-2- Artık büyüdüm ben baba!

10 2 0
                                    

10 Yıl Sonra
Faruk Bey sandalyesinde dönerek elindeki dosyaya baktı. Yok mu etmeliydi? Yoksa Dilara'ya vermek için saklamalı mıydı? Kapı tıklatıldı ve içeri Dilara girdi. Gülümsedi saçlarına ak düşmüş adam.
"Şey, baba arkadaşlarımla dışarı çıkabilir miyim diyecektim de. "
"Ah.. Tabii ki. "
Ellerini birleştirip masada öne doğru eğildi.
"Peki kimmiş bu babandan değerli arkadaşların? "
Dilara kalkıp hızlıca Faruk Bey'in yanına giderek gözlüğünü masaya bıraktı ve Faruk Bey'in yanağına ufak bir öpücük kondurdu.
"Baba, biliyorsun ki şu dünyada senden değerli bir varlık yok benim için. "
Faruk Bey gülümsedi ve arkasına yaslandı.
"Artık bir damat gelse iyi olur, yaşlanıyorum sanırım. "
Kız gözlerini kocaman açarak babasına baktı.
"Baba. Böyle şeyleri seninle konuşmaktan utandığımı biliyorsun. "
Ardından hızlıca odanın tahta kapısına koştu. El sallayarak odadan çıkarken aceleden elindeki güneş gözlüğünü odada bırakmıştı. Odasına gidip parlatıcısını tazelerken beyaz elbisesini düzeltti. Aynanın karşısında kendisinde kusur ararken mırıldandı.
"Elbisem iyi, sandaletler tamam, şapkam ve kolyem uyumlu, saçlarım biraz dağılmış sanki.. " saçlarını düzeltirken devam etti "gözlüğüm... Ahh, babamın odasında kaldı sanırım. "
Aceleyle babasının odasına koştururken dudaklarından sevdiği şarkıların melodileri birer birer dökülüyordu. Odaya girdiğinde babası yoktu. Masanın üzerine eğildi ve tam gözlüğü alıp gidiyordu ki mavi ürün dosyasının üzerinde adını gördü. Dosyayı alıp incelese de bir sonuca varamamıştı. Bunu Emre'ye göstermekte karar kılıp çantasına koydu. Evden çıkarken tek düşünebildiği bu gecenin ne kadar mükemmel olabileceğiydi.

Başını Emre'nin omzuna yaslamış sahil kenarında yere oturuyordu. Evet, babasına istediği Damat adayını bulmuştu işte. Gözleri yavaşça kapandığında çantası ağır ağır elinden düşmeye ve içindeki dosyanın yarısı kumların üzerine doğru kaymaya başladı. Emre yavaşça dosyaya uzandı.
"Bu ne sevgilim? "
"Şey, ben baktım  ama birşey anlamadım, sen anlarsın diye getirmiştim. " dedi Dilara lafı ağzında geveleyerek.
Emre dosyayı açıp baktığında, sayfayı çevirdikçe gözleri büyüyordu. Bir anda histerik kahkahalar atmaya başladı. Dilara gözlerini açarken şaşırmıştı.
"Neymiş? "
Emre elini yavaşça kızın çenesine koydu ve parmakları kızın kemiklerini delercesine çenesini sıkmaya başladı.
"Sen.. Evlatlıkmışsın sevgilim. "
Ve ardından histerik kahkahalar. Emre dosyayı alıp ayaklanırken Dilara kalakalmıştı. Aklı durmuştu. Hızla yerinden kalkıp Emre'nin bileğinden tuttu.
"Nereye gidiyorsun? "
"Babanı bitirebileceğim bir yere. "
Dilara'nın gözleri bir anda şokla açılırken anı bir hareketle dosyayı alıp koşmaya başladı. Neden bunu yaptığını bilmiyordu. Bir süredir birlikteyken tek mutlu olduğu kişi Emre'ydi. Fakat hayatının yalan olduğunu anladığı dakikalar da şuan onunlayken geçiyordu. Bir terslik olduğu belli değil miydi? Her şey iyi gidiyordu. Bu bile bir terslik çıkacağının belirtisi değil miydi? Anayola çıkıp geçen arabalara el kol yapmaya başladı.

01/10/2013

"Şimdi ilk geçene binicez tamam mı?" dedim kahkahalarla. Ve kırmızı bir araba. Son model. El kol yaparken araba önümüzde durdu. Hızla arabaya binip konuştu Esma. "Hadi, binsene!'' Arabaya atladım. Kim olduğunu bilmediğimiz  çocuk arabayı gazladı ve süratle gitmeye başladı. Bir yandan da bizimle konuşuyordu. ''Nereye kızlar?'' Esma bana bakarak dudaklarını ıslattı ve konuşmaya başladı. ''Nereye götürürsen.'' Ardından çocuğa göz kırptığında kafamı eğip sessizce gülmeye başladım. Hayatımızda ilk defa otostop çekmiştik ve Esma fazla garip bir kızdı. Babamın doktor arkadaşlarından birisinin işlettiği akıl hastanesinden çıkmıştı. Buradan bakınca ona deli diyemezdim asla. Ama şöyle bir şey  vardı ki.. Normal birisi olduğunu söylesem yalan olurdu. Çocuk kafasını geriye atıp bir kahkaha patlattı. ''Peki öyleyse.'' Araba hızlandı ve yollar en sonunda bir otelin önünde durdu. Esma'ya bakarak gülümsedi. ''Seni buraya götürmek istedim sanırım.'' Esma gülmeye başladı ve karnını turarak gülmeye devam etti. Ben de kendimi tutamadan gülmeye başladım. O sırada çocuk bana döndü ve ''Arkadaş olalım.'' diyerek elini uzattı. Şaşırarak elini sıktım ve ''Taylor'' dedim. Oda gülümseyerek ''Emre'' dedi . Kaşlarımı kaldırarak ''Türksün?'' dedim sorarcasına. ''Sende öylesin.'' dedi. Kafamı salladım ve ''İlerde orada yaşayacağım. Türkiye'de yani.'' dedim. Dişlerini göstererek güldü. ''Desene beraber olacağız. '' Ondan sonra ben öğrendim ki Esma beni Emre'yle tanıştırmak için böyle işler çevirmiş. 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 15, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

PİNOKYO 1 (Hayal Et)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin