4. Bölüm: İzbandut

16 4 0
                                    

Sabah kalktığımda uykumu yeterince iyi almıştım.
Kalkar kalkmaz içerideki koltukta zıbaran Çağrı'nın yanına gittim. Hala horul horul uyuyordu. Bi' insan bu kadar mı uyur yav?
Tuhafça yüzüne baktım. Açık kahverengi saçlari hafif uzundu ve birkaç tutamı alnına düşmüştü. Uyurken ki tipi de gayet normal duruyordu. Ne masum ne de karanlık. Normal bir tipi vardı işte ama eli yüzü düzgündü. Tipliydi yani. Yeni tanıştığım biri için yakışıklı tabirini kullanmayacağım.

Uyandırsam mı uyandırmasam mı diye düşünürken önce yiyecek bir şeyler hazırlayıp öyle uyandırmaya karar verdim.

Karın doyurmak için kullanmak üzere bir şeyler yapmak için mutfağa geçtim ve becerikli ellerimle işe koyuldum.

×××××

Pekala, daha önce hiç yemek yapmayı denememiştim ama denersem sonucun böyle bir şey olacağını da düşünmemiştim.
Evet evet, kesinlikle sonucun ne idüğü belirsiz bir şey olacağını tahmin etmemiştim.

Karşımdaki güya yumurta olacak şeye tiksinerek baktım. Ardından Çağrı'nın görmemesi için alalacele çöpe döktüm.

İlk günden çocuğa rezil olmak istemem sonuçta.

Tek çarenin dolapta istiflenmiş dondurulmuş pizzalardan alıp fırına atmak olacağını kabul ettiğimde fırını çalıştırıp pizzaları koydum.
Resmen gece gündüz pizza yiyorum, beynim hamura dönüşecek yakında.

Beynimi pek kullanmadığımdan olsa gerek bunu pek düşünmek yerine bugün ne yapacağımızı düşünmeye karar verdim.

İkinci maddeyi bugün gerçekleştiriyoruz, vuhuu.
Hergün birad madde yapmaya karar verdim.
Ve bu da bayağı uzun bir süre boyunca Çağrı'nın aşırı derecede bana, yani mallığa maruz kalacağı anlamına geliyor. Yavrum, ona da yazık. Bu süre içinde bana benzemezse ucuz atlatır benden söylemesi. Gerçi benimle takılıp bana benzememek pek mümkün değil ya, neyse.

Neyse, uzun lafın kısası bugün bir dövüş kursuna yazılıyoruz. Ondan sonra da en sevdiğim maddelerden biri geliyor. Gıcık olduğun birini döv! Evet, işte bu! Gıcık olduğum kişiler fazlaca bulunduğundan bu konuda sorun yaşayacağımı sanmıyorum yani ehehe.
Hayal ettiğim psikopatlıkları yarın uygulamalı olarak yapabileceğimi düşününce içim nasıl bir huzurla doluyor anlatamam. Bazen psikopat olduğumu düşünmüyor değilim. Ama neyseki o kadar da değil.(?!)

"Fırına mı aşık oldun lan yoksa?"
Gelen sesle arkamı dönünce mutfağın kapısına yaslanmış beni izleyen Çağrı'yı gördüm. Ve tabi mal gibi fırını izlediğimi farkettim.
Yoksa aşık mı oldum lan harbiden? Ben istisnasız her şeyi yapabilecek ne olduğu tanımlanamamış bir cisim olduğumdan böyle soruları umursamamazlık yapamıyorum yani. Eşyalara bile aşık olabilirim o derece. Küçükken çalışma masamın sandalyesine aşıktım mesela. Bütün çocukluğum onunla geçmişti, hayallerimi bir tek ona anlatırdım. Bak duygulandım şimdi!

"Ohoo, uçmuş bu." diyerek beni ayağıyla dürtükleyen Çağrı'yı takmayarak ayağa kalktım- kalkmaya çalıştım desem daha doğru olur.
"Lan, hayvan gücü kullanmasana kalkamıyorum hayvan."
Ayağının ağırlığından kalkamıyordum. Abartmıyorum gerçekten hayvan gibi bir insan var karşımda. Boyu iki metre falandır heralde.
"Hem hayvan diyorsun hem hayvan gücü kullanma diyorsun mal mısın ne- ohaohaohaohaoha pizza mı lan o?"
Aniden yediğim tekmeyle yere yapışmam bir oldu.
Evet arkadaşlar, bundan sonraki hayatımı paspaslık yaparak geçirmeye karar verdim. Yayında ve yapımda emeği geçen herkese teşekkür ederim, saygılar sevgiler.

"Çağrı, hayatında ilk defa mı pizza görüyorsun?"
Yere yapışmış olan yüzümü kaldırırken söylenmiştim.
Resmen yerle-. Neyse terbiyeli bir insan olaraktan devamını söylemeyeceğim.

Ölmeden ÖnceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin