DENİZDEN 💚
Sizin de bir anda hayatınız değişti mi?
Benim değişti. Hiç ummadığım bir anda biri gelip o hayatı değiştirdi. Ben kendimi ateist sanarken İsmail hocam sayesinde gerçek dinimi buldum. Kendimi o kadar huzurlu hissediyorum ki hani anlatılmaz yaşanır diyorlar ya ben bu duyguyu yaşadığım zaman anladım.
Rabbim i ve dinimi bulduğum zaman gerçek huzur işte o zaman mış.Şimdi ben nerdeyim yıllar öncesinde kardeşim dediğim adamı bulmuş ve onunla Feyza sayesinde karşılaşmıştım. Ya da bu bir tevafuk muydu. Önce İsmail hoca mı ve sonra ilk okulda kan kardeşim dediğim Yusuf' u gördüm. Hani biz insanlar karşılaşır ya tesadüf dersiniz bu doğru değilmiş.Mesela siz evinizde otururken, birden içinize dışarıya çıkıp dolaşma hissi doğsa ve çıktığınızda sokakta, yıllardır görmediğiniz bir dostunuzla karşılaşsanız, bu bir tesadüf, bir rastlantı değil; tevafuktur, ilâhî bir tasarruftur.İşte benim karşıma da böyle tevafuklar çıktı.
İsmail Hocayla söylediği sözler aklıma geldi.O gün
İsmail hocam beni evine davet etmiş bende girmiştim. Sonra biraz tereddüt etsemde yıllar önce onun öğrencisi olduğumu söyledim. İlk önce beni tanıyamamıştı.Ben de cüzdanımın içinden ilk okulda çekindiğim fotoğraf ı gösterdiğim de anca tanımıştı.S sonra eski günlerden konuştuk. Ta ki beni yine deli eden sesi duyana kadar.
Benim ateist olduğumu bilmiyordu ben de belli etmeden dinlemeye başladım.Ta ki bana soru sorana kadar.-Hadi evlat abdestimizi alıp namazımızı eda edelim.
Hadi gelelim fasulyenin faydalarına demek istesem de doğruları söyledim.
-Hocam ben bilmiyorum çünkü ateistim.
Dedim. Sonra yanıma oturarak yüzünde acı bir tebessüm vardı.-Neden evlat şu kainatın sahibi Allah(c.c)ken sen neden inanmıyorsun?
Bir şey söyle yemedim ve devam etti.
-Bak evlat sana bir hikaye anlatacağım
adamın birisi her zaman gittiği bir berbere tıraş olmaya gider tıraş olurken güzel güzel muhabbet ederlerderken konu dini konulara gelir .
berber derki traş olan adama;
yok kardeşim ben senin dediğin gibi(haşa)Allah a falan inanmıyorum eğer öyle bir güç olsaydı bu kadar sorunlu,hasta ,evsiz barksız zorda insanlar olur muydu aslında öyle birşey yok der.
traş olan adam;
tartışmayı uzatmamak için susar polemiğe girmek istemez
ve tıraş biter
adam tam kapıdan çıkarken caddenin karşısında
saçı sakalı uzamış birbirine karışmış bir adam görür
ve berbere dönerek derki
aslında berber diye bişey yoktur der
berber gülerek nasıl olur öyle şey
ben burdayım ve varım ben berberim der
adam eğer berber olsaydı şu karşıdaki adam gibi saçı sakalı uzamış insanlar olmazdı ki der
berber; ee kardeşim onlar bana gelip tıraş olmuyorsa benim suçum ne? der
işte o andır ki adam berbere
güzel kardeşim işte sorun da bu onlar Allaha gitmiyorsa bizim suçumuz ne?
Kafamda bir sürü soru belirdi onlardan bir tanesini sordum.
-Peki hocam bu kadar aç insan var,hasta çocuk var eğer size göre Allah var niye yardım etmiyor.
-Birincisi hastalık ahireti ibadeti daha fazla hatırlatır. Allah şefkatinden, ahiret yurdu daha hayırlı olduğu için, hastalığı başa verir, böylece kul bi yaratana ihtiyacı oldunu anlar. Böylece Allah'ı tanır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SULTANIM(Düzenleniyor)
SpiritualBazen hayatın insana ne getireceği bilinmez bizim için en hayırlısı budur diye verdiğimiz kararlar bizim hayrımız yerine şerrimiz olur. Bizi içinden bir türlü çıkmayı beceremediği mız dertlere sürer. İşte bu noktada bize iki tane karar hakkı doğar...