Telefonum çalıyordu. Arayan kişiye baktığımda, Atakan 'dı. Telefonu açıp " Alo, efendim" dedim.
" Arya, ben motosiklet evin önüne getirdim." dedi.
" Hala evin önünde misin?" dedim.
" Evet, şimdi geldim" dedi.
" İstersen eve gel. Seni arkadaşlarımla tanıştırıyım. Ayrıca yemek yaptım. Bu fırsatı bir daha bulamazsın" dedim gülümseyerek.
" Kapıyı aç istersen" dediğinde hemen kapıya doğru koştum. Kapıyı açtığımda elinde kaskımla karşımdaydı. Saçları dağılmıştı ve inanılmaz çekici duruyordu.
"Hoş geldin" dedim gülümseyerek.
"hoşbulmuşum" dedi gülümseyerek ve içeri girip evi incelemeye başladı. Öyle bir inceliyordu ki bende incelemeden edemedim.
Kapıdan girdiğinde 2 m uzakta ,2 basamaklı merdiven vardı. Basamağı çıktığında geniş ve büyük salonum vardı. L koltuk, ortada sehpa ve koltuğun tam karşısında tv ünitesi vardı. Salonda genelde mavi ve gri renkler kullanmıştım. Parkelerim siyaha yakın bir tondu. Ama tam siyah değildi. Duvarlarda ise tablolar vardı. Bir kaçını ben çizmiştim, bir kaçını da satın almıştım. Tavanımın ortasında yıldızlar vardı. Işıklar kapatıldığında onlar devreye geçiyordu ve mavi ışıklar yansıtıyordu. Tv ünitesinin arkasında kalan duvara sprey boyayla çizim yapmıştım. Önce duvarı siyaha boyayıp, beyaz sprey boyayla kuşlar çizmiş ve bir tane de jaguar çizip, pencesi ile bir kuşa vurduğunu ve kükrediğini belli etmesi için dişlerini belirgin çizmiştim. Jaguarı çizdiğim kısımın arka planı griydi ve jaguar da siyah. Güzel bir salon yapmışım. Bu ev için epey uğramıştım ama değilmiş miydi? EVETTTT....
Hala salonu inceleyen Atakan 'a baktım. Sonra elinde duran kaskımı ve önceden çıkarmış olduğu deri ceketi elinden alıp askıya astım. Kaskımı ise dolaba koymuştum.
" Arkadaşların nerde?" dedi o sırada bana Atakan.
" Birazdan burada olurlar. Bir de kuzenim Ali gelecek. Sen geç otur ben de arayıp sorayım. Hep sofrayı kurmaya başlayayım" dedim Atakan'a.
" Yardım etsem? " dedi Atakan.
" Olur, beni takip et çırak" dedim gülerek.
Atakan'la sofrayı kuralı 2 dk olmuştu ki kapının kilidi açılmaya başladı ve içeriye bizim tayfa girmişti. Hepsi bana sırıtarak bakıyordu. Neden öyle baktıklarını anlamamıştım. "Neden öyle bakıyorsunuz bana" dedim çekinerek.
" Birazdan anlarsın" dedi Eren ve koltuğa oturdu. Herkes koltuğa oturmuş Atakan' a bakıyorlardı. Ben de hepsini teker teker tanıştırıp, artık aynı okulda okuyacağımı onların da benim okuluma kayıt yaptırmalarını dedim.
Kapı çaldığında benim bir tanem gelmişti. Ali'm... İçeri girip kalabalığa baktı ve sonra bana dönüp "kaçarın yok. O masaj yapılacak küçük hanım" dedi ve içeri girmeye başladı. Bana sarılmamıştı. "Öhöm öhöm" yapmıştım sahte bir öksürükle. Bana dönüp kollarını açtığında boynuna anlamıştım. İşte biz böle iki kuzeniz. Beni biraz havaya kaldırıp döndürdüğünde herkes bizim bu halimize şaşırıyordu. Biz ise kahkaha atıyorduk. Napalım biz böyleyiz. Beni aşağı indirdiğinde Atakan 'a doğru bakıp yeniden bana baktı ve" o kim? " anlamına gelen bir göz kırpması yaptı. Atakan' ı kuzenimle de tanıştırıp sofraya oturduk. Atakan ve Ali hariç herkes yemeklerime acıyla bakıyorlardı. Hadi ama o kadar da kötü olamazdı. En başa ben ve karşıya Ali geçti. Sonra herkes bir biri ile karşılıklı otururken dikkatimi Serenay ve Mert çekti. Onlar hiç karşılıklı oturmazlardı ama bu gün karşılıklı oturmuşlardı. Bana bakıp gülümsediklerinde " Hadi canım!" dedim bağırarak. Artık herkes gülümsüyordu. Olayı anlamayan kuzencik ve Atakan hariç.
" Nasıl oldu hemen anlatın" dedim mutlu olurken. Başta birbirlerine baktılar sonra Serenay anlatmaya başladı.
" Senin alnımıza yarım kalpler yapmanla başladı. Uyandığımızda çok garip bir konumdaydık. O anı hiç unutmıcam. Neyse sonra herkes birbirine baktı. Alnımızdaki kelimeleri cümle haline getirdik. Daha sonra Eren ve Damla bize imalı imalı bakmaya başladı. Tabi benim alnımda da kalp olduğunu bilmiyordum. Aynaya bakmamıştım. Mert 'te öyle. Daha sonra aynaya baktığımızda tam bir kalp oluşturuyorduk. Ben Mert' e bakıp özür dileyecekken, Mert bana sarılıp " Seni seviyorum. Uzun zamandır sana karşı birşeyler hissediyorum Serenay" dedi. O anda ben de tabi özür dilemek yerine " Ben de seni seviyorum" dedim ve son durum artık bir sevgilim var " deyip Mert 'i işaret etti. Ben de tabi dayanamayıp" aferim bana" diye böbürlenme başladım. Herkes bana bakıp güldüler ama Eren hala sırıtıyordu. Ne yapmacak bu çocuk?
Herkes yemeğini yememişti. Ali' m ve Atakan hariç. Vayy be o kadar uğraş ve sonuç elde var 2... Kızlar tayfası ayağı kalkıp sofrayı topladık ve patlamış mısır patlattık. İçecek ve cipste alıp salona geçtik. Eren bana bakıp " buraya gel!" diye emir verdi. Korkarak gittim çünkü Eren kızarsa herkes ölmüş bilin. Pek belli etmez duygularını. Yanımızda güler ve konuşur. Okulda veya sokakta bir kelime bile konuşmaz. Ne bizle, ne başkasıyla.
Yanına gidip oturdum. Bana elindeki poşeti verdi. Ben de sahte bir mutlulukla " aaa bana hediye almış" dedim. Biliyordum içinden hoşlanmayacağım bir şey çıkacaktı.
Poşeti açıp içindeki keçeli pembe kalemleri çıkardığımda iğrenerek elimde koltuğa attım. Eren ise telefonumu alıp canlı yayını açtı. Ne yapıyordu bu çoçuk?
" Arya o kalemleri alıp bir kağıda #ben bir daha Eren ' e bir şey yaparken 2 defa düşüneceğim# yaz!" dedi.
"tamam" dedim. Çok kolay bir cezaydı. Dediği şeyi yapıp Eren' e gösterdim. O ise elimdeki kalemi alıp yüzüme " ben salak bir kızım" yazmıştı ve çiçekler çizmişti. Üstelik bunu pembe kalemle yapmıştı. Nedir benim çektiğim çile... Elime kağıdı verip canlı yayını açtı ve kafasıyla konuşmamı istedi. " şey ben Eren arkadaşıma yaptığım masum bir şakacıktıktan dolayı bu durumdayım. Özür diliyorum" dedim. Eren canlı yayını kapadığında mutlu olmuş bir ifadeyle koltukta yayıldı. Bense gözlerim dolmuştu. Hatta Eren'e bakıp ağlıyordum. O ise hala gülüyordu. Ben sadece küçük bir yazı yazmıştım o ise beni aşağılamıştı canlı yayında. Daha fazla dayanamayıp odama gitmiştim.
Nasıl gidiyor arkadaşlar. Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum...
![](https://img.wattpad.com/cover/87391665-288-k616596.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYBOLMUŞ DUYGULAR
AdventureSabah uyandığında aklına ilk gelen yeniden uyumaktı. Evet, doğru duydunuz. Bu uyumayı seven kızın adı... Arya, tek bildiği uyumak, yemek yemek sonra tekrar uyumak hmmm birde kavga etmek. En sevdiği şeylerden biri kavgadır. Yaşadığını, sadece k...