Sinirlendiğim için artık hiçbir şeyi umursayamıyordum.
Youngjae'in üzerine yürüdüm ve boynundan tutarak duvara yapıştırdım. Bir kaç santim yer ile bağlantısı kesilmişti.
- Yongguk onu nereye götürdü ?
Sadece öksürüyordu. Boğazını git gide daha da sıkmaya başladım.
Jimin beni geri itmeyi çalışıyordu fakat bunu başaramayıp odağımı üzerine topladı. Youngjae'yi bıraktım ve ona dondüm.
Pişman olmuştu sanırım bana dokunduğuna fakat çok geçti.
Elimle onu kırık camların üzerine fırlattım. Kalkamıyordu. V onun yanına giderek yardım etmek istedi. Bu sırada ben de geri dönüp Youngjae ile kalan işime devam ettim.
- Söyle !
- Yongguk'un nereye gittiğini bilmiyorum.
- Yalan söylüyorsun !
Tekrar boğazından tuttum ve ikimizi de ışınladım. Bir uçurumun kenarındaydık. Benim ayaklarım yere basıyorken Youngjae'in ayakları en az 90 metre yüksekliği olan uçurumun boş kısmındaydı.
- Seni aşağı atmamı istemiyorsan Yongguk'un Destiny'i nereye götürdüğünü söyle !
- Beni bu şekilde korkutamazsın Angel. Ben bir asil vampirim. Buradan atarsan bir süre bayılırım ardından dinamik halime geri dönerim.
- Demek öyle. Peki o zaman !
Elimi boynundan çektim ve aşağıya düşmesine izin verdim. Çığlık atıyordu hava da sert bir şekilde düşerken.
Tam bir metre kala büyüyle onu durdurdum ve hızla yukarı çıkardım.
- Çok endişeli gibiydin ? Ölmeyeceğini biliyorsan neden o kadar korkuyorsun Youngjae ?
- Sen ! Nasıl bir psikopatsın ?
Nefes nefeseydi. Durumuna gülüyordum sadece.
- Eğer söylemezsen bu sefer gerçekten o kayalarla buluşacaksın !
- Gerçekten bilmiyorum. Yongguk bizimle pek konuşmaz , daha doğrusu hiç kimseyle konuşmaz. Arada ortadan kayboluyor ama nereye gittiğini hiç kontrol etmedik.
- Peki o zaman.
Youngjae'yi benim yanına çektim ve ayaklarının yere basmasını sağladım.
- Teşekkürler !
Dedi. Hafif bir gülümseme attı hızlı nefeslerinin arasından.
Karşılık olarak ben de benzer şekilde sırıttım ve elimi yumruk yapıp karnına sertçe vurdum.
Gücümün fazla gelmesi ve onun uçurumdan geri düşmesi benim suçum olamazdı , değil mi ?
Attığı çığlıkları takmayıp Jimin'in başına ışınlandım.
- Sana da soruyorum ! Destiny nerede ?
Yerden kendisini zar zor toparlamış olan Jimin'in karşısına V geçti ve bana baktı.
- Angel , ne ara bu kadar kötü birisine dönüştün ?
- Kapa çeneni V !
Tam elimi kaldırıp onu duvara sertçe çarpmak için büyü yapacaktım ki arkamdan birisi bana sarıldı.
Kollarımı bacağımın hizasına indirmiş , kaldırmama izin vermiyordu.
- Angel lütfen dur !
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sınırımı Zorla ★ B.A.P & BTS
FanfictionAilesi büyücü olan Angel, daha güçlerine kavuşamamıştır ve birkaç kişi tarafından kaçırılıyordur. En yakın arkadaşı ve aynı zamanda kuzeni olan Destiny de kendisi gibi ailesinden kendisine geçmesi gereken güçlerine daha sahip olamamıştır. Peki bunl...