Hayat..
Hayat; bir kalem kadar sağır ve dilsizdir. Konuşmadan yazar duymadan sayfaya hükmeden bütün hayatın yaşamışlıkları ile sayfayı acımasızca kirleten ve insanları bembeyaz sayfaların arasındaki çizgiler ile aydınlığa götüren fevkalade bir umut aracıdır. Umut aracına binmek ve onunla seyahat etmek hayatındaki tüm olumsuzluklarla mücadele etme sanatıdır. Her sanat insanların hayatlarını sağır dilsiz bir şekilde anlatma yöntemidir. Gösterilen her sanatın bir yaşanmışlık hikayesi olduğunu fakat bu hikayeler insanlar tarafından farklı yorumlarla sürdürülen beyin jimnastiği yapması ile sınıflandırılan görsel yönden kısaca hayatı özetleyen renklerdir. Bakmayın siz onların renklerle uğraştıklarına kullandığı her rengin anlatamadığı bir hayatın perdesidir. Perdeler ara ara aralanırken kaçırdığımız "noktalar"ı unutuyoruz hayatımızda . Hayatın anlatmak istediklerini bize vermek istediği mesajı perde açılıp kapanana kadar kaçırdığımızın farkına varmadık. Bunun farkında olamadık çünkü biz o sağır ve dilsiz olan umut aracında yolculuk etmek hoşumuza gitmedi. Umut aracı dediğimiz birikimle dünyaya hükmeden, kullanabilen insanlar tarafından yönlendirilen sağır ve dilsiz bir ufuk çizgisidir. Hayatımızı ufuk çizgisi gibi düşünelim sonu olmayan ama olan materyalleri doğru bir şekilde kullanırsak hayatta değiştirebileceğimiz "noktalar"ın farkına varmak insan oğlunun yani bizim neler yapabileceğimizi düşünmek bu bünyeyi tanımak ve örneklerle neler yaptığını okuyup izlediğin zaman sürreal varlık olduğumuzu anladıktan sonra dur ve "nokta" koy . Aya çıkan, yeni gezegen keşfeden, akıllı telefonları yapan vb. gibi bir çok örneklerle basit alalım ama bizim beyinlerimizi kısıtlı bir makineye çevirdikleri için bunları düşünemiyoruz nasıl yaptı diyoruz , kendimizi nasıl görüyoruz telefonda diye düşünüyoruz o kadar kısıtlanıyoruz ki farkına varamıyoruz. Sen düşündün mü hiç neler yapabileceğini, dünyada neler değiştirip isminin tarihe yazılacağını; soruyorum sana sevgili okurum ne eksik yanın var düşünemiyor musun ? onda farklı güç mü var ?
Ben hayır diyorum buna.
Çünkü yukarıda bahsettim bizi yöneten mekanizmayı o kadar çok kısıtlıyorlar ki günümüzde düşünüp neler yapabileciğimizin farkına varamıyoruz. Her ne olursa olsun o sağır ve dilsiz umut aracını hafife alma.Biz;
96/ALAK-1: (1-2) Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı "alak"dan yarattı. diye buyurmuştur s.a.v
Başlayan;
"Nokta" bir yok oluş bir var oluştur lugatımda. Sen yok oluş değil var oluşu seçmelisin "noktanda". Düşün, düşünmek için zamanın var, sınırların yok.Bitmeyen;
Mehmet Akif ERSOY'un dediği gibi
KORKMA !
Diye hitap edip
Bitmeyen bir hikayenin coğrafyasıyız biz.Unutma düşünmek için vaktin var
Ama
Fazla da sayılmaz ömrünün yettiği kadar.
Sağır ve dilsiz çizgilerle binip gittiğin hiç bir umut aracı amaçsız değildir.
Unutma renklerin yaşanmışlığı var ise anlatmak istediği maarifi yazılan her eserde anlatılmak isteneni almaktır. Umut aracında seyahat edip senin hayatında değişiklik ve o "noktayı" koyduracak kelamları özenle dizmelisin mekanizmaya.
Bir bardak su misali su canlıya hayat veriyorsa bize de hayat veren çizgiler arasında karalanan, düşündüren, yol gösteren, ışık tutan, yön veren mekanizmamıza hayat veren şey umut aracıdır.
Hadi durma kapat bu kitabı umut aracına bin ve beş dakika düşün yetmedi beş saat yetmedi bir gün ama sakın fazla vakit harcama bu senin mekanizmandan giden renklerden oluşan senfonidir. Senfoniyi dinle ama notaları kaçırma . Her nota ismiminin tarihe geçmesi için seninde bir şeyler yapabilmen farkına varman için yapılan bir araçtır.Düşündün mü ? Bunu kendine sor.
Düşünmeden sayfaları çevirme. Nedenini açıklamak istiyorum. Eğer ki yeterince düşünmemişsen hayatına "nokta" koyup değişikliğe sebeb olacak maddelerin kuralların henüz yok ise bu yetersiz bir adımdır. Bekliyor olacağım.
Bu adım kişi kendinin neler yapabileciğini düşündüren bir adımdır.
Düşündün diyelim yazar veya bilim adamı olmak istiyorsun. Kalem eşliğinde çizgiler arasına karala bugün sen bilim adamı olmak için ne yaptın?
Cevabı sen ver kendine,
Diyelim bunun için 6 saat ders çalışman lazım bunun 2 saati konu tekrarı 4 ü test çözmekle yükümlüsün çünkü hedef var.Bu belirlediğin zaman diliminden bir saat az yaptın . Ve bu kısa süre uzun bir zaman dilimine yayıldığı zaman bilgi kaybı demektir ve sende eksikliğe neden olup o biriken zamanlar hedefe ulaşamaman demektir.Her zaman umut aracına binmeden düşün bir kelimeyi düşün ne anlatmış diye belki senin hayatını o bir kelime değiştirecek.
Unutma sen insanoğlusun kullandığımız herşeyin maddesini Allah s.a.v yarattı ama onları birleştirip günümüzde ne var ise insan oğlu yaptı. Biz farklı bir varlık veya onlar farklı bir varlık değiller. Hepimiz aynıyız. Biz neden yapmayalım ki neden yapamayalım. Herşey nerde başlayıp bittiği önemli me ka niz ma da bu kadar basit bunu yönlendiren kim sen isteyen kim yine sen . O zaman sen herşeysin. Bütün ip uçları sende bul yerleştir ve kullan. Basit ama zorlaştırma ben yapamam gibi.
Eğitimini aldığın herşey KOLAY'dır.
Demekki sen senlik den çıkmamak için umut aracını harekete geçiriyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başlangıç
Historia CortaDüşünülmemiş hikayenin bir moleküler parçasıyız. Hikayeyi yazamaya çalışan bir parçanın düşünülmeden enjekte edilen adrenalin hücresi gibi stabil hayat yaşayan canlı hücreler içinde fakir yada zengin diye nitelendirilen insanların hayatlarından, Ö...