Gidişat

Şüphe Bölüm 4

İnsan bu dünyayı neden yıkmaya muktedir olmuştur ki ? Bu mükemmelliği noksanlığa neden çevirmiştir ? Kısasa kısas desem bir şey mi yaptı bu alem bize ? Kahrolası insan nasıl bu duruma gelmişti böyle ? Bu raddeye varmamızın sebebi neydi ? Aşkımızdan nasıl söküldük bu şekilde ? Ne zaman hassaslığımızı kaybettik ? Ne zaman kardeşimiz düşman haline geldi bre dostlar (!) ?

Hayalimiz uçuk gerçekliği tam . Eski günler gözümüzde yâr . Vaktimiz uzun istikrarımız ne menem yâr . Hırsımız değişti devir değişti ; ne vakit böyle oldu yâr ? Kurduğumuz hayaller etrafımızı kuşatmıştı . Çocuktuk oysa ki . Hayaller resimlerimize bile yansırdı . İki dağ , bir nehir , bir bacası tüten ev , bir kaç koyun , bir kaç inek , onları sarmalayan çit , her yer yeşillik ... Bu nasıl bir temizlik böyle . Bu kadar masum olabilir miydik ? Hayallerimiz nasıldı nasıl oldu ? Okuduklarımızı kurgudan ibaret mi sanırdın ? Gerçeklerimiz bunlar . Nasıl canavarlaştırıldığımızı anlamamız için yeterli değil midir bu kelamlar ? Çocuktuk biz masumduk . İnsandık canavar olduk . Mazlumken zalim olduk . Sadıkken hain olduk . Ne olursa olsun farkında olamadık !

Kusursuz değilsen kusur arama . Benliğine kapılıp sakın gönül yıkma . Gönül yıkan Kabeyi yetmiş kere yıkar diye öğretildi bize . Bak şu halime ! Ne kadar pervasızım . Ne kadar cahilim kusur bulur kusurumu görmem . Zararım faidemden azdır . Sıkıntım kursağımda , kalbimde mahsur kaldı . Günahım aldı başımı götürdü . Ben olma işte . Görürsün beni . Sen sen ol , ben olma . Bundandır Yunus Emrem bana seni gerek seni demiştir . Mahfoluşumuzu seyrederken gaflete kapılma . Karamsarlığımızın karanlığında kaybolma . Aşkımızın çehresinde yan desem . Aşık mıyım diye şüpheye düşerim . Korkuya kapılıp meskenimden kendimi atıveresim gelir . Talip olurum lakin sabırdan başka bir şey düşmez rızkıma . Kaybolma var ol ! 

İlim kendini bilmektir . Artık anladık galiba . Kendini bilmenin gayesini . Artık bunlardan kurtulma vakit geldi de geçiyor . Belki geçti de . Olsun biz ümit ederiz daha vakit geçmedi diye bize de bu emrolundu zaten . Aşkımızın neden anlamsızlaştığının sebebini öğrendik artık . Gönül ayna gibidir . Nasılsan o şekilde gözükürsün . Kirliyken kirli , temizken temiz . Temize çıkmadan feryatlarımız sökülmez ki . Sıkıntı çekmeden kıvılcım alevlenmez ki . Mücadele etmeden zafere ulaşılmaz ki . Bilmeden yola çıkılmaz ki ! 

Talib olduk dedik . Kafi midir ki bu ? İnanmaktır asıl gaye ilk önce inanmaktır . Talip olmak merakımızdan kaynaklanabilir . Lakin inanırsak ihlas elde ederiz , alevlenebiliriz , sevebiliriz , ben olmayabiliriz , sen oluruz belki ... 

Karamsarlığımızı nasıl aydınlatırız peki ? Bu kadar yol bize çevriliyken nasıl olur da doğru yolun bizim olduğundan emin olabiliriz ki ? Bu şüpheden kendimizi nasıl kurtarırız ? Herkes doğru olabilir her şey doğru olmaz ama . Nasıl bir irade ki bunu ayırt eder ? Söyleyeyim mi ? Gördük mü dostlar yine ben oldum ? Yazarken kelamı benliğimde buldum . Söyleyeyim mi dedim . Arınalım mı demedim . Görelim mi demedim . Duyalım mı demedim . İnanalım mı demedim . Ben oldum . Bana seni gerek seni derken ben oldum hemde . 

Bu kadar yol varken bizimkinin doğru olmasının sebebi nedir peki ?

Bu yolda diğerlerinden farklı olarak bir çok şey vardır . Bunlardan bir tanesini kelam edecek olursak . Herkes güzel ahlakı emreder lakin nasıl yapacağımızı söylemez bize . Bu yolda bize bu da öğretilmiştir . Yani yoldayken yol da gösterilmiştir . Kaynak mı ? Allah'ın bir ismi de Veli değil miydi ? İşte kaynak Veli'dir . Allah yol gösterir . İnanırsak yol gösterir lakin . Seversek , sabredersek . Hırsızlık yasaklanmıştır . Nasıl önleyeceğiz ? Koldan keserek . Barbarlık gibi geldi demi ? Neden olsun ki barbarlık ? Bizde buna karşı barbarlık duygusunu öngörecek algıyı oluşturan etmenin ne olduğunu düşündük mü hiç ? Daha düne kadar normaldi bize karşı bu . İslam karşıtı unsurlar bizi yaptı böyle . Köleleştirmeyi kendilerinde yasakladılar , ırkçılığı kendilerinden men ettiler diye gösterdiler bize . Oysa ki şuan bile Amerika'nın bazı eyaletlerinde siyahi köle bulundurmanın yasal olduğunu göstermediler . Kadın hakları dediler bize . Lakin şuan dahi Amerika'nın bazı eyaletlerinde saat 8 den sonra kadın dövmenin serbest olduğunu sakladılar bizden . Algı operasyonunu hala görmez miyiz dostlar ? Neyse konumuza dönelim . Şuan Suudi Arabistan'da uygulanan koldan kesme işlemi ne kadar korkutucu gelse de Suudi Arabistan'da hırsızlığın en alt seviyede olması da gözden kaçırabilecek gibi değil . İşte hırsızlığı yasakladığı gibi nasıl önlemlenebileceği de bildiriliyor bize . Bizim yolumuzun farkı burada ortaya çıkıyor işte . Bu kadar yazının yeterli olduğu kanaatindeyim . 

İleriki günlerde devam edeceğim ...