-R-4

3 2 0
                                    

''Baba tamam anladım !'' babam bana bininci kez baktı.''Anlat o zaman.'' bıkınlıkla üfledim.

''Metro ya binicem metro 3 durak sonra durduğunda inicem ve kafelere doğru yürüyeceğim sonra da sağa dönüp düz devam edicem eğer metronun saati uymazsa otobüse inicem otobüste bir amblem görürsem binip 5 durak sora ineceğim ve düz yürüycem .'' babam memnun olmuş gibi kafasını salladı.

''Ben eve geç gelicem oyalanmadan geliyorsun.'' başımı salladım.''Erkeklerle çok yakın olmak yok o cinsten en fazla iki arkadaş edinebilirsin.'' başımı salladım.Beyaz spor ayyakabılarımı giyerken bir yandan da babamı dinliyordum.Ev anahtarımı çantama yerleştirdim.

''Baba arkamdan su dökmiycek misin ?'' dalga geçtiğimi anladığından elini sırıtrak gösterdi.'Beş kardeş ' lafına karşın gülümsedim.

''Allah huzur versin babişiii!'' asansörü açıp içine girdim.

----

"Vay anasını!" Karşımdaki kocaman okula-koleje-baktım. Babam beni %40 bursumla  nasıl yazdırmıştı?

Uzaktan insanlatı incelemeye başladım.Hepsinin zengin olduğu belli tavırları ve eşyaları vardı.Kızlardan Sadece 9 'lar-onların yarısından çoğundan geriye kalanı-sade görünüyordu.Yabancı ortamlarda fazlasıyla Çekingen olmam okula girmemi engelliyordu.Derin nefes aldım.

"Öğrenci kimliği !" Güvenlik götevlisi okul kapısının yanında duran kulübedeydi.

"Yeni öğrenciyim."

"Biliyorum .Cihan bey söyledi .Merih Akkuş?" başımı salladım.

"Direk müdüre gidiceksin." başımı sallayarak binaya doğru yürüdüm.Bu Cihan Varkal denen adam neden bu kadar ilgileniyordu ki bizimle? Babamla kanka gibiyseler neden daha önce adını duymadım onu da bilmiyorum .Ben hiçbirley bilmiyorum!

Hala bahçedeyken yerimde durdum.Motor sesi mi o?

Okulun bahçesine gürültüyle son model olduğu fazlasıyla belli olan siyah bir motor girdi.Yakınımda boş  park etmek için burakılan yere havalı bir şekilde bıraktı.Kaşlarımı çattım.Lise de motor süren mi var?Belki eskiden okuduğum devlet okulunda yoktu ama bu motor araba işi sadece wattpad kitaplarında ve dizilerde olur sanıyordum.

Kaskını  bırakıp binaya girmek için yürürken çattık kaşlarım ve tuhaf bakışlarımla karşılaştı.Kaşlarımı onu çözmek için daha da çattım .Gözlerime o kadar uzun baktı ki içimde tuhaf şeyler hissetim.Hiç renk vermeyen suratını görmek tuhaftı.Başımı iki yana salladım .Koşarcasına binanın içine girdim.

O da neydi ? Elimi kalbimin üstüne koydum.Yok be.Saçmalama.Oha.Yuh .Hayır.Yok öyle bir şey.Bencede.

Kendi kendime konuşurken bana deli misin? der gibi bakan kıza bende bakışlarımla Ne? diyip müdürün odasını aramaya başladım .Merdivein korkuluğuna dayanıp telefonuna bakan bir çocuğu görmemle enayi gibi dolaşmıyacağım için içimden alkış tutum.Evet. içimden .Ne var ?yine bana deli misin  desinler!

"şey..".Gözlerini bana çevirdi.Gülümsedi.

"Müdürün odası nerde biliyor musyn?" başını salladı

"En üst katta asansör var kullanabilirsin .Zaten kapının yanında yazıyor" gülmsedim."Teşekür ederim."

"Bu arada ben Berkay." uzatığı elini sıktım."Merih."kaşlarını ne dediğimi anlamak için çattı."Meral olamaz değil mi?"ofladım.İnsanlara ismimi söylediğimde hep böyle tepki alıyordum."Hayır Me-rih M , E, R, İ ,H." başını salladı.

"Merih .Merih? Erkek ismi değil mi o?" Gozlerimi devirdim.

"Evet .Gitmem lazım .Hoşçakal." güldü.

"Görüşürüz."

----
Bir tane bile boş olmayan-aslında biri boştu-sıralara baktım.

Birde yanı boş olan çocuğa...

Yavaşça yanına yürüdüm.Rahatsızlıkla yaklaştım.
" Şey. .." Bana baktı. " Şey yanına oturabilirmiyim? Başka yer yokta. " Gözlerini devirdi. Ve önüne döndü. Yaklaşık iki dakika orda dikildim.

" Ne dikiliyorsun? " kaşlarım çatım.

"Oturman için komut vermek mi lazım ? Aptal mısın ?" Sinirle çantamı yere koyup oturdum. Yanımda ki çocuk telefonuna geri döndü. Hafif esmerdi.Nrfense yanında olmak bana heyecan ve rahatsızlık vermişti. Kaba , yani yakışıklı sayılabilir ve renksiz.

" Çok  mu ilgini çektim? "

" Ne Ha - Hayır! Şey..." ifadesiz bir şekilde baktı sonra sırıtı.

"Ne? "

"Kaba mısın sen ya! " başını salladı. "Evet. " derin bir nefes aldım.

"Herneyse! Bu arada ben. .. Merih. " Elimi uzattuğımda bana tuhaf bakışlarını sundu.

" Aman iyi ! Bende kabahat zaten! " Insan elimi sıkar!

"Merih." Ilk defa biri ismimi ilkinde doğru mu söyledi?

"Merih . Sus." Kaşlarımı çatarak önüme döndüm. "Iguana suratlı mutasyon geçirmiş ayı. " diye fısıldadım.Umarim duymuştur.

----
İlk günden arkadaş kazanamadığım belliydi dizilerde gördüğüm liseler gibiydi. Şu yanımdaki çocuk ise tam bir Kerem Sayerdi.Bir ara baya seversim. Zaman ne kadar cabuk belki geçiyor.Neyse eve gidince di-
Ev ?Şey bana salak demeyin ama ben... galiba... kayboldum. Yani etrafımda tuhaf tuhaf yerler vardı. Yani galiba burası bar. Hızlıca ilerleyip barın arka tarafını buldum. En azında göz önünde bulunmazdim.Telefonumu açıp internetimi aç- fuck!Internetim yok ! Demek ki kendi yontemlerimle yolumu bulmalıyım yani şu yoldan-

"Miyav! " Hayır miyav diye bir yok Merih! Dur Miyav mı?
"Miyav! "Ay Ne gada dadlu bi kedi. Beyaz ama  tüyleri kirlendigi için gri görünümlü yavru bir kediydi. Yanına yavasca yaklaştım. Korktuğu için gerileyince diz çöküp elime aldım. "Çenin ne işin var buyada! Seni eve götürsem babam kızarmı acaba ?Sanmıyorum biz kandırırız seninle dedeni!" Artık o senin deden!

"Senin ne işin var burada?" Kimin seslendigine bakmak için baktım. Bu iguana suratlı mutasyon geçirmiş ayı idi.

"Şey ben kayboldum da..." Kaşlarını kaldırdı ve alayla baktı.

" Kayboldun? Niçin burada kayboldun acaba?" Kaşlarımı çattım.

"Ne diyorsun sen be?" Alayla bakıp siritmasini bozmadı.

"Diyorum ki salaksın. Dediğimi niye anlamıyorsun? Git ötede kaybol. " Sinirle baktım.

"Tamam be !Gidiyorum çok da meraklıyım sizin bu tuhaf mekanlarinizda kaybolmaya! " Giderim kedisimle çok da umrumda hıh!  

"Dur!" Kaşlarımı kaldırdım. Demek anladı. "O kedi buranın.Buradaki tek yabancı sensin!" Dedi ve kedimi elimden almaya çalıştı tabu ben yedirimiyim büyük bir uğraş verdim tabi elimden kediyi aldı . Kazanç yok Kayıp 1 çocuğum ve kediyi elimden çekmesinin verdiği hızla düşmem ve bu düşmenin oluşturduğu dizindeki  yara.Ay çok uzun bir cümleydi.

"Gerizekalı bak ne yaptın! Ay bakamıyorum kanlar fışkırıyor! " Gözlerini devirdi bende ayağı kalktım. "Abartma! " işaret parmağımı ona doğru salladım. "Sen benden kork çocuk! İsmini cismini bilmem ama hayatımdaki 4. Düşmanım şuan sensin! " Eve nasıl gideceğimi bilmesem de seke seke yola koyuldum.

Merhaba geri döndüm! Bayağı geç oldu ama oylar azalıyor mu ne? Herzaman olduğu gibi reklama açığım!

RenksizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin