~kanser~

1 0 0
                                    

"Benim tatlı kanserim.."

Aklıma bu sözle beraber gelişin

Acı dolu

Her bir hücrem sızlar

Gözlerim kendini sıkar

Kalbim de acır

Ama ağlayamam

Canım acır, ama çığlık atamam

Hücrelerime yayılır acı, ama susarım

Sen susmamı istedin

Ben susarım

Içime akar gözyaşlarım

Içimi zehirler

Yayılır zehir acıyla dolu her bir hücreme

Kesip atamam anıları ve her bir parçamı

Bir anı aklıma gelirse burukça bir gülümseme peydahlanır dudaklarımda

Gözyaşlarım yine içime akar

Çığlık atan içimde ki kız, içimi de parçalar

Ama susarım

Ve camdan dışarı bakmam,siyah bir kağıda bakarım

Simsiyah.

Acı dolu ama gözükmüyor bir zerre

Yazılmış çizilmiş ama o siyah sadece

Kendime bakarcasına bakarım.

Yazarım. Bakarım. İzlerim. Ama susarım.

Kendime bile susarım artık.

Bu evren ruhumu kanser ederken

Sen orda kanseri cesedinde hissederken

Sana da susarım. Kendime de.

Ama yazarım işte.

Ve şimdi sen bilmesende sana yazıyorum.

Kanser ikimizi de ele geçirir.

Sen acını kus, çığlık at doyasıya

Ben içime zehir akıtır, yine susarım.

Sen ölme şimdi. Bu sıralar. Ben seni severken ölme. İyi ol hep.

Benden önce ölme.

Ya benimle, ya benden sonra gel yanıma. Ama şimdi değil.

Merak etme. Ben ölürken de susarım. Çıtımı çıkarmam.

Yeter ki sen mutlu ol. İyi ol.

Ben içime ağlar, orda çığlık atarım.

Tek kelime etmem sana. Gözlerim de konuşmaz hatta.

Yazdıklarımı veririm sana belki.

Sonra uçup giderim.

Yine sessizce.

Acıyla ama gülümseyerek.

Bu kanser beni değiştirmez. Bizi yaşatmaz.

Değişmem ben susarım.

Ve biz yaşayalım yaşabildiğimiz kadar.

Birimiz zehrini kusarken, birimiz içinde biriktirirken.

Sen çığlık at benim yerime de.

Ben susmalıyım.

"Ölümün eşiğinde ki bir adamı sevdim ben, defalarca öldükten sonra bile.."

Yokluğunun Boş OdasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin