Bedenim sönmek bilmeyen bir kor gibi yanmaya devam ediyordu. Titremeler devam ediyordu ama öncesine göre etkisi azalmıştı. Saçlarım arasında yumuşak bir el dolaşıyordu. Kulaklarıma annemin sesi ulaştığında görünüş gücümün düzelmesi için kendimi zorladım. Annem sakin olmamı, birazdan geçeceğini söylüyordu. Benim güçlü bir kurt olduğumu tekrarlıyordu.
Ahhhh...
Bilincim kendine gelirken durumun yavaş yavaş farkına vardım.
Artık dönüşmüştüm.
Annem tebessüm ederek bana bakıyordu. Başımın altındaki yastık hareket ettiğinde onun aslında babam olduğunu fark ettim. Başımı kucağına almış, güçlü parmaklarına tüm şefkatini vererek saçlarımı tarıyordu.
Onlara artık iyi olduğumu söyleyeceğim zaman kasıklarıma giren sancı ile yüzümü ekşittim. Tüm sıcaklık şimdi alt bölgeme toplanmıştı.
Ahh, rahatlamaya ihtiyacım vardı. Güçlü, sert eller tarafından okşanmaya, sevilmeye, sahiplenilmeye, en saklı hazinemi alfama vermeye ihtiyacım vardı.
Arkamdan bacaklarıma doğru akan sıcak sıvıyı hissettim. Yatağımda kıvranıyordum. Annemle babamın endişeyle hareket ettiklerini fark ediyordum. Kendimi ellememek için zor dayanıyordum.
İki güçlü kol tarafından kaldırıldığımı hissettim. Babam beni kolları arasına almış bir yere götürüyordu.
Bedenim buz gibi su ile buluştuğunda bilincimi kaybetmiştim. Gözlerim görmez kulaklarım duymaz olduğunda bedenim tüm gücünü yitirdi. Pili bitmiş bebek gibi oracıkta yığıldım.
***
"Ne olacak şimdi?"
Gözlerimi açmakta zorlanıyordum ama sesleri algılamaya başlamıştım. Annem edileli bir şekilde biri ile konuşuyordu.
"İnan bilmiyorum. Bugün tören ile bu ağır yükten kurtuldum sanıyordum ama-"
Alfanın sesini duydum. Ailem şefi çağırmış olmalı.
"Ama o bir omega oldu! Şimdi bebeğim tehlikelere açık!" sanırım annem ağlamaya başlamıştı. Şesi titriyordu.
"Bir çözüm bulmaya çalışırım ama sürüdeki son alfalarda diğer omegalar ile dün akşam eşlendi. Elimde şu anda yapabileceğim hiçbir şey yok."
Kapının kapanma sesini duyduğumda gözlerimi zorla açmayı denedim.
Tavanda asılı olan lambadan gelen ışık, aranan göz kapaklarım arasından bana ulaştı. Gözlerimi acıtan parlak ışık aynı anda gözlerimin yaşarmasına neden oldu.
Gözlerim sonunda odağını bulduğunda çevreme bakındım.
Odada yalnız kaldığımı fark ettiğimde gerçekler yüzüme çok sert bir şekilde vurmuştu.
Dönüşmüştüm
Aynı zamanda artık bir omegayım
Midem bulanıyordu.
Ciğerlerimden boğazıma bir basınç yükseldi ardından düğüm olarak orada kaldı.
Ağzımı araladım ama dudaklarım arasından hiç bir ses çıkmadı. Tıkanıp kalmıştım.
Zor nefes alıyordum.
Tanrım şimdi bana ne olacaktı.
Herkes için tehlike arz ediyordum. Pezevenkler kokumu alırsa yanarım ben.
İçimdeki kurt ormanın derinliklerine doğru özgürce koşmak istiyordu ama bunu yapamayacağımı biliyorduk.
Yanaklarıma doğru bir sıcaklık aktı. Parmaklarımın ucuyla dokundum. Göz yaşlarım içimdeki acıyı fark ederek usulca akmaya başlamıştı.
