Bir başlangıç

59 7 5
                                    

Herkese merhaba buralarda yeni sayılmam hesabı yeni açtım fakat uzun zamandır wattpad kullanıcısıyım yeni bir hikaye yazmak için bu hesabı açtım yeni başlangıçlar hep iyidir değilmi? temennim bu hikayenin gerçekten sevilmesi yazı yazmayı çok seviyorum bu yüzden sizlerle de yazdıklarımı paylaşmak istiyorum ve umarım başarılı olabilirim daha fazla uzatmadan bir açılış bölümü yayınlıyorum herkese bol kitaplı hayatlar 😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊😊

... Hayat sizi istemediğiniz şeylere zorlayabilir bazen, dünyada milyarlarca insan vardır ve herbirinin kaderide birbirinden farklıdır kimse hayatı boyunca başına ne geleceğini kestiremez ama yinede yaşam her zaman ölümden daha tatlı gelir... Ve bir bebek dünyaya gelir masum ve zararsız annesinden başka güvenecek kimi var ki? Kötü ve karanlık dünya nın içinde minicik bir aydınlık tek başına neyi aydınlatabilir sizce ölüm kokan bu dünyada tek başına bırakılır mı o minik aydınlık, annesi onu bir başına bırakır çünkü baştan istememiştir zaten ama yinede ona bir hayat vermiştir peki bu gerçekten bir hayat mı ?

*******

Gözlerimi açtığımda soğuk rüzgarın tenimi delercesine estiğini hissettim aralanan gözlerimden akan bir damla yaş yanağımdan boynuma doğru akıp gidiyordu artık daha fazla soğumuş ve acımasızlığını hissettiriyordu mevsim , kış nedir bilir misiniz ? Bazısı için sıcak evinde yudumladığı kahvesi bazısı içinse buz gibi havada geceyi bir parkta geçirmek yada bir duvar dibinde bunu da en iyi ben bilirim hayatımı biraz açıklayacak olsam küçücük bedenimi bir duvar dibine bırakıp gidenlerden başlarım aradan yirmi yıl geçti ve ben beni ondokuz yaşıma kadar büyüten o yaşlı kadını kaybettim o da çok çok fakirdi fakat beni kendi çocuğu gibi gördü ve baktı kendide bir köleydi büyük bir tüccarın kölesi olarak çalışmıştı hayatı boyunca ve bende onun yanında tabii ki geçen yıl büyük annem ölünce oradan kaçtım bana yaptıkları eziyetler artık canıma tak etmişti işkence edip beni iğrenç işlerine alet etmeye çalıştılar içtikleri içki sebebiyle de sızıp kaldılar her defasında belkide bu bana tanrının bir lütfu dur diye düşünmeden geçemem. Ben Elis şuan kaçak durumundayım köşe bucak beni arayan sahibimden kaçıyorum beni bulduğu yerde öldüreceğine adım gibi eminim ama pes edemem devam etmeliyim yoluma....

"Yeter artık!..."
"Lütfen efendim açlıktan ölmek üzereyim bir parçacık ekmek verin" yolun üzerinde gördüğüm bir fırına girip ekmek dinlenmeye başlamıştım.

"Parasız ekmek ha ? Git ve para getir ancak öyle alırsın " bu acımasız adam beni ölüme terk ediyordu resmen.

Umutsuzca dışarı çıktım ve yeniden yürümeye başladım çıplak ayaklarıma batan taşlar canımı yakıyordu ve kar yağmaya başlamıştı artık ölüm bana çok yakındı hissediyordum güçsüz kalmıştım dizlerimin üzerine çöküp gökyüzüne baktım isyanım hayatımamıydı yoksa beni minicik bir bebekken sokağa atan ailememiydi bilmiyordum akşam olmuştu başımı dizime doğru eğip açlıktan arkasına yapışan mideme bakıyordum.

"Hey sen!!" Ani bir ses ile arkamı döndüm bu kaçtığım adamın oğullarıydı bir hamle yapıp kaçmaya başladım arkamdan koşuyorlardı ve kahrolası bir su birikintisi düşmeme neden oldu her yerim ıslanmış sırılsıklam olmuştum iki kişi kollarımdan tutup kaldırdı ' Bırakın beni ' diye haykırıyordum sesimi duyanlarsa bana yardım etmek yerine kapılarını kapatıp içeri giriyorlardı

"Nereye kaçabileceğini sandın ha? seni küçük fahişe "

"Bırak beni adi herif bırak " kollarımı kurtarmaya çalışırken yüzüme yediğim tokat ile yere yığıldım elim ağzıma gitti dudağımın patladığını fark ettim gözlerimdeki yaşlar bir biri ardına yanağımdan süzülüyordu bana vuran pislik kolumdan tutup geri kaldırdı ve çenemi tutarak gözlerini gözlerime sabitledi dişlerini birbirine bastırarak

AMBER⭐Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin