarda yapardım. Ama dudaklarım çatladığı için ruj sürüyordum.
     Evden çıktım ve sitenin çıkışına doğru yürümeye başladım. Eylül ve Kübra ile sitenin çıkışında buluşuyorduk. Ve Eylül gelmişti. Sitenin kapısında bekliyordu.
     Ben Eylül'ün yanına gittiğimde telefonla konuşuyordu. Ve bana gülümseyerek,"Günaydın"dedi. Bende ona"Günaydın."dedim. O da telefon konuşmasına geri döndü.
Anladığım kadarıyla Kutay ile konuşuyordu. Bu arada Kutay, Eylül'ün 7 aydır çıktığı sevgilisi.
Eylül Kutay ile konuşmasını bitirince bana döndü. "Ee naber?"dedi gülümseyerek. Bende ona "İyi sen?" dedim. O da "İyi" dedi.
O sırada Kübra geldi. Onunla da aynı şekilde konuştuktan sonra yürümeye başladık.
Kübra be Eylül bir şey konuşuyorlardı. Ama ben onları bir türlü dinleyemiyordum. Aklım sürekli Ulaş'taydı.
İlk önce beni tehdit etmişti. Daha sonra beni o adamlardan kurtarmıştı. Gerçekten bunlar çok anlamsız geliyordu.
Ben bunları düşünürken bir anda ismimi duyunca, Kübra'ya döndüm. İyi misin Melis?"dedi Kübra. "Kızım iki saattir sana sesleniyoruz,duymuyosun hiç ."dedi Eylül. Bende "Kusura bakmayın kızlar bir şey düşünüyodum, Noldu ne konuşuyodunuz? " dedim. Onlar bana dikkatlice bakaerken Eylül "Ulaş'ı düşünüyodun dimi?" dedi. Bende kafamı evet anlamında salladım. " Bak ne diyeceğim. Bugün alışveriş merkezine gitsek ya? Hem biraz kafan dağılmış olur." dedi. Bende " Olur" dedim.
Biz böyle konuşurken okula gelmiştik. Okula girdik. Sınıflarımıza doğru ilerlerken, koridorda Ulaş'ı ve sürekli yanında olan adını bilmediğim,bir arkadaşı vardı. Ve etraflarında bizim okulun meşhur sürtük kızları vardı.Ceyda ve arkadaşları. Okulda yatmadıkları yakışıklı bir erkek kalmamıştır herhalde.
     Ama şimdi o kızı Ulaş'ın yanında görünce neden bilmiyorum ama kötü hissetmiştim.
     Onların yanından geçerken Ulaş beni fark etmişti. Ama bana bakması sadece 1 , 2 saniye falan sürmüştü. Sonra da umursamaz bir şekilde Ceyda ile konuşmasına devam etmişti. Bu hareketi beni çok sinirlendirdi.
     Zaten önceden Ceyda ile bir meselem olmuştu.
     Benim eski sevgilimi benden almıştı. Ve o zamandan beri nefret ediyordum Ceyda'dan.
     Sınıfa girdiğimizde sırama oturdum. Yanımda Ulaş'ın çantası vardı. Offff! Hala gitmemişti sıramdan yaa. :(
1, 2 dakika sonra yanıma Ulaş geldi. Bana hiç bakmadan sıraya oturdu. Sonra hoca geldi. Ve ders işlemeye başladık.
Bütün gün Ulaş benim yüzüme doğru düzgün bakmadı bile.
Okul bittiğinde Kübra ve Eylül le eve gittik. Üstümüzü değiştirdik.
     Ben beyaz bir elbise giymiştim. Üstünede tam rengini bilmediğim ama  yeşil gibi bir renk olan ceketimi giydim. Kollarını kıvırdım. Saçlarımı maşayla biraz dalgalı yaptım. Ve hafif makyaj yaparak evden çıktım. (Multi)
     Sitenin çıkışına geldiğimde Eylül ve Kübra gelmişti.
     Eylül, pembe dar bir kot giymişti. Üstünde kot ceketi vardı. Ve kot ceketin içinde beyaz bir tişört vardı. Saçlarını düzleştirmişti. (Multi)
     Kübra ise, bordo dar bir etek giymişti. Üstünde de açık mavi bir gömlek vardı. O da saçlarını yanlardan toplamıştı. Ve açıkta kalan diğer saçlarıda dalgalı yapmıştı. (Multi)
     Yanlarına gittiğimde Eylül yine  Kutay ile konuşuyordu. Sonra telefonu kapattığında "Kızlar,Kutay da gelse sorun olur mu sizin için?"dedi. Bizde Kübra ile kafamızı hayır anlamında salladık.
     Aslında ben kız kıza gezmek istemiştim. Ama Kutay gelse sorun olmazdı. Zaten böyle bir şey için Eylül'ü kıramazdım.
     Alışveriş merkezine gelmiştik. Ve Kutay, bizi alışveriş merkezinin kapısında bekliyordu. Yanına gittiğimizde gülümseyerek"Selam kızlar"dedi. Ve Eylül'ü öptü. Kübra"Naber?"dedi Kutay'a. Kutay da"İyi."dedi.
     Böyle konuşurken alışveriş merkezine girmiştik. İlk önce yemek yemeye karar verdik. Sonra da sinemaya girip, bowling oynamaya karar verdik.
      Yemeği tabikide burger king'den yedik.
      Daha sonra sinemaya girmek için, bilet almaya girdik. Bir korku filmine bilet almıştık. Ve gerçekten korkutucu gözüküyordu filmin fragmanına baktığımızda.
     Film 10 dakika sonra başlıyordu. Bizde bu yüzden sinema salonuna girdik.
     Biz Kübra ile orta sıralardan birine oturmuştuk. Eylül ve Kutay ise en arkalardan bir yerde oturuyorlardı.
     Biz yerimize yerleşirken, yanımda bir hareketlilik oldu. İlk başta kim olduğuna bakmadım. Ama sonra çok merak ettiğim için baktım.
     Ulaşş!!!Yanımda oturan kişi Ulaş'dı. Ve o beni daha önce fark etmişti. Çünkü ben ona doğru döndüğümde bana sırıtıyordu.
     "Ne işin var senin burada?" dedim şaşkınlıkla. "Burası halka açık bir yer." dedi bana. Bende gözlerimi devirmemek için zor tuttum kendimi.
     Hay ben böyle şansın yaa...! Aynı alışveriş merkezinde, aynı filmde, yan yana koltuklarda oturuyorduk şu an Ulaş'la.
     Ben o öyle deyince ne diyeceğimi bilmediğim için hiç bir şey söylemeden Kübra'ya baktım. O da şaşkınlıkla bana bakıyordu.
     O sırada film başladı. Ve Kübra bana "İstersen çıkalım." dedi. Bende "Gerek yok."diye karşılık verdim. O da bana"Tamam"anlamında kafasını salladı.
     Film izlemeye başladık daha sonra. Ve fimin başlangıcı bile gerçekten korkutucuydu.
     Ben normalde korku filmlerini severim. Ama çok korkutucu olunca tabiki sevmiyordum. Ama filmi izlemeye devam ettim.
     Bir ara Ulaş'a çaktırmadan bakmaya çalıştığımda onun bana bakıyor olduğunu gördüm. Ve hemen filme geri döndüm.
     Ama daha sonra bana neden baktığını merak ettiğim için"Neden bakıyorsun?"dedim. Umursamazca"Bakamaz mıyım?"dedi.
     Offfff! Ben bu çocukla neden anlaşamıyorum yaaa???!
     Kafamı filme çevirdiğim sırada ekrandan korkutucu bir şey geçti bir anda. Bende çok korktuğum için refleks olarak yanımdaki Ulaş'ın kolunu sıktım. Ama ilk önce fark etmediğim için biraz fazla sıkmıştım. Hatta baya fazla sıkmıştım.
     Onun kolunu sıktığımı fark ettiğim sırada ona döndüm. O da bana bakıyordu. Bir an utanarak elimi kolundan çektim hemen.
     "Kusura bakma ya. Refleks olarak oldu. Pardon!" dedim. O da omuz silkip, filme bakmaya başladı.
     Bende tam tersi filmi izlememeye başladım. Çünkü her korktuğumda Ulaş'ın kolunu sıkarsam olmaz. Bende filmiz izlememeye karar verdim.
     Çantamdan telefonumu çıkardım. Ve facebooka girdim. Facebookda biraz gezindikten sonra çok canım sıkılmaya başladı.
     Kübra'ya "Ben çok sıkıldım. Dışarı çıkıyorum. Zaten filmin bitmesine az kaldı. Çıkışta sizi bekliyorum." dedim. O da"Gelmemi istermisin?"dedi. Bende "Hayır"dedim ve oturduğum yerden kalkıp, sinema salonundan çıktım.
     Sinemadan çıkınca rahatladım. Ulaş yanımda otururken rahat olamıyordum zaten.
     Saatime baktım. Filmin bitmesine daha yarım saat vardı.
     Bende yemek yenilen yerlerde bir masa bulup oturdum. Ve telefonumu çıkarttım. Mesaj gelmişti.
     "Neden çıktın filmden?" yazıyordu. Ve mesaj tanımadığım bir numaradan gelmişti.
     Ben boş boş ekrana bakarken bir anda "Melis"diye bir ses duydum. O tarafa döndüğümde Ulaş'ı gördüm. Yanıma geliyordu.
     Hayırr yaa!Gelme yanıma, offff!
     Yanıma gelince, karşımdaki sandalyeye oturdu. "Neden cevap vermedin mesajıma?" dedi. Ben şaşkınlıkla ona bakarken numaramı nerden bulduğunu çok merak ediyordum.
     "Numaramı nerden buldun?" dedim merakla. "Ben bulurum" dedi. Bende bu sefer gözlerimi devirdim.
     "Ee neden çıktın filmden?" dedi. Bende "Sanane" deyince bana, "Demek öyle ha" dedi. Ve bunu söylerken masada bana doğru yaklaşmıştı.Ve bu beni heyecanlandırmıştı. Hem de bayaa. Bende "Aynen öyle." dedim masada ona biraz yaklaşarak. Şuan da aramızda sadece bir kaç cm mesafe vardı. Ve bir an Ulaş, kalbimin sesini duyacak diye korktum.
Ama o bir an da geri çekildi. O geri çekilince, kendimi bir an çok kötü hissettim. O böyle yakınımda olunca, çok iyi hissetmiştim. Ama o geri çekildi ve her şey bozuldu.
Bende geri çekildim. Ve o an Ulaş'ın yüz ifadesini tam olarak görebildim.
Daha sonra Ulaş hiç bir şey olmamış gibi umursamazca sinema salonuna doğru ilerledi.
Ve o ilerlerken kendimi gerçekten çok kötü hissetmeye başladım. Yanlış bir şey yapmışım gibi hissediyordum.
Ulaş'ın ağzından...
Sinema salonuna doğru ilerliyordum. Ama aklımda bir sürü düşünce vardı.
Melis farklı bir kızdı. Onunla daha 2 gündür tanılıyordum. Ama bunu fark etmiştim. Ve en önemlisi anneme
çok benziyordu.
Annem beni doğururken ölmüş. Ben annemi hiç görememiştim. Bu yüzden annem, benim bu hayattaki tek zaafım.Onu fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla tanıyordum. Ve gerçekten Melis,anneme benziyordu.
Aslında bunu, Melis'i ilk gördüğümde de fark etmiştim. Ama az önce Melis'le o kadar yakınken daha iyi fark etmiştim bunu.
Sinema salonunun önüne geldiğimde film bitmişti. Ve herkes çıkıyordu. Bende Yalın'ı beklemeye başladım. Yalın'ı beklerken,önce Melis'in yanında oturan arkadaşı ve yanında bir tane daha kız vardı. Onların yanında da bizim okuldan gördüğüm ve bir kaç kez konuştuğum  bir çocuk vardı. Onlar benim yanımdan geçerken, o kızlar bana ters ters bakmaya başladı. Bende 'ne var?'bakışı attım onlara. Onlarda önlerine döndüler. Daha sonra Yalın geldi. Ve bowling salonuna gittik.
     Melis'in ağzından...
     Ben masada otururken yanıma Eylül,Kutay ve Kübra gelince, bende kalktım ve bowling salonuna gitmeye başladık.
     Bowling salonuna girince Ulaş'la karşılaşmayı beklemiyordum. Yanında da sürekli gördüğüm o çocuk vardı yine.
     Kutay kasaya doğru ilerlemeye başladı. Ama her yer dolu gözüküyordu. Zaten sonra Kutay'da yanımıza gelip, her yerin dolu olduğunu ve beklememiz gerektiğini söyledi.
     Ve o sırada arkamızdan biri"İsterseniz bizimle oynayabilirsiniz."dedi. O tarafa döndüğümde, sürekli Ulaş'ın yanında olan, o çocuğu görmüştüm. Çocuk hepimizden çok Kübra'ya bakıyordu. Kübra da bunu anlamış olacak ki yerinde rahatsızca kıpırdanmaya başladı.
     Kutay" Sen bizim okula gelen şu yeni çocuklardan değil misin?" dedi. O da gözlerini Kübra'dan çekip Kutay'a çevirdi. Ve "Evet" dedi.
     Kutay"Ne dersiniz kızlar?"diyince, kızlar bana döndü hemen. Bende "Olur."dedim. Çünkü,eğer onlar kendileri istemeselerdi zaten Kutay'a 'hayır' derlerdi. Ama onlarla oynamayı istiyorlarsa ben de engel olmamak için 'olur'dedim.
     Ulaş'ın yanına gittiğimizde Ulaş, dikkatle bana bakıyordu. İlk önce Kutay ile konuştular biraz. Sonra ise bowling oynamaya başladık. İlk önce Ulaş vardı. Sonrasında adını yeni öğrendiğim Ulaş'ın sürekli yanında olan Yalın, geliyordu. Yalın'dan sonra Kübra geliyor. Kübra'dan sonra, ben , Eylül ve Kutay geliyordu.
     Oyun başlamadsn önce ben ve Kübra pek fazla bilmediğimizi söyledik.
     Bu yüzden Yalın, atışını yaptıktan sonra, Kübra'ya nasıl atacağını göstermişti. Ve baya yakınlaşmışlardı.
     Sıra bana gelince, bana da Ulaş gösterdi. Ve bizde Kübra ve Yalın da olduğu gibi yakınlaşmıştık. Ulaş bir şeyler söylüyordu. Ama ben o bu kadar yakınımdayken ne söylediğini tam olarak anlayamamıştım. Bu yüzden de düzgün atamadım.
     Daha sonra yerime geçtim. Eylül kalkıp, attı. Ve çok güzel atmıştı.
     Saate baktığımda, saatin baya geç olduğunu gördüm. Ve oyuna daha yeni başlamıştık.
     Oyun bittikten sonra saatin 02.00 olduğunu görüp, oflamaya başladım. Ayrıca,sabah erkenden kalktığım için çok uykum vardı. Alışveriş merkezinden çıktıktan sonra, Yalın,bizi bırakabileceğini söyledi. Ama Kutay ve Eylül bir yere daha uğraycaklarmış. O yüzden Kübra ile beni Yalın bırakacaktı.
     O sırada Yalın, Ulaş'ın yanına gidip bir şeyler söylemeye başladı. Daha sonra Ulaş bana dönüp "Melis, gel seni ben bırakıcağım." dedi. Bende o zaman Yalın'ın Ulaş'a ne dediğini anladım.
     "Sebep??"dedim. " Seninle konuşmam gerek."dedi. Bende fazla ısrar etmeden omuz silkip Kübra'nın yanına gittim. Ve onunla vedalaşıp Ulaş'ın arabasına bindim.
     Ulaş, evimin adresini sorduğunda,evimi tarif ettim. Ulaş da arabayı kullanmaya başladı. Ve radyoda 'Selena Gomez-Kill em with kindness' çalıyordu. Bu şarkıyı çok severdim. Ama şu an acayip uykum vardı. Ve şarkıyı dinledikçe bir an önce uyuma isteğim artıyordu.
     Eve baya yaklaşmıştık. Siteden içeri girdik. Ve bundan sonra çok da bir şey kalmamıştı. Ancak uykum git gide artıyordu. Uykumu bastırmaya çalışıyordum. Ama sonunda bastıramadım ve Ulaş'ın yanında,onun arabasında uyuyakaldım.
     Daha sonra eve geldiğimizi anladım. Araba durmuştu. Ve ilk önce Ulaş çıktı. Bir kaç saniye sonra bir elini bacaklarımın altına koydu, diğerini sırtıma koydu. Ve beni arabadan çıkardı. O anda bir şey dediğini duydum ama çok kısık sesle söylemişti. Ve duyduğumdan emin değildim. Ve duyduğumu sandığım şey: "Anneme bu kadar çok benzeme"ydi.
    

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 04, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ULAŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin