Öğrenci Evi

-ÖE-BÖLÜM-3

İyi okumalar

Önceki bölümden

Gidip yine kapıyı açtım veee.... kapidan TAŞ gibi bir çocuk içeri girdi.

"Merhaba ben Enes. Yani senin yeni EV ARKADAŞIN. Sende bu evden vazgeçmeyen şu kız olmalısın." Diyip elini bana uzatti.  Ne yani bu benim yeni EV ARKADAŞIM mıydı? Daha doğrusu yeni ERKEK EV ARKADAŞIM!!?

"A-ama sen ERKEKSIN!??"

Bölüm3

Evet ev arkadaşımı kız beklerken bir ERKEK çıkması çok şaşırtıcı doğrusu. Ne yani benim üniversitem bitinceye kadar bunla mı yaşayacağim bu evde. Hemde birlikte?!! Offff ne yapayım ben oldum olalı erkeklarden nefret ederim. Delil? Off bilmiyorum onlardan çok nefret ediyorum işte!Ben içimde kendimle saçmalırken birden bir ses duydum.

"Hey sana diyorum. Nerelere daldın böyle?" Yakışıklı Taş çocuk önümde durmuş elini yüzümün karşısında sallıyordu. Ona bakıp "ne var be?" Dedim sinirle. "Hey sakin ol. Sadece beni tanımak istediğini düşünmüştüm." Dedi. "Ne tanışmasından bahsediyorsun sen ya? Ben bi erkekle asla ama asla bir evde kalmam. Katiyen buna karşı biriyimdir."

"Ya tamam biliyorum sana böyle bir şey yapmam çok şeyce ama bir kızla aynı evde kalmak bence çok eğlenceli olacak. Dene derim. Ha ne dersin? Gel bi tanışalım, anlaşalım sonrasını duşunuruz." Dedi. Gözlerimi devirdim. Sanki evlilik yapacağız anasını satayım ya."İyi bir deneyelim bakalım. Ama bana asla ama asla dokunmayacaksın. Anlaşıldı mi?"

"İyi tamam anlaşıldı."

"Peki o zaman ben Mira." Diyip elimi uzattim. Oda elini uzatıp elimi sıktı. "Bende Enes. Tanıştığıma memnun oldum Mira."

"Bende Enes. Bende" diyip elimi elinden kurtardım. 

Şöyle bir evi suzdukten sonra bana dönüp "Ee bayan sinirli ben nereye taşınıcagım? E malum bende bu evde yaşayacağım. Ama benim eşyalarıma yer yok daha doğrusu senin eşyaların yüzünden yer yok." Dedi.

Off şimdi bunun hiç bir şeyini çekemem zaten evi doşediğim için yorgundum şimdi bunun hiç bir şeyiyle uğraşamicam."Hal edersin sen hadi koçum bana musade." Diyip tam gideceğim sirada kolumdan tuttu. "Nereye gidiyorsun ya? Bana yardim edeceksin." Bende hemen bir hoşt diyip kolumu onun elinden kurtardım. "Bir; ben sana dokunmak yok dedim. İki; niye kendin kendi eşyalarını yerleştiremiyor musun ya." diyip onu arkamda bırakarak odama çıktım. Ve kendimi yatağa bırakır bırakmaz uykuya daldım.

-----------------------------

O şirin uykumu yataktan yere düşerek bölmuş oldum. "Hay anani." Diyip popomu ovuşturarak yerden kalktım. Popom açmıştı. Once saate baktım ve bakmamla gözlerim buyudu. Ohaa. 10 saat uyumuşmuydum ben ya? Neyse uyku candır diyip kendimi banyoya attim. Kısa bir duştan sonra, yani kısa dediğime bakmayın bir saat bir buçuk saat orda oyalanmış olabilirim yani ne yapayım. Duşun altında boyle sabitce durup bir yarım saat duşundukten sonra ve birazda köpüklerle oynadıktan sonra zaman geçiyor yani. Neyse. Bir yandan Giyinirken bir yandanda Enesi duşunuyordum. Evet şu evimdeki kalacak Taş çocuk. Ama eğer yakışıklı taş çocuk demesem çarpılırım valla. Neyse. Giyindikten hemen sonra saçlarıma küçük bir havlu doladim ve aşağı indim.

Enes evi doşemişti. Yani kendene ait yerleri. "Enes nerdesin?" Onu salonda görmemiştim. Mutfaktan ses geldi. "Burdayim." Mutfağa yöneldim. "Ne yapiyon sen burda?" Gözlerini yaptiği yemekten kaldirip bana bakıp tek kaşını kaldırdı."Sence?" B-bir dakika. Ben az once yemekten mi kaldırdı dedim değil mi? Bir baştan saralım. Evet evet yemekten hemde YAPTIĞI yemeten kaldırdı dedim. "Ohaa. Sen yemek mi yapiyorsun!? Sen?" Dedim elimle onu gostererek. Bana anlamsızca baktı. "Evet. Niye ki? Bir mahsuru mu var? Anlamadım." Diyince hemen onu cevapladım. "Yok. Bir mahsuru yok da ilk defa bir erkeği yemek yaparken görüyorum." Cevabıma sadece gülümsedi. Allahım onlar gamze mi? Tabi,gamze gamze değil belediye çukuru mübarek. Ben ona dalmışken onun sesiyle kendime geldim. "Ne oldu? Çok mu yakışıklıyım?" Diyip çapkınca gülümsedi. "N-ne alakasi var canim. Hem senin neren yakışıklı ya?" Dedim. Oda bana gülümseyip başini salladı. "Tabi, tabi. Bir bakayım,"diyip pencereden dışarı baktı ve devam etti." Hı, hı.Fillerde uçuyor zaten." Resmen benimle dalga geçiyor ya.