AŞIRI ASİ

BELKİ DE BİR UMUT...

Ev geldiğimde bahçe kapısın gıcırtılı sesi duyulmasın diye yavaşça kapı açtım kapının  önüne gediğimde anahtarımın yanımda olmadığını fark ettim zile basmak istemedim ,her zaman son çıkış kapım olan odamın yanında olan yangın merdivenlerinden direk odama çıktım aslında çok tehlikeli olması yanında zevk vermesi yönünden bu girişi kullanıyordum .odama girdiğimde hep bir huzur olurdu neden bilmiyorum ama bir mutluluk olurdu azda olsa ama bu kez onlardan eser yoktu .çantamı her zamanki köşesine güzel bir şekilde fırlatıp yatağa kendimi atmam bir oldu ama aklımda Doğu'da kalmıştı ve de Deri'nde  nerden çıkmışlardı karşıma  başka bir şey  düşünemiyordum yatağımda öylesine uzanırken düşüncelerimle   uyuya kalmıştım çoktan . akşam yemeğini yiyememem ise şans olmuştu sabah olması ise annemin ıslak öpücüğünden anladım ve yatağımdan fırlayıp ustu mu bir çırpıda giyindim kendimi yemek masasında mükellef bir sofrada buldum karnı doyurup  kapıya doğru fırladım :

''görüşürüz  anne ''deyip kapıyı kapattım .kulaklıkla caddede yürümeyi sevdiğim için hemen  en çok sevdiğim şarkıyı açıp okula karşı yürümeye başladım neden bilmiyorum ama bir anda kendime şu soruyu sorarken buldum :''Bugün ne yaşayacağım acaba?''  derken  okul bahçesinde  karışımda Deri'ni  gördüm ama artık konuşmak istemediğim için yanından sınıfa doğru yürürken   arkamdan  DERİ'NİN:

''TALYA özür dilerim ''demesi ile kendimi ona şaşkın şaşkın bakarken buldum ve içimden ''şuursuz galiba ''demekten başka bir şey bulamıyordum  neden özür dileğini de anlamıyorum 

''ne için özür diliyorsun acaba '' dedim bu yüzden tak fark ettiğim bu kez ilk defa insanca cevap veriyordu

''bahçeden olanlar için aslında her şey için desem daha iyi olacak'' dedi ve çekip gitti cidden mantılı bir yanıt bulamıyordum ne Derin'e nede Doğu'ya Doğu demişken özür dilemem gerektiği hatırladım kendi sınıfıma girmeden Doğu'nun sınıfına gittim ama Doğu yoktu şaşıracağın başka biri vardı kim mi?  Derin ta kendisi demek Doğu ile aynı sınıfta okuyordu ilginç geldi bir anlığına bana sonra dün ki olaylar canlandı baktım ki Derin dün ondan Doğu'ya öyle dedi derken tekrar aklım Doğu'ya kaldı acaba neden yoktu çünkü zil çalmıştı bu kez öğretmen zili olduğunun farkındaydım irkildim ve bir daha ki teneffüs tekrar  bakmak sözü ile sınıfıma gittim sabah sabah azar yemeyi sevmemin de etkisiyle hızlıca yerime oturdum ve klasik duruşuma hazırlanıp dersin bitmesini bekledim ama şunu fark ettim zaman hiç geçmiyordu çünkü ben Talya ilk defa bir dersin bitmesini bu kadar istiyordum en sonunda dayanamayıp hocadan  izin aldım   lavabo bahanesiyle oda izin verdi ki aslında vermezdi   ama kapıdan çıkarken neden izin verdiğini anladım:

''yüzünü de yıka da nerde olduğunu anla da gel  '' dedi ve laf sokmak için izin  vermişti olduğunu anladım aslında karşılık verirdim ama hiç zorlamak istemeden kapıyı kapatıp çıktım .şimdi ne yapacağımı düşünürken yanı Doğu ve Derin'inin sınıflılarına bakmak istedim ama Doğu'nun gelip gelmediğini öğrenmek için desem doğru olur her ne kadar Derin'i de görmek istesem de bunu Doğu  için yapıyordum  ama nasıl yapabilirdim bilmiyordum sonradan aklıma Derin'inin bana yaptığı şeyin aynısını yapmak aklıma geldi nöbetçi masasına gittim nöbetçi öğrenciler alt sınıflardan olurdu hep bende büyüklük duygusu ile

''kolundaki o nöbetçi kartını ver ''dedim bunu her ne kadar geçmişte kalsa da   bizim okulda önemli şeylerden biriydi neyse kız korkup verdi ama 

''abla geri getir müdür bana kızar sonra'' dedi haklı olarak müdür  Sinek kimse sevmez üstüne de korkar korkunç yada güçlü olduğundan değil mezun olasıya kadar canınızı çıkarır yanı kısaca kanınızı emer neyse bende 

''tamam '' dedim ve Doğu'nun sınıfın onunda kaloma takıp kapıyı tıkladım sınıfta İngilizcece vardı şans eseri güler bir suratla içeri girdim Doğu'nun yerine baktım  ama yoktu o sırada gözüm Derin'e takıldı beklediğim gibi arkada oturuyor kafayı vurmuş uyuyordu ben se ona baka durayım hoca:

''efendim Tayla  ne vardı ? '' dedi bende 

''hoca Doğu'yu çağırıyorlar da'' dedim beklemeğim bir cevap geldi 

''hangi doğu kızım ?'' hapı yutmuştum resmen içimden ''bu sınıfta kaç doğu var ki demek geçmişti ki '' 

''bilmiyorum hoca bana sadece Doğu'' dediler dedim hoca baya sinirlenmişti ki

''Doğa Korgan'sa bugün yok ama Doğu Yılmaz'sa burada'' dedi ve bana çocuğu işaretle gösteriyordu . Ben  işarete ettiği kişiye bakarken Derin'in başını kaldırıp bana baktığını gördüm ama benim onu fark ettiğini fark edince kafasın tekrar indirip uyuyor halini aldı ben şaşkın şaşkın hocaya:

''tamam hocam ben bir sorayım'' dedim ve sınıftan çıktım Doğu yoktu Derin bana bakıyordu derken derse geç kaldığımı fark ettim kolumdakini çıkarıp kapıyı tıklayıp içeri girdim hoca 

''Talya neredesin sen? az kalsın birini yolluyordum '' dedi  bende çıkarken ki laf sokmasına inat

'' Nerde olduğunu anlamam uzun sürdü hocam'' dedim ve gülerek yerime oturdum aslında gülecek durumda değildim ama maksat laf sokmak olduğu için gülmüştüm ve aklımda Doğu vardı ''neden gelemdi ?'' derken zil çalmıştı hoca sınıftan bana pis pis bakarak çıkmıştı bense o sıra elimdeki kolluğu fark edip tekrar nöbetçi öğrencinin yanına gittim ve geç olsa da vermiştim arkama bir döndüm ki Derin bana bakıyordu :

''en sevmediğim benim numaralarımın sorulmadan kullanılması'' dedi tamam ben bir şey diyecekken devam diyeceklerine devam etti

'' ama bu kez kızmadım sonuçta kendi yorumu da katmışsın'' dedi ve gülerek bahçeye doğru eli cebinden yürüdü bense bu ne şimdi ne böyle derken sınıfa gittim ama beni de bir gülmem sarmıştı ve gereksiz yere gülüyordum .yerime oturdum bahçeye bakarken Derin takılıyordu gözüme istemesiz bir şekilde aynı zamanda da gülüyordum zil çalmıştı her kez içeri girmişti ama Derin hala bahçede idi bense ona bakıyordum derken hoca ''günaydın '' dedi ona bakmıştım ki sadece on beş salisede Derin gözden kaybolmuştu bense öyle düşünceli düşünceli okulun bitmesi için bahçeyi izliyordum  son sizle yerimden kalkıp çantamı aldım ve okuldan çıkmıştım kulaklığımı takıp rast gele bir şarkı açtım  seksendört den  ''hayır olmaz ''çalmaya başladı o çalarken bende evin yolunu buldum.