~~Mavi Defter~~

11.6K 903 185
                                    

SIRAÇ TANAY'DAN

Karanlık bir odada yavaş yavaş gözlerimi açarken,korkuyla etrafı kolaçan ettim.Mavi gözlerim,gördüğüm rüyanın da etkisiyle karanlık odada korkuyla fır dönerken,ne olduğunu anlamak istercesine hafifçe doğruldum.İlk defa şişme yatakta yatmış olmanın verdiği etki ile tutulan boynum aşırı derecede ağrı nüksettirirken bedenime,gözlerim bir noktada takılı kaldı.

Allah!Buda ne?

Karşımda kocaman bir beyazlık,kollarını açmış bağıra bağıra bana geliyordu.Korku tüm bedenimi sarmış,kalbimin kulaklarında atmasına sebep olmuştu.

''Bittin sen ışık.''

Ne olduğunu anlamak istercesine beyaz ve büyük şeye korku dolu gözlerimi diktim.Bu şey neydi ki şimdi?Onsekiz yıllık ömrümde böyle birşey görmemiş,böyle birşeyle karşılaşmadım.Büyük beyazlık gitgide bana doğru yaklaşırken,aynı kelimeleri tekrar edip duruyordu.

''Bittin sen ışık.''

Bana sadece annem ışık derdi.Bu neydi?Bana annem gibi ithaf ediyordu?Ben rüya mı görüyordum?Yoksa bu bir şaka mıydı?Hızla bana doğru yaklaşıyor,yaklaştıkça da büyüyodu.Anlaşılmaz ve boğuk sesi ulaştı kulaklarıma.

''Gizli bir görevdesin,bunun adını hiç duymadın ama.Bu sabah namazı.''

Sesini fazlasıyla korkutucu yapmaya çalışırken,kollarını daha çok açtı ve üzerime yürümeye başladı.Neydi bu şimdi?Korkuyordum.Zaten fazlasıyla ötlek bir çocuktum ben!

Bana iyice sokulup şişme yatağın üstüne çıktığında,yüzündeki beyaz örtüyü yavaş yavaş sıyırmaya başladı.Büyük beyaz örtü,tepesinden aşağı doğru yavaş yavaş süzülürken,ah!

Fırat!

Deli miydi bu çocuk?Niye bana böyle bir şaka yapmıştı ki?Bir Nisan falan da değildi oysa ki.

''Ne yapmaya çalışıyorsun sen işsiz!''

Abajuru yakmaya çalışırken,boğulduğu kahkahalarının arasında zar zor cevap verdi.

''Ben sana söylemiştim,burcum gereği çok şakacıyım diye.''

''Senin burcun batsın.''

Kahkaha atarak yanıma geldi ve güçlü kahkahalarının arasında elini bana doğru uzattı yataktan kalkmam için.Sanki ben kendim kalkamayacaktım!Kızdırdığı için beni,aklınca gönlümü almaya çalışıyordu.Kin tutan bir insan değildim,tabiki ona bu şakasından dolayı küsmeyecektim.Hâttâ,itiraf etmem gerekirse mutlu bile olmuştum.Çünkü,onsekiz yıldan sonra ilk defa bu kadar yakın bir arkadaşım olmuş,bu arkadaşım bana ilk defa şaka yapmıştı.Hayatımda ilk kez biri bana şaka yapıyordu.

Bu,beni fazlasıyla mutlu etmişti.Uzattığı elini gülümseyerek tutarken,bir yandan da ona laf yetiştirmeyi ihmal etmemiştim.

''Yani varya,gece gece şu yaptığın şakaya bak!Hem biz ne yapacağız gece gece?''

Gözlerini devirerek cevap verdi.

''Dedim ya sabah namazı diye.''

''Pardon ama,bu namaz günde kaç kere acaba?Dün beşte kıldık,yedide kıldık,onda bir daha kıldık.Şimdi,saatin altısı...''

Kafamı kaşıyarak devam ettim.

''Ben bu işten hiçbir şey anlamadım.''

Fırat,elini omzuma attı ve gülümseyerek gamzelerini belertti.

''Sen ilk okula başladığın zaman,okuma biliyor muydu dostum?''

''Hayır.''

''Şimdi de islam okuluna başladın ve 'Namaz dinin direğidir.' buyuruyor Efendimiz.Yani,direk olmadan bina inşaa edemezsin,merak etme.Ben sana öğreteceğim.''

Kolejdeki Feraceli (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin