Kayra, kafasında bir şeyleri oturtmuştu. Uzayı seviyordu ve bunu şu durumda fark etmesi ayrı bir dramdı onun için. Uzay bu sefer farklıydı eskisi gibi Kayra için ağlayan, ortalığı ayağa kaldıran Uzay gitmişti. Bunları düşünerek uyuya kalmıştı..
Ertesi gün okula gittiği gibi Kayra'nın gözleri Uzayı aradı. Okulu tavaf etmişti Kayra merdivenlerden inerken biri Kayra'ya öyle bir çarpmıştı ki Kayra neye uğradığını şaşırdı..
Kafasını bi kaldırdı karşısında UZAY...
Kayra, Uzaya doğru dönüp "biraz konuşabilir miyiz" dedi. Uzay da "şuan olmaz acelem var daha sonra" diyip kestirip attı. Kayra dokunsalar ağlıcaktı.. "PEKİ" diyebildi sadece, Uzaysa çoktan gitmişti. Merdivenlere oturdu bi an kötü oldu ağlamamak için zor tuttu kendini. Yanına Güneş geldi o sırada direk bişey olduğunu anladı ve onu dışarı okulun arkasındaki bankalara götürdü. Kayra anlatmaya başladı "SEVİYORUM" dedi bi an. İlk defa bunu yüksek sesle söylemişti. Güneş gülümsedi "oda seni seviyor" dedi. Kayra bi an durdu "neden o zaman o kızla, o kızı tanıyor musun? Kim o kız" diyiverdi. Güneş gülümsedi "İlknur adı senin Alinin eski sevgilisi artı eski sevgilinin de yeni sevgilisi kız bildiğin sana oynuyor ve Uzayın seni sevdiğini de biliyor, yüzsüz resmen" dedi. Kayranın bi an gözleri yerinden fırlıcak gibi oldu "nasıl yani baştan anlat şunu banaaa" dedi. Güneş başladı anlatmaya, "Dün sen onları el ele görmüşsün galiba Uzay Denizle yanımıza geldi dün akşam çocuk bembeyazdı tüm gece, anlattı seni gördüğünü kızın elini bırakmış o an kızda sorunca anlatmış seni" dedi. Kayra gülümsedi bi an, Güneş "dur asıl bombayı söylüyorum, kıza anladım aşkım diceğine senin gerzek ne demiş bil bakalım" diyip kıkırdamaya başladı. "Ne demiş" dedim ama moralim düzelmişti. Güneş ne dese iyiii, "Kıza anladım aşkım diceğine senin safoz ANLADIM KAYRAM" demiş. Ben bi kaldım sonra rahatladım dedim beni seviyor. Güneşe sıkı sıkı sarıldım. Güneş, "bu salakta bunu anlamalı bi planım var" dedi. Dinliyorum dedim Güneş başladı anlatmaya. "Senin Ali ye sinir oluyodu zaten bu e İlknurla Ali aynı sınıfta Uzay çıkışta İlknurun yanına gidecekmiş sende Alinin yanına gidiceksin ve Uzayın görmesini sağlıcaksın gerisi gelicek" dedi. Kayra gülümsedi ve "tamam" dedi.Çıkışta aynen Güneşin dediklerini yaptı. Tahminlerdeki gibi Uzay orda bekliyordu, kayrayı görünce şaşırdı. Okul dağılmaya başladı bide ne görsün.. İLKNUR OROSPUSU UZAYIN YAPIŞTI DUDAKLARINA....
Kayra delirmek üzereydi, o sırada Ali geldi Kayra da o anlık sinirle Uzaya baktı güldü ve Alinin elini tutuverdi.. Güneşin dediği gibi oluştu herşey. Uzay ilk 4 -5 dakika kitlendi, sonra tabi ki beklenen son. Üzerime doğru gelmeye başladı veeee "sen naptığını sanıyorsun bu çocuğun yanında" dedi bana, Ali direk atladı "hayırdır birader sorun ne" dedi Uzaysa, "sen benim sevdiğim kızın elini nasıl tutabilirsin ulan sorun sensin, sorun o eli tutman" diye bir bağırdı ben bile irkildim bırakmak istedim o an ama Ali elimi bırakmıyordu.. İlknur orospusuna baktım sinirden delirmiş güldüm sadece acır bakışla..
Sonra noldu mu Uzay Aliye saldırmaya çalıştı Alide "yanındaki kıza saygın olsun be yazık sana gerçekten" dedi Uzay o an İlknurun orda olduğunu anımsadı... Arkasını döndü ve Aliye döndü "Kayrayı bırak diyorum sana son kez" dedi Ali güldü baya "neden sen kimsin, neyisin sevdiğim kız demekle olmuyor sen yokkende ben kayrayı seviyordum halaa seviyorum sevgi konusunda çok şey yapma istersen git yanındaki kıza bak" dedi Uzaysa, "KAYRA BENİM ULAN" dedi Ali de alaycı gülümseyle "Elini tutan benim, İlknur bu arada benim eski arkadaşım, sen anca benim eskilerime ben senin ulaşamadıklarına" dedi tuttuğu elimi Uzayın gözüne soka soka. Sonrası tahmin ettiğiniz gibi....30 kişi zor ayırdı bunları....
Ertesi gün Uzay beni okulda dövecek gibi bakıp durdu Güneşle bakıp bakıp güldük bizde yapılan planlardan habersizce,sinsiler....
Çıkışta Deniz, "kardeşim çantam sınıfta kalmış gidip alsana ayağımı burktum" dedi. Ben safoz da tamam diyip gittim... Okul bomboş, sınıfa bi gittim UZAY...
oturmuş en arkada gülüyor ne oluyor demeye kalmadan sınıfın kapısının arkamızdan kitlendiğini gördüm resmen kaldım orda şoka girdim. Bağırdım baya "DENİZ ŞU KAPIYI AÇ ÖLDÜRÜCEM SİZİ" diyerek, Deniz'de "Üzgünüm 2nizde barışına kadar bu kapı açılmıcak" dedi Güneşle gülerek gittiler...
Koca sınıfta Uzayla baş başayız.. İlk 30 dk konuşmadık sonra döndü, "o çocuğu bırakma seni seviyo benide unut hiç olmadım say" diyiverdi. Şaşırdım dün benim için kavga eden çocuğun söyledikleri bunlar olmamalıydı. Ne diyorsun sen Uzay, dedim. Cevap vermedi. O sırada orospu İlknur aradı gülüyo ONADA BANA DEDİĞİ GİBİ KUMRALIM DİYO ÇILDIRDIM TABİ. Prenses kişiliğimden beni çıkardı ve telefonunu aldığım gibi camdan aşağı attım. Napıyosun sen diye bağırdı, Bağırdım "SORULARIMA CEVAP VER!" diyerek. Gözleri doldu, "seni sevmiyorum" dedi. Artık delirme noktasına gelmiştim hem ağlıyorum, hem gülüyorum saçımı başımı yoluyorum, "YALAN SÖYLEME BANA SEVİYORSUN BENİ NEDEN BUNU SÖYLÜYOSUN BANAAA" diye isyan ediyorum. Cevap vermiyodu. Tuttum yüzünü aldım yüzüme yaklaştırdım, "Gözlerimin içine bakarak söyle bana inanıcam" dedim, gözlerini kaçırıyodu sürekli, konuşmuyordu. İyice yaklaştım ve hayatımda ilk defa Uzaya "Ben seni çok seviyorum" dedim. Uzayın bi an yüzü kireç gibi oldu, "Anlamadım" dedi. "Seni seviyorum gerizekalı seni çok seviyorum" dedim ve beklenmedik bi şekilde ağlamaya başladı, sarıldı ve "git" dedi. Artık tahammülüm kalmamıştı zorla sarıldım "Gitmicem, asla gitmicem bırakmıcam seni" dedim. Daha çok ağlamaya başladı, ellerini aldı yüzüme koydu orda beni öptü.. ÖPTÜ BİLDİĞİN ÖPTÜ... İlk defa bu kadar yakındık arkasını döndü gitti en arkaya oturdu, artık çıldırmıştım bağırmaya devam ettim "SÖZDE AŞKINDAN ÖLÜYODUN KAÇIP GİTMEK OLUM SİZİN İŞİNİZ SİZ KİM SEVMEK KİM KAÇMAYI BECERİRSİNİZ SİZ ANCA" dememle bağırmaya başladı oda, "BEN SEN ÜZÜLME DİYE SIRF SEN BURDA MUTLU KALABİL DİYE ELİN OĞLUNA GİT DİYORUM SIRF BENİM İÇİN ÜZÜLME DİYE KENDİMDEN VAZGEÇTİM SEN GÜL DİYE BEN AĞLIYIM DEDİM SEN NE DİYOSUN KIZIM BEN KAÇMIYORUM MUTLU OL DİYE UĞRAŞIYORUM ANLIYO MUSUN GERİZEKALI SENİ ÇOK SEVİYORUM ALLAH BENİM BELAMI VERSİN "dedi ve ağlamaya devam etti. Kaldım o an, yaklaştım" nereye gidiyorsun neden gidiyorsun üzmicem seni bidaha " elini tuttum," bidaha bırakmıcam bunları" dedim. O kadar sıkı sarıldı ki o an ölüyorum sandım herhalde gidiciyim ben yoksa bu kadar sıkı sarılmazdı herhalde dedim içimden. Başladı anlatmaya, taşınmaları gerekiyormuş babasının işi yüzünden teee Muğlaya.. O yüzden beni unut mutlu ol diyormuş. Ağlamaktan gözümden yaş akmıyordu artık ve o an içimden çıkıverdi ve "Ben seni beklerim, ben seni bırakmam, ben seni mesafelere rağmen severim, mesafeler aşka engel değil" diyiverdim. Gülümsedi, "böyle mi düşünüyorsun" dedi. Evet dedim. Sarıldı "Seni çok seviyorum" dedi