18. Bölüm

49 5 0
                                    

iyi geceler..


yarıyıl tatiline gireli bikaç gün olmuştu ki cihan yurda geldi meğerse bugün pamukkale yolculuğu başlıyomuş. hiç haberim olmadığı için daha hazırlanamadım bile. sırt çantama bikaç t-shirt, koyu dar paça pantalon ve bikaç lazım olacak şeyleri de çantama tıktıktan sonra hazır olduğumu cihana söyleyip çıkmak için yeltenmiştim ki masal hanım daha hazır olmadığı için beklemek zorunda kaldık. ya tamam ben de bir kızım ama ben masal veya diğerleri kadar uzun süre hazırlanmıyorum 10 bilemedin 15 dakikaya hazırlanıp çıkıyorum ama yaklaşık yarım saattir masalın hazırlanmasını bekliyorum off bu kızla cidden bir yere gidilmez.. masal da hazırlandıktan sonra otobüs terminaline gitmek için taksiye bindik. terminale geldiğimizde kalabalık olmadığı için biletlerimizi aldıktan sonra otobüste atışştırmak için bir şeyler aldık. otobüslerde zaten veriyolar atıştırmalık ama onlar midemi bulandırdığı için ayrıyeten başka şeyler de almak zorunda kalıyorum. uzun bi yolculuğun ardından pamukkaleye vardık. terminale gitmeden biz şehir merkezinde indik. daha önce denizli/pamukkaleye gelmediğim için çarşısında da biraz turlayıp kendime ve aileme bikaç küçük hediye almak istedim. masal ben cihan eğlenerek dolaşırken karnımızın acıktığını fark ederek bir pizzacıya girdik 3 orta boy pizzayı biritdikten sonra tekraar düştük yollara...


-'zeynep hani sen birr şeyler alacaktın kendine? maşalllah hep ailene aldın nerdeyse.'


-'ya amann alırım kendime de bir şeyler kahraman.'


-'zeyneppp, cihann abi gelin bi şuraya' masalın bizi çekiştirmesi ile bir takı dükkanına daldık resmen. içerisi o kadar güzel bir yerki tarif edemem çok güzel taşlı bileklikler var. eminim bizim oralarda da vardır ama ben pek böyle mağazalara girmediğim için hiçbir şeyin farkında değilim. masalın bana gösterdiği bilekliğe bakarken resmen içim gitti. abartıyı pek sevmem ama bu gerçekten çok hoş bir bileklik.. 

yıldız, kar tanesi desenli bu zarif bilekliği görünce hiç düşünmeden aldım masalla kendime

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

yıldız, kar tanesi desenli bu zarif bilekliği görünce hiç düşünmeden aldım masalla kendime. başta kabul etmese de benim zorlamalarımla kabul etti. tabiki de o da bana bileklik aldı istemesem de masaldı bu aklında bir şey varsa onu mutlaka yapar ve karşısındakine de mutlaka kabul ettirir. benim aldığım bileklik kadar çok sevmesem de masalın aldığı kırmızı bileklik de hoşuma gitti 

 benim aldığım bileklik kadar çok sevmesem de masalın aldığı kırmızı bileklik de hoşuma gitti 

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ikimiz de aynı kırmızı bilekliği kolumuza takıp takıcıdan dışarı çıktık. cihan da elindeki sigarayı söndürüp yenisini yaktı. hayır yani anlamıyorum sigarayı içince ne oluyo? içmese ne olur ki?.. 


-'içme ya şu sigarayı.' cihan benim söylediğimi duymamazlıktan gelip


-'ee bayanlar neler aldınız bakalım..' masal cihanın lafını ikiletmeden poşetten benim aldığım bilekliği ardından da kolundaki bilekliği göstererek


-'işte bizde bunları aldık.'


-'hmm güzelmiş. güle güle kullanın. alırmısınız sigara ben de daha yeni bi paket aldım.'


-'valla hayır demem' masal cihanın elindeki paketten bi tane alıp dudaklarının arasına aldı cihandan bir şey istermiş gibi hareketler edip bi süre bekledi. cihan çakmağı yakarak masalın sigarasına yaklaştırdı. daha önce masalın sigara içtiğini hiç görmemiştim. yanıma gelince kokusunu hissedebiliyodum fakat yanımda hiç içmemişti. cihan bana yan yan bakarak


-'sana da bi dal veriyim mi zeynep?' diyerek kahkaha attı. masal da cihana eşlik ederek güldü. ne yani bunlar ben sigara içmiyorum diye ve şimdi de cihandan sigara almadım diye beni ana kuzusu mu sandılar. cihanın dudaklarının arasındaki külü düşmek üzere olan sigarayı alıp dudaklarımın arasına yerleştirdim. içime dumanını çektikten sonra yavaş yavaş dumanı dışardaki soğuk havaya verdim. ikisi de bana şaşkın şaşkın bakarken ben sigaranın kalan kısmını yere atıp yürümeye devam ettim. az önce ne yaptığımı ben bile anlayamamışken gerçekten de sigarayı acemiliğime rağmen cidden iyi içmiştim. bu gurur duyacağım bi konu değildi elbet fakat en azından cihanla masalın gözündeki seviyemi biraz daha yukarı çıkardım. 



hava kararmaya başlarken iki kişilik pansiyon kiraladık. harçlığımızı idareli kullanmamız gerektiği için hepimize de ayrı ayrı oda tutmadık. sonuçta masalla aynı odada kalıyoduk ve cihan da daha önce bizim odamızda kalmıştı. benim için cihanın da bizimle aynı odada kalmasının bi sakınca yaratmadığını söylemem ile cihan başka bir oda tutmaktan vazgeçti. bu gece üçümüz de aynı odada kalacaktık. yatak iki kişilik fakat biz üç kişi yatacaz. bakalım sığacak mıyız..? 

cihanla ben ortalığı toparlarken masal yatağın bir köşesine kıvrılmış uyumuş hemen


-'görüyomusun cihan şunu.. resmen iş yapmamak için erkenden uyudu.'


-'yok kızım ya zaten erkenden uyandı bir de akşama kadar ayakta durdu. yorulmuştur elbet ben de yoruldum valla daha fazla dayanamayacağım ben de uyumaya gidiyorum.'


-'iyi! siz uyuyun buraları ben hallederim!' lafım biter bitmez cihan direkt yatağın diğer köşesine kıvrılıp uyumaya başladı. gerçekten de anlamamış mıydı sesimdeki yapmacıklığı.. hem bak hele sen şuna biricik arkadaşını da savunurmuş bana karşı... amann neyse onlar da yattığına göre ben daha ne oyalanıyorum. koşarak yatağın ortasına yerleştim hemen.


***


sabah uyandığımda yatakta benden başka kimse yoktu. galiba kahvaltı için birşeyler almaya gitmişlerdir diye düşünüp yatağın sağ tarafına doğru yuvarlandım. yerde masalın yattığını görünce ilk başta gördüğüme inanamayıp gözümü bikaç kez açıp kapadım. ama cidden masal yerde iki büklüm yatıyo. üzerine basmamak için diğer tarafa gittim orda ne görsem iyi.. cihan da diğer tarafta yerde iki büklüm yatıyo. biraz düşündükten sonra aklım başıma geldi. ben biraz deli yattığım için ikisini de yataktan aşağı ittim galiba...


uyanıp bir şeyler yedikten sonra pamukkale travertenlerine gittik. pek fazla kalabalık yoktu. izdiham yaşamadan ordan ayrılıp otobüs terminaline gittik. biletlerimizi alıp kalkış saatinin gelmesini beklerken terminaldeki bi kafeye gidik birer kahve içtik ne mantıksa artık. zaten yola gidicez uyusak iyi olur biz de inadına uyumamak için sanki kahve içtik. 


gelesiye otobüsün muavinliğini ben yaptım nerdeyse.. uyku tutmuyo gidip soförle konuştum. adamın uykusu gelmiş sayemde kaza bela yapmadan memleketime ulaşabildim. 


hayatımda yaşadığım en güzel şehir dışı seyehati oldu bu benim için. oraya cihan ve masalla gitmem de ayrı bi hava yarattı bizim için. hani bazı arkadaşlar vardır ya yanınıza gelince ''ufff gene mi bu salak geldi yaa!'' diyip içinizden geçirirsiniz. benim böyle bir arkadaşlığım hiç olmadı. çünkü ben arkadaş diye sadece arkadaşlarıma derim. bazıları gibi arkasından konuşup yanına gelince canım cicim olanlardan değilimdir hiçbir zaman.. bu gezi de benim için çok güzel geçti hem arkadaşlarımla biraz daha yakınlaştım. hem daha önce denemediğim şeyleri yaptım.. kısacası iyi oldu bu kısa gezi..

ZOR ZAMANLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin