Bölüm5: Anne Özlemi 💔
Multimedia: Asude Nevruz Aykan. :)
☆ " Aşk, onun ismini duyduğun anda kalbinin çıkıp ona koşmak istemesiydi. Siz kalbiniz hızlandı sanıyordunuz. Oysa o, oradan çıkıp ona koşmak için çırpınıyordu. "
"Sema teyze, senin bu oğlun çok pis bir insan."
Serkan hem saygılı hemde nazik olmaya çalıştığı sesiyle konuştuğunda, Sema teyze kıkırdamıştı. Hep beraber Sema teyzeye hazırlayacağı poğaçalar için yardıma gelmiştik. Daha kermes için birkaç saat vardı. Belki de başlayanlar olmuştu ama biz öğlene doğru stand kurmayı planlıyorduk.
"Dedi ayda birkez banyo yapan insan."
Diye mırıldandığında hepimiz Ada'ya bakarak gülmeye başladık. Her zaman olduğu gibi gelen gülüşünü görme isteği ile otomatikman kafamı Doğu'ya çevirdiğimde aynı anda o da gülerken bana dönmüştü. Gülümsememi dondurup yüzüme sabitledim ve ona bakmayı sürdürdüm. Aynı şekilde gülümserken göz kırpıp gülümsememin genişlemesini sağladı.
"Ne zahmet ettiniz be yavrularım, ben hallederdim."
Sema teyze konuştuğunda, İpek oturduğundan hafif beline toplanmış tişörtünü düzeltirken yanıtladı.
"Ne zahmeti Sema Sultan, çabucak bitiririz işte hep beraber."
Sema teyze İpek'e güzel bir şekilde gülümserken Doğu elini saçlarına atıp karıştırdıktan sonra ellerini önünde birleştirip dizlerinin üstüne koydu.
"Aslında birkaçımız gidip standları hazırlasa iyi olacak, yer kapmak açısından."
Kafamı sallayarak onu onayladığımda, Ada bir bana bir Serkan'a baktıktan sonra gülerek konuştu.
"Bence Ilgaz ve Serkan yer kapsınlar, onlar poğaçaları yarıya indirebilir nihayetinde."
Cümlesiyle gülerken kafamı onaylar şekilde sallayıp ayaklandım.
"Bana fark etmez."
İpek bizimle zorunlu olarak okula gelecekti. Çünkü bugün dersi vardı ve bu yüzden bizimle birlikte kermese katılamayacaktı. Burdan sonra eve uğrayıp kermeste satacağımız kitaplarını ve çiçeklerimi alıp oraya geçecektim. Onun buradan direk derse yetişmesi gerekiyordu. İpek'te benimle birlikte kalkarken Doğu'da ayaklandı ve üzerindeki kapşonlu ceketi düzeltirken konuştu.
"Ilgaz sen anneme yardım et, biz İpek'le standı hallederiz."
Koltukta oturan Sema teyzeye eğilip yanaklarından öptükten sonra Ada ve Serkan'a döndü.
"Siz kermeste satacağınız eşyaları alıp direk okula gelin."
Öylece ayakta durmuş onun hızlıca planlamasını dinlerken, elini belime değdirip bana baktı.
"Bittiğinde ararsın, gelip alırım." dedikten sonra ben transa geçmişken. Hep beraber evden çıkıp gittiler. O el benim belime mi dokunmuştu saniyelikte olsa? Nöronlarımın kafası karışmıştı. 'Gelip alırım' kelimesi anca bu kadar güzel özetlerdi bir insanı, çünkü az önce beni benden almıştı.
Gerçi bahsettiği alınacak şey poğaçalardı. Poğaçaları, kitapları ve çiçekleri tek başıma okula kadar yürüyerek taşıyamayacağıma göre tabiki de bana yardıma gelecekti.
Sema teyzeye döndüğümde yüzünde gördüğüm muzip gülümseme utangaçca ona bakmama sebep olmuştu. Gerginlikle elimi boynuma atıp kaşırken daha fazla kızarmamak için etrafa bakınıp konuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başka Şehir Yalanları
General FictionAykanların senelerdir gizlediği tek ve biricik kızları ayrıca Baran Holdingin tek veliahtı, Ilgaz Aykan. Ne annesi gibi asil ve kibirli, ne de babası gibi sert ve otoriterdi. Soyadı bilinmeden önce isminin sevilmesini isteyen bir kızdı yalnızca. Ken...