DANSI SEVIYORUM

İLK YARIŞMAMIZ

5 AY SONRA;
Artık karnım iyileşmişti. Luke gayet iyiydi ve ben o mesaja "Ben de..." Yazmıştım. Yani Kısmen sevgiliydik artık. (5 aydır) 5 ayda tüm koreografilerimiz bitmiş ve yarışmaya hazırdık. Kendi Başımıza prova yaparken bir anda çarpıştık ve birbirimizi tuttuk. O an gene göz Göze geldik. Ya ben bu çocukla göz Göze gelmeye bayılıyorum ama..!! Çalışmamız bitince bize yarışacağımız yeri söylediler. New York.... O an çok sevindim çünkü 3 Yıldır göremediğim babamı görebileceğim ve babam benim ilk yarışmamı izleyebilecekti. Sevinçten Luke'a sarıldım. O da bana sarıldı. Sonra herkes "OoOoOoUuUuUu" demeye başladı. Biz ise kimseyi umursamadan sarılmaya devam ettik. Sonra evlere dağıldık. Yarışma 5 gün sonra olacaktı. Orada alışverişten annemi iflas ettireceğime yemin ederim. Öyle çok alışveriş manyağı biri değilim aslında ama orası New York... Kostümüm de yapılmıştı. Tek kollu, dar , üzerinde püskülleri olan gece maviş bir elbise. Üzerinde tek taş Yüzüklerin Taşı kadar minik Taşlar vardı. Saçlarım ve makyajına da karar verilmişti. Saçlarım arkadan at kuyruğu olacaktı. Makyaj olarak ise bir dudak parlatıcısı, Şeffaf oje, siyah far ve siyah göz kalemi olacaktı. Saçıma Taşlar yapıştırılacaktı... Sonra kulağıma gene aynı gece mavisi tonunda püsküllü bir küpe. Şimdi bunları benim Üzerimde düşünün düşünebilirseniz. Abajura çevirecekler beni.... Eve vardıktan sonra bir kez daha kostümüme baktıktan sonra, yatağa oturup biraz kitap okudum (yine)... Annemin beni çağırmasıyla tüm keyfim bozuldu. Ama genede yanına gittim. Bana sarılmak istemiş. Öğretmenlerim annemi arayıp bu seneki performansımın çok iyi olduğunu söylemişler. Annem bu duruma çok sevinmiş. Onunla biraz sohbet ettikten sonra odama döndüm. Yarın sabah, yani yarışmaya 4 gün kala oraya gidecektik.....
Sabah saat 00:06 gibi Kalktım ve bavulumu son kez kontrol ettim. Her zaman giyindim şeylere benzer bir şeyler giyindim üzerime. Sonra Luke'leri ve hocamızı bekledik. Kapı çaldı. Onlar gelmişti. Sonra arabaya atladık. Luke, ben ve benim annem bizim arabayla, hocamız ve Luke'in annesi onların arabasıyla gidiyorlardı. Uykum gelmişti. Neden bu saate alırlar ki uçağı. Bir de yarışma 4 gün sonra.... Vakit geçirmeye vaktimiz Kalsın diyeymiş... Uykumun geldiğini anlayan Luke Kafamı alıp kendi omzuna koydu... Bende ona gülümsedim. Sonra biraz şekerleme yapayım dedim. Havaalanı'na varınca uyandım. Uçağa binince Yapacağımız saatlerce uykuyu düşündüm. Bir de uçak boşmuş. Hayret! En fazla 23 kişi galan vardı. Onları 3'erli sıralara yerleştirdiğimizi düşünürsek arka taraf bizim!!!! O zaman uyku!!! Rüya!!!!
Güneş'in suratıma vurmasıyla uyandım. Nasıl uyumuşsam artık yorgan yerde, yastık ayaklarımda.... Ve Luke yerde uyuyordu. Getirdiği şeylerle kendine yer yatağı yapmış... Güle fikir!
Sonra Luke'i de uyandırdım. Herkesi uyandırdım. Çünkü New York'a yarın saat kalmıştı. Luke'in yer yatağını bozması zaten 1 saat alırdı... Herkesi uyandırdım ve hazır bekledik. Sonra uçak yere indi. Havaalanındaki işlemlerimiz tamamlanınca otele yerleştik. Ben böyle pansiyon gibi bir yerde kalırız gibi düşünürken 5 yıldızlı bir otele getirdiler bizi. Saat 12:09 olmuştu. Biz bir şey istedik. Luke ve ben aynı odada, anneler aynı odada kalacaktı. Hoca da tek. Tamam bu biraz canice oldu ama hoca kendi istedi ben yalnız olmak istiyorum diye. Istediniz kabul edildi ve biz odaya yerleştik. Odadaki bir duvar full Camdı... New York manzarasını görebiliyorduk. Biraz manzaraya baktıktan sonra annelerimizi aradık. Her ne kadar Tereddüt etselerde sonunda Luke ile tek Başımıza New York Times Meydanı'na gitmemize izin verdiler. Zaten manzaramız full Times meydanıydı. Sonra Aşağıya indik. Ben Sevinçten dönmeye başladım. Sonra mağazalara girdik. Tamam Yanıma annemden izinsiz çok para almış olabilirim ama burası New York... Ne bekliyordu ki. Bayağı bir dolaştıktan ve saat 14:00 olduktan otele döndük. Nbr biraz küvete girdim. Çok güzeldi. Sonra duştan çıkınca dikişine baktım... Sıkıntı kalmamıştı. Çıkınca Luke ile birbirimize dönük bir şekilde yatağa bağdaş kurarak oturduk. Sonra biraz hikaye küpleri diye bir oyun oynadık. Oyunda 6 tane zar var, ama zarların üzerinde rakamlar yerine resimler. 6 zarı birden yere bırakıyorsunuz ve o an gelen resimleri sıraya dizerek istediğiniz Şahıs Adından (1. Tekil, 3. Çoğul) gibi. Onu oynarken bana bir hikaye yaptı. Kız, dans, erkek, kalp, elma ve yeşil elma... Hikaye ise;
Senle yeşil elma gibiydik, birbirimize her bakışımızda kızarır, kırmızı elma olurduk... Kız sendin, erkek de ben. Bizim kaderimizmiş dans. Ama umarım hiç kırılmaz o tam ortamındaki KALP... O an ağlayacak gibi oldum. Sonra bana sarıldı... Akşam olunca gene dışarı çıktık. Bu sefer otele girerken bir adamla beraber girdik. O adam benim babamdı... Ona an öyle bir sarıldım ki. Sarılmamız bittikten sonra babam ve Luke el sıkıştılar. O an Luke gülümseyince Oluşan gamzeleri beni benden aldı. Babamla sohbet, muabbet, Öpüş, kokuş, bitince uyumaya çıktık.

3 GÜN SONRA;
Nihayet o yarışma günü gelmişti. Yarışmanın olacağı yere gittik. Yarışmanın başlamasına az kalmıştı. Hemen kostümlerimizi giydik, saçım yapıldı, Taşlar yapıştırıldı, makyajım yapıldı. Kendimi hiç böyle görmemiştim. Önce standart danslarını yapacaktık. Bu arada standart kostümüm su yeşili, üzerinde taşları olan ve kolları ucuna doğru bollaşan bir kostümdü. Yarışma başladı ve teker teker çıkmaya başladık. Hemen duruşumu aldım dansa başladık. Çok heyecanlanmıştım.... Danslarımız bitmeye yaklaşmıştı. Quickstep denilen dansın ortalarına gelmiştik. Dans bittiğinde verebildiğim en güzel selamı vererek çıktım. Sonra hemen Koşarak latin kıyafetlerimizi giyindik. Latin yerlerimizi aldık ve beklemeye başladık. Zaman geldi ve çıktık.... Hemen katin yerlerimizi aldık. Samba müziği başlayınca gaza gelip kıvırtmaya başladım. Luke bana kamyon görmüş tavşan gibi bakıyordu... Çocuk şoka girdi.... Samba, Cha cha cha, Rumba, Paso doble ve jive yaptıktan sonra gene en güzel şekilde selam verdim. Bir kız jive sırasında çok pis düşmüştü. Finale kalanların arasında biz de vardık. 1 çiftin önüne geçerek finale kalmışız. O da kesin Düşen çifttir. Kıza gidip yardım ettim. Kızın ayağı elbisesine takılmış ve kick atmaya çalışırken yere kapaklanmış. Habi çözülen Bağcığa basar ve yere kapaklanırız ya. Aynı onun gibi. Dansların hepsini gene tekrar ettik. Standart, latin. En sonunda ödül törenine geldik. 6. Olmuşuz.. İlk yarışmaya göre fena değil sanki... Sonra madalyamızı alıp otele döndük. Luke ile madalyayı çantaya koyduktan sonra yatağa uzanıp biraz telefonlara baktık. Sonra onun yanağından öptüm, o da benim yanağımdan öptü. Sonra yarına güzel bir alışveriş dileğiyle uyuduk....