Sera kapıyı açtı. Gelen Batu'ydu. Batu:
- Sera çıkmıyor muyuz? Hadi okula geç kalacağız..
- Tamam çantamı alıp geliyorum.
- Çabuk ol ben ve yakışıklılığım kapıda beklemeyi sevmiyor!! Kankan çok yakışıklı be...
- Ben çantayı aldım geldim, sen hala konuşuyorsun... Ne dedim bari hiç dinlemedim de!!
- Ha ha ha çok komik... Neyse hadi gidelim zaten geciktik, dedikten sonra okula gittiler. Sera'nın bileğinde hala bandaj vardı. Sonuçta çatlak acısı da kendisi de kolay geçmez.. Okulun idaresine raporu verdikten sonra sınıf aramaya başladı. Batu çoktan sınıfa gitmişti, ne arkadaş ama insan bir sınıfı bulmaya yardım eder... Sera sonunda sınıfı buldu.Sınıfa çok rahat bir şekilde girdi. 12-A sınıfını bulmak onun için kolay olmamıştı. Sonuçta dördüncü kata koymuşlardı, hoca daha sınıfa girmemişti şaka gibi ama Batu da aynı sınıftaydı. Batu Sera'yı görünce çocuğu yere etti ve "Sera gelsene otur"dedi ve Sera'ya:
-Sen niye benim sınıfıma geldin?? Daha az önce okula birlikte geldik ne çabuk özledin beni...!!
-Hıh şansa bak bende bu sıftayım ama doğruya sen okula gelir gelmez yalan oldun ondan bilmiyosun tabi hangi sınıfta olduğumu..Hem sen hiç aynaya bakmıyorsun galiba ben bu sıfatın neyini özliycem beee....
-Aaa kankacım oluyomu ama, hem bak yanım da boş birlikte otururuz...
Batu 'nun yere attığı çocuk:
-Öhö öhö rahatsız etmiyorumdur inşallah ama 1.si ben nerde oturucam 2.si beni arkadaşınla tanıştırmıycak mısın Batucumm???
-1.si nerde oturursan otur benim sorunum değil. 2.si Sera bu Arel, Arel buda......
Arel ordan atlayarak:
-Sera aksi ama bir okadar güzel.
Batu:
-Sululuğu kes Arel, Sera hiç sevmez böyle şeyleri...:)
Sera:
-Memnun oldum Arel, derken ikinci zil de çaldı. Yani yeni okulun ilk dersi... Hoca yoklamayı aldı, derse geçti bilirsiniz lise sona geldiyseniz hocalar sizi o kadar takmaz...Neyse konudan sapmayalım, bir kaç ders geçtikten sonra öğle yemeyi zamanı da gelmişti.Sera ve Batu kantine indiler. Batu dans Kulübündeydi, kısa süre sonra dans kulübünde olan arkadaşları da masanın etrafına toplandılar. Sera yemek yemeyi oldukça sever ve bölünmesinden hiç mi hiç hoşlanmazdı... Ama hiçbir şey demedi dans kulübündeki arkadaşlarından biri:
- Batu bir haftadır neredesin oğlum haberin olsun biz kulübü bu senede açıyoruz.
- Süpermiş.. Sera!!!
-Hıı.
-Bir şey diycem...
- Batu yemek yiyorum, daha kahvaltı bile yapmadım diyorum, yemeğimi bölüyorsun diyorum... Hızlı söyle sinirlerimi zıplatma değil mi canım kardeşim.
- Tamam canım sinirlenme sen de bizim dans kulübüne katılsana diyecektim, derken Sera daha yeni yudum aldığı kolayı Batu'nun üzerine püskürttü ve öksürerek:
-Yok ben almıyım ama korkma sizi izlemeye gelirim...Beni böyle işlere bulaştırma, hadi ben sınıfa çıkıyorum ...Dedi ve sınıfa çıktı.Batu:
-Pelin şu dans yarışması, bu senede yapılacakmıymış ?
- Evet ama biz bu sene de katılamıyoruz.
- Neden ?
-Berk sen iyice salaklaştın. Bizim bir kişi eksiğimiz var diye geçen sene bizi almadılar ya, bu sene de aynı kurallar geçerli ama bizim koreografiler çok zor diye kimse katılmak istemedi...
Ceren:
- Ya ne olursa olsun.. Biz bu sene de katılsak mı ? Belki birini bulur Batu..
Batu:
- Buldum bile, sen kayıt yaptır, o iş bende, dedi.Sera dans etmeyi hiç sevmezdi.Aslında dansla hepimizin arasıda pek iyi değildir zaten.. Kimisi dans diye saçma sapan hareketler yapar kimisi de dansın hakkını verir, acaba Sera bunlardan hangisiydi?? Ders bitiminde Batu, Sera ve Batu'nun bütün arkadaşları dışarıya çıktılar. Önce hep birlikte onların dans ettiği yani genelde dans antrenmanlarını gizlice koreografiledikleri yere gittiler. Tam Sera'lık bir yerde Sera burayı oldukça sevmişti. Pizza söylediler içlerinden bazıları dans gösterimi falan yaptı.. Sera saate bir baktı O da ne saat on bir olmuştu bile, bunun üzerine Sera:
-Batu ben çıkıyorum..
-Niye ki ?
-Saat on bir olmuşta ondan..
-Oha o kadar olmuş mu yaa ? Neyse biraz bekle hep birlikte çıkalım. Hem kızlarla daha çok vakit geçirmiş olursunuz hem biz ne yaparsak birlikte yaparız, dedi.
Sera Toprağın ondan hiç haz etmediğini hissediyordu.Hatta Toprak bunu hissettirmek için özel bir çaba harcıyordu.Sera:
- Yok gençler siz birlikte çıkarsınız. Ben tek çıkarım iki adımlık yere gidemeyecek miyim?
- Saçmalama Sera birlikte gideriz işte akşam akşam adet çıkarma başımıza..
- Batu ben giderim dedim tamam mı? Hem benim alacaklarım var. Marketten onları da alacağım hadi herkese hayırlı akşamlar.
dedi ve çıktı. Batu Sera çıktıktan sonra:
-Tamam Sera tamam zaten seni bir çözemedim gitti yobaz..
Toprak:
- Siz gidin ben bugün Babamlar da kalacağım size yönüm ters, görüşürüz gençler, dedi.
Ve o da çıktı ardından Batu ve arkadaşları da mekandan çıktılar. Toprak eve doğru giderken Sara'yı gördü Sera marketten çıkmıştı. Toprak içinden "Hıh kıza bak ya hem kulüpte, hem okulda al bir de yolda görmek zorundayız, ne sevimsiz bir tip ya neyse.." dedi. Sera giderken ara bir sokaktan sesler duydu kızın biri çığlıklar atıyordu. Sera hemen oraya yöneldi aşırı soğukkanlılıkla ara sokağa doğru baktı. Beş altı tane adam bir kızı ara sokakta sıkıştırmış rahatsız ediyordu. Sera elindeki poşetleri sakince yere bıraktı ve kızın olduğu yere doğru yürümeye başladı. Toprak Serra'nın poşetleri oraya bırakıp yürüdüğünü görünce dikkate o tarafa doğru yöneldi. Adam tam kızım üstündeki buluzu yırtarken, Sera adamın elini tuttup adamı geriye doğru itti. Diğer adamlardan biri "Bir de arkadaşı varmış. Ben de üzülüyordum bu o kadar güzel değil diye.. Taş Gibi Hatun geldi" dedikten sonra Sera'ya yönelen adam pişkin pişkin gülüyordu... Tam seranın üzerine doğru yönelmişti kii.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HADİ HAYIRLISI
Losowe"Herkes ağlasın öldüğünde sen mutlulukla gülümse " Sera aksi, huysuz, dediğim dedik bir kız...Aşkı bilmiyor ama öğrenecek. Seçim yapması ve vazgeçmesi gereken çok şey var.... Aşk mı? İş mi? Okul mu? ..Hepsi birden desek.. Hikayemiz, s...